Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin Türkiye hakkında Osman Kavala’nın devam eden tutukluluğu nedeniyle “ihlal süreci” başlatma kararı tartışılmaya devam ediyor. Türkiye’nin, kararı, Türk yargısına müdahale olarak değerlendiren açıklaması muhalefet ve sivil toplum temsilcilerinde kabul görmedi.
CHP adına süreci yorumlayan TBMM Dışişleri Komisyonu CHP Grup Sözcüsü Ünal Çeviköz, “Avrupa Konseyi'nin kurucu üyesi olan Türkiye'nin Konsey’den ihracıyla sonuçlanacak bir süreçle karşı karşıya bırakılması üzücüdür” ifadesini kullandı.
İlgili Haberler Avrupa Konseyi'nden Kavala ve Demirtaş BildirimleriOsman Kavala’nın dört yılı aşkın süredir Silivri Cezaevi’nde tutuklu olmasıyla ilgili Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) aldığı kararıyla açıkça hak ihlali bulunduğunu belirttiğini anlatan Çeviköz, “Türkiye'nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nden (AİHS) kaynaklanan sorumluluklarını yerine getirmesi ve AİHM'nin kararlarını uygulaması Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nda da ifadesini bulan bir yükümlülüktür. Dolayısıyla Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin başlattığı sürecin Türkiye'de bağımsız yargıya müdahale anlamına geldiğini ileri sürmek hiç bir inandırıcılık yaratmamaktadır. Aksine, Türkiye'de yargının bağımsız olmadığı düşüncesinin daha da pekişmesine yol açmaktadır” dedi.
İyi Parti: “Perde arkasında 2 Şubat’a kadar pazarlık işareti”
İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Kamil Erozan da, hükümetin bağımsız yargıya müdahale edildiği yönündeki tepkisine katılmadı ve tam tersine “arka planda pazarlık yapıldığı” görüşünü açıkladı.
Erozan, “Ankara’ya Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Kavala kararını nasıl uygulayacağını belirtmesi için 19 Ocak'a kadar süre tanındı. Kavala davasının müteakip celsesi ise 17 Ocak… ‘Serbest bırakın yoksa…’ verilen mesajdır… Bakanlar Komitesi’nin müteakip oturumu ise 2 Şubat’ta. O tarihe kadar bir değişiklik olmazsa ‘giyotin’ düşecektir… Bu ‘son’ şansın tanınması perde arkasında bir pazarlığın devam ettiğinin işareti… Erdoğan’ın ‘Siz istediniz diye hemen bırakamam’ demiş ve ilave süre istemiş olması en büyük olasılıktır…” açıklaması yaptı.
İlgili Haberler Avrupa Konseyi'nde Kavala ve Alevi Dosyaları GündemdeAf Örgütü: “Kavala’nın tutukluluğu siyasi gerekçeli adaletsizlik hikayesi”
Uluslararası Af Örgütü Avrupa Bölgesel Ofisi Direktörü Nils Muižnieks, “Kavala hakkında dava siyasi gerekçelere dayalı” tespitiyle değerlendirmesini yazılı duyurdu.
Muižnieks, “Bakanlar Komitesi’nin Türkiye’ye mesajı net: Türkiye’nin, Osman Kavala’nın derhal serbest bırakılmasını sağlamaması ve siyasi gerekçelerle yapılan bu zulme son vermemesi ülkenin insan hakları yükümlülüklerinin kabul edilmez bir ihlalidir. Dört yıldan uzun süre cezaevinde tutulduktan sonra Osman Kavala'nın nihayet evine, ailesinin yanına dönmesine izin verilmelidir. İki yıl önce AİHM, Osman Kavala'nın onu susturmaya yönelik bir art niyetle özgürlük hakkının ihlal edildiğine karar verdi ve derhal serbest bırakılmasını istedi. Savcılar bu bağlayıcı kararı uygulamak yerine devamlı Kavala’ya yükleyecek suç aradılar ve hiçbir kanıt olmadan saçma sapan suçlamalar yönelttiler. Bu adaletsizlik hikayesinin her anı, AİHM tarafından net bir biçimde saptandığı üzere, Kavala hakkındaki davanın siyasi gerekçelere dayalı niteliğini ortaya koydu” ifadelerini kullandı.
''Bu karar ile Türkiye'de hukukun üstünlüğü krizi yaşandığı kabul edildi''
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) Kıdemli Hukuk Danışmanı Aisling Reidy da, Avrupa Konseyi'nin kararı "Türkiye'nin AİHM kararına meydan okuması" nedeniyle aldığını vurguladı. Reidy, Avrupa Konseyi'nin tarihinde ikinci kez böylesi yaptırım sürecini bir üye devlete karşı başlattığını belirterek, "bu kararın Türkiye'de hukukun üstünlüğü krizi yaşandığının kabul edilmesi" olduğunu söyledi.
Kavala’yla ilgili yeni hüküm Konsey toplantısı öncesinde verilecek
Bu arada Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, AİHM’e aleyhinde başvuracağı Türkiye’den en geç 19 Ocak 2022’ye kadar Kavala davasıyla ilgili yanıt vermesini talep etti.
Son olarak 26 Kasım itibariyle 487 gündür hapiste bulunan Kavala’nın tutukluluğunu devam ettirme kararına imza atan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, 17 Ocak 2022’de yeniden Kavala’nın durumuyla ilgili karar verecek.