Dünyanın dörtbir yanında enerjiye duyulan talebin artması ülkeleri büyüme ve kalkınma ihtiyaçlarını karşılamada dikkatlerini daha fazla nükleer enerjiye çevirmelerine yolaçıyor. Çevreyi koruma kaygıları da , küresel ısınmaya yolaçtığına inanılan sera gazları üretmediği için atom enerjisine duyulan ilgiyi arttırdı.
Nükleer enerji seçeneği ancak sorumlulukları da beraberinde getiriyor. Bunlardan biri sivil amaçlı nükleer enerji üreten ülkelerin, ellerindeki teknolojinin, bunu kitle imha silahları üretmede kullanabilecek diğer ülke ve grupların ele geçmesini önleme sözü vermeleri. Amerika, nükleer yakıt piyasasını ve silahsızlanma yükümlülüklerini yerine getiren ülkelerin sivil nükleer programlarına yardımı destekleyen bir mekanizma geliştirmede diğer ülkelerle işbirliği yapıyor.
Uluslararası Atom Enerji Dairesinin Aralıkta yapılacak yönetim kurulu toplantısında Amerika üye ülkeleri birlikte bir uluslararası yakıt bankası kurmaya çağıracak. Bu banka, piyasalarda aksama olması durumunda devletlere piyasa fiyatından düşük düzeyde zenginleştirilmiş uranyum sağlayacak. Uluslararası Atom Enerji Dairesi, 230 üye devletin 150 milyon dolarlık bağışlarını artı Amerika merkezli Nükleer Tehdit Girişimini kullanarak bu amaçla 60 ile 80 ton arasında düşük düzeyde zenginleştirilmiş uranyum satın alacak. Öndegelen bir uranyum üreticisi ülke olan Rusya benzer bir reserve evsahipliği yapmayı önerdi.
Amerika şimdiden projenini ilerlemesi için 50 milyon dolarlık katkıda bulundu ancak zaman hızla geçiyor. Nükleer yakıt için güvenli ve yeterli bir piyasa, küresel çapta temiz enerji sağlamada hayati önem taşıyor. Amerika, hem nükleer enerji sahibi hem de gelişmekte olan ülkelerle herkese yarar getirecek barışcı nükleer enerji oluşmasına yardım eden bir Uluslararası Yakıt Bankası kurulması için çalışmaya hazırdır.