Suriye’de 2011 yılında başlayan iç savaş sonrası toplumun her kesim ve her meslek grubundan olduğu gibi gazeteciler de ülkelerini bırakarak başka ülkelere sığınmak zorunda kaldı.
Mülteci gazetecilerin bazıları gittikleri ülkelerde kaygıları gereği başka sektörlerde çalışmaya başlarken, birçok gazeteci de mesleklerini sürdürerek, ülkelerinden uzakta da olsa genç meslektaşlarının yetişmesi için alanlar oluşturdu.
3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nde VOA Türkçe’ye konuşan Suriyeli gazetecilerden bazıları dünyanın hiçbir yerinde basın özgürlüğünün olmadığını düşündüklerini ifade ederken, birçok gazeteci ise kaygılarından dolayı röportaj vermekten bile kaçındı.
Your browser doesn’t support HTML5
‘Yayınlarda hedef kitlemiz Suriyeliler’
Mesleğini yaparken genellikle sosyal konular üzerinde çalıştığı için çok fazla zorluk ve güvenlik sıkıntısıyla karşılaşmadığını belirten Suriyeli gazeteci Âla Muhammed, kendisini ve mesleğini nasıl sürdürdüğünü şu sözlerle anlattı:
“Benim ismim Âlâ, Suriye’nin Şam bölgesindenim. Türkiye’ye 2014 yılında geldim. 8 yıldan bu yana gazetecilik yapıyorum. Biz mesleğimizi yaparken kendimize hedef kitle olarak Suriye, Ürdün, Lübnan ve Türkiye’deki Suriyeliler'i belirledik. Yayınlarımızı onlara ve tüm şehirlerdeki Suriyeliler'e yönelik yapıyoruz. Genelde yaşam, askeri ve siyasi haberler yapmaktayız. Mesleğimi yaparken benim karşılaştığım çok fazla zorluk yok. Çünkü ben daha çok sosyal konular üzerinde çalışıyorum. Kadınlar ve çocuklarla ilgili haberler yapıyorum. Şimdiye kadar çalışma alanımla ilgili bir sorun hissetmedim’’.
‘Covid-19 bizi en çok psikolojik olarak etkiledi’
Suriyeli gazetecilerin salgın sürecinden daha çok psikolojik anlamda etkilendiklerine dikkat çeken Âlâ Muhammed, “Bana göre Covid-19 salgını sürecinde tüm Suriyeli gazetecilerin etkilendiği öncelikli konu psikoloji. Çünkü hayatları sadece çalışmak ve kalan zamanlarda da uyumakla geçiyor. Çalışırken salgın nedeniyle aldığı negatif enerjiyi atmak için çok fazla zamanı yok. Ayrıca Suriye’nin durumu malum, hep stresli. Covid-19 kısıtlamalarından dolayı zaten çok fazla dışarı çıkmak gibi bir imkanımız olmuyordu. Sadece işten eve, evden işe gidebiliyoruz. Burada rahat bir şekilde çalışalım diye geniş bir alanımız da yok’’ ifadelerini kullandı.
‘Gazetecilik hiçbir yerde özgür değil’
Gazetecilerin meslekleri açısından sürekli dar bir çerçevede çalıştıklarını ifade eden Âlâ Muhammed, “Mesleğimi yaparken tamamen bir özgürlük olduğunu düşünmüyorum. Çünkü gazetecilik mesleğinin genelinde mutlak bir özgürlük yok. Sonuç olarak belirli bölgelerin kanunları, örf ve gelenekleri var. Gazeteciler fikirleri açısından her zaman rehin durumdalar. Ben hiçbir yerde gazeteciliğin özgür bir şekilde yapıldığını düşünmüyorum’’ diye konuştu.
Diğer yandan Gaziantep’te 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü nedeniyle söyleşi yapmak için irtibat kurduğumuz 10 Suriyeli gazeteciden 9’u güvenlik başta olmak üzere birçok konuda kaygılarının olduğunu belirterek röportaj vermekten kaçındı.