Yüksek kira ve yurt fiyatlarına karşı üniversite öğrencilerinin başlattığı 'Barınamıyoruz Hareketi' sokakta yatma nöbeti 3. gününde. İlk gün İstanbul Kadıköy’de yapılan nöbete ikinci gün diğer illerden de destek gelmişti. Eylem Salı akşamı İstanbul Bakırköy'deki Millet Parkı’nda devam etti.
Your browser doesn’t support HTML5
Üniversitelerde yüz yüze eğitimin başlamasına sayılı günler kala yüksek kira ve yurt ücretleri nedeniyle barınacak yer bulma sorunu yaşadıklarını belirten bir grup üniversite öğrencisi, duruma tepki göstermek adına 'Barınamıyoruz Hareketi’ni kurdu. "Barınma temel haktır, hakkımız olanı alacağız" diyen öğrenciler, sorunlarına çözüm bulana kadar sokaklarda sabahlama kararı aldıklarını ifade ediyor.
“Öğrenci evlerini destekleyecek bir program oluşturulması gerekiyor”
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğrencisi Mert Batur, öğrencilerin özellikle bu dönemde yoğunlaşan barınma sorununa dikkat çekmek için nöbet tuttuklarına dikkat çekti. Barınma sorununun yıllardır çığ gibi büyüyen bir sorun olduğunu belirten Batur, 2 yıllık pandemi döneminin ardından öğrencilerin üniversitelere dönmesiyle kiralarda artışların çok fazla olduğunu söyledi.
Batur, “İstanbul’da kiralar çok yüksek. Yüzde 40 ile yüzde 300 arasında değişen kira artışı var. Yine İstanbul’da en ucuz olan apart yurtlar 1250 TL’den başlıyor. Bu aslında sadece bir yatak kirası. Benzer şekilde KHK yurtları da Türkiye’deki lisans öğrencilerinin ihtiyacının yüzde 10’unu dahi karşılayamıyor. İstanbul Avrupa yakasında bu sene de ev baktım. 1500-2 bin TL’ye ev bulabilmeniz mümkün değil. Öğrenci olarak oraya gittiğiniz zaman o fiyatın üzerine de fark koyuluyor. Hatta bu sene ilk defa gördüm, açıkça öğrenci olursa kiranın bin TL fazla olacağını söyleyen ev sahipleri var” dedi.
Yetkililerin acil olarak öğrencilerin barınabileceği yerler ayarlaması gerektiğine vurgu yapan hukuk fakültesi öğrencisi Batur, sözlerine şöyle devam etti:
“Öğrenciler şu an bir kriz durumunda. Üniversitelere dönüyorlar ama nerede kalacaklarını bilmiyorlar. Doğal olarak en acil şekilde bu öğrencilerin barınabilecekleri yerler ayarlanması gerekiyor. Mesela belediyelerin boş evleri var. Kamunun elinde boş evler ya da misafirhaneler var. Buralar öğrencilere hızla açılabilir. Tabii ki bu da yeterli olmaz. Nitelikli, öğrenci kapasitesini karşılayabilecek şekilde KYK yurtları inşa edilmesi gerekiyor. KYK yurtlarının ücretleri de çok yüksek. 650 liralık bir burs var ama en az 400 TL’si öğrenciden yurt ücreti olarak geri alınıyor. Burada yapılan zamların geri çekilmesi gerekiyor. Benzer bir dert devlet üniversiteleri yurtlarında da var. Bu yurtlarda da yüzde 100’e varan bir artış var. Bunlara dair bir düzenleme yapılması gerekiyor. Öğrenci evlerini destekleyecek bir program oluşturulması lazım. Bunun imkanları var. Aslında çözüm yolu çok yeter ki çözüm yolunda bir irade kurulsun.”
Marmara Üniversitesi öğrencisi Çağla Çapar, ailesinin yanından ayrılarak okuluna yakın bir yerde oturmak istediğini ancak maddi nedenlerle kalacak bir yer bulamadığını ifade etti. Çapar, “Türkiye’nin gündeminde milyonlarca insanın barınamama sorunu var. Onların sesi olmaya geldik. Ben de barınamayanlardan biriyim. Aile evimden okul nedeniyle ayrıldım. Çünkü okul ile ev arası 2,5 saat ve günde 5 saat yol çekemeyeceğim için evden ayrıldım. Burs başvurusu yaptım, çıkmadı. Şu anda ne yapacağım hakkında hiçbir fikrim yok. Günü kurtarmaya çalışıyorum. Öğrencilere çok uçuk fiyatlarda ev veriyorlar. Eğer düzgün bir ev bakarsanız kiralar 2 bin 500 TL’den başlıyor ve artarak devam ediyor. Onun dışında yurt ve apartlarda da fiyatlar çok yüksek. Devlet yurdu zaten çıkmıyor. Çünkü devlet yurduna yerleşebilmem için şehir dışında ikamet etmem gerekiyor. Bizim isteklerimiz belli ve bunlar yerine getirilene kadar buralardayız. Öğrenciye kira konusunda destek istiyoruz. Kiranın belli bir kısmını devlet karşılayabilir. Bunu yapabilecek gücü var. Kiralar denetlenebilir. Yurt ve apart fiyaları düşürülebilir. İstanbul’da boşta mevcut evler yurda dönüştürülebilir. Eşya yardımı gibi şeyler oldu ama biz barınamıyoruz. Ev olmadan eşyayı ne yapacağız? Milletvekilleri yanımıza geldi. Onlara buradan çağrımız, buraya gelmeleri yerine belediyelerle konuşarak belediyelerin mevcut kirada olan yerlerini yurda dönüştürmeleri konusunda yardımlarını istiyoruz” diye konuştu.
“Artan fiyatlar nedeniyle öğrenciler sokakta kaldı”
Türkiye’de öğrencilerin kendi başlarına hem barınma ihtiyaçlarını hem de geçimlerini sağlayabilmesinin çok sıkıntılı bir durum olduğunu ifade eden Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğrencisi Devrim Barış Yılmaz, “Öğrenciler bunu bir nebze azaltabilmek için yurtlarda kalmak için uğraşıyorlar. Son dönemde yurt fiyatları öğrencilerin karşılayamayacağı bir düzeye geldi. Bunun yanı sıra öğrenciler yurtlarda kalamadığı gibi evlere de çıkamıyorlar. Örneğin bu yaz kiraların inanılmaz bir şekilde artması sonucu öğrenciler evsiz kaldılar. Yurt da bulamadıkları için sokakta kalmak durumunda oldular. Barınma çok temel bir hak. Türkiye’deki bütün üniversite gençliğinin çok büyük bir problemi. Bu problemi de üniversitelerin yeni yeni açılmaya başladığı pandemiden çıktığımız bu dönemde gördük. Ben yurtta kalan birisi değilim, ablamın yanında kalıyorum. Bütün öğrencilerin yaşadığı bu sıkıntılardan dolayı arkadaşlarıma destek olabilmek adına bugün onların yanındayım” ifadelerini kullandı.