AB, “İsrail ile siyasi diyaloğun askıya alınması” önerisini reddetti

18 Kasım 2024 - Avrupa Birliği Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Brüksel'deki AB merkezinde düzenlenen Dış İlişkiler Konseyi öncesinde basına açıklamalarda bulunuyor. (Fotoğraf: NICOLAS TUCAT / AFP)

Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerin dışişleri bakanları, AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’in Gazze’de “insani hukuku ve uluslararası hukuku ihlal eden İsrail ile AB arasındaki siyasi diyaloğun askıya alınması” önerisini kabul etmedi.

Kabulü oybirliği gerektiren öneri; Çek Cumhuriyeti, Macaristan, Almanya, Avusturya, Polonya, Lüksemburg ve Hollanda’nın da içinde bulunduğu bir grup ülke tarafından reddedildi. Borrell, “Ortadoğu’da olup bitenleri anlatmak için artık kelimeler tükendi” dedi.

Görev süresi sona eren ve 1 Aralık’ta Estonya Başbakanı Kaja Kallas’a koltuğunu devretmeye hazırlanan 77 yaşındaki Josep Borrell, geçen hafta tüm AB başkentlerine gönderdiği mektupta, Gazze Şeridi'ndeki uluslararası hukuk ihlallerini gerekçe göstererek “AB'nin İsrail ile tüm siyasi diyaloğunu askıya almasını” önermişti.

İlgili Haberler Borrell’den AB’ye “İsrail ile siyasi diyaloğu kesme” teklifi

“Artık kelimeler tükendi”

AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Borrell, toplantı öncesinde gazetecilere verdiği demeçte, AB’nin İsrail-Filistin çatışmasına ağırlık verme konusundaki başarısızlığından duyduğu hayalkırıklığını dile getirdi.

Joseph Borrell, “Gazze'de yaklaşık 44 bin kişi öldürüldü, tüm bölge yok ediliyor ve öldürülenlerin yüzde 70'i kadın ve çocuklardan oluşuyor. Ölen çocukların önemli bir bölümü dokuz yaşın altında. Bu olanları görmezden gelemeyiz” dedi.

Borrell, “Pek çok insan Gazze'deki savaşı durdurmaya çalıştı, ama bu henüz gerçekleşmedi. Bunun olacağına dair herhangi bir umut da görmüyorum. Bu yüzden İsrail hükümetine ve elbette Hamas’a barış için baskı yapmalıyız” dedi.

Borrell, AB’nin Gazze’de olduğu gibi Ukrayna’da da Rusya'nın işgaliyle başlayan çatışmaların 1000'inci gününe yaklaşılırken, Avrupa'nın tepkisindeki eksikliklerden duyduğu hayalkırıklığını da dile getirdi. Borrell, “Birçok kez birlik olamadık. Çoğu kez tartışmalar çok uzun sürdü. Meslektaşlarıma son çağrım şu olacak: Daha çok birlik olun, daha hızlı karar alın. Rusya, savaşı siz düşünüyorsunuz diye durdurmuyor. Harekete geçmek, anlaşmak için günler, haftalar ve aylar harcıyorsanız jeopolitik bir güç gibi davranamazsınız” diye uyardı.

“Siyasi diyalog” tanımı, başta ticaret olmak üzere AB ile İsrail arasındaki ilişkileri düzenleyen ve 2000 yılında yürürlüğe giren bir anlaşmada yer alıyor. Borrell’in sunduğu teklifte, “İsrail ile siyasi diyaloğun askıya alınması” önerisinin yanı sıra, İsrail'in “yasadışı yerleşimlerinden AB ülkelerine ithalatın yasaklanması” yaptırımı da yer alıyor.

İlgili Haberler ABD’den Batı Şeria'daki İsrailli yerleşimci gruba yaptırım

AB’de bölünme sürüyor

Diyalogun askıya alınmasının etkili olabilmesi için 27 AB üyesi ülkenin oybirliğiyle onaylanması gerekirken, AB üyeleri arasındaki bölünme, üye ülke dışişleri bakanlarının "Ortadoğu'daki gelişmeler" başlıklı oturumunda ele alınan teklif üzerinde de sürdü.

AB’nin dinamo ülkesi Almanya'nın yanı sıra İtalya, Çek Cumhuriyeti, Macaristan, Polonya ve Hollanda’nın da aralarında olduğu çok sayıda üye, bu plana destek vermedi. İsrail’e silah ambargosu çağrısında bulunan Fransa da diyaloğu kesmenin doğru olmadığını savundu.

Toplantının oturum aralarında konuşan AB Dışişleri Bakanları, Borrell'in Tel Aviv ile imzalanan Ortaklık Anlaşması çerçevesinde AB’nin İsrail ile siyasi diyaloğunu askıya alma planını eleştirdi.

Hollanda ve Çek Cumhuriyeti Dışişleri Bakanları, İsrail ile diyaloğun devamını savundu. Hollanda Dışişleri Bakanı Caspar Veldkamp, “Hollanda'ya göre bu kapının açık kalması gerekiyor” dedi.

Planı veto eden Çek Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Jan Lipavsky de AB’nin Ortadoğu politikalarını sürdürmesi için diyaloğa devam etmesi gerektiğini söyledi. Lipavsky, böylesine önemli bir konunun aceleye getirilmemesi, 1 Aralık’ta göreve gelmesi beklenen yeni Yüksek Temsilci Kaja Kallas’ın beklenmesi gerektiğini söyledi.

Polonya Dışişleri Bakanı Radoslaw Sikorski de Brüksel'de yapılan toplantı sonrası gazetecilere yaptığı açıklamada, “Gazze'de çok sayıda sivil kaybının olduğu dramatik olayların yaşandığını biliyoruz, ancak mevcut şiddet döngüsünü kimin başlattığını da unutmuyoruz. İsrail ile müzakerelerin askıya alınması konusunda herhangi bir anlaşmaya varılmadı” diye konuştu.

Borrell’in önerisini desteklemeyen Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ise, “Filistinliler’in var olma hakkını veya uluslararası hukuku sorgulayan İsrail hükümeti üyelerine yönelik ‘hedefli eylemlere’ açık olduklarını” söyledi.

Borrell toplantı sonunda düzenlediği basın toplantısında, “Ölenlerin yüzde 70’i kadın ve çocuklar. Gazze'de en sık ölüm yaşı beş yaş. Tekrar ediyorum 5 yaş. Bu çocuklara karşı bir savaş. Bu insanların çektiği acıları anlatamazsınız” diyerek, önerisinin desteklenmemesinden duyduğu üzüntüyü dile getirdi.

Borrell toplantıda, Hamas ve yasadışı yerleşimcilere karşı yaptırım ve yerleşimcilerle ilgili uluslararası mahkemeye başvuru konusunu da konuştuklarını, bu konularda da uzlaşma sağlanamadığını ancak ilerleme olabileceğini söyledi.

“Trump’ın seçilmesi Avrupalılar için bir fırsat”

Toplantıda AB-ABD ilişkilerini de ele aldıklarını kaydeden Borrell, “Trump’ın seçilmesi Avrupalılar için bir fırsatı temsil ediyor. Uyanmak için değil, çoktan uyandık. Kapasitemizi ve çalışma sistemimizi dünya sahnesinde net bir söz sahibi olmak için kullanma fırsatı. Bunun için Avrupa güvenlik ve savunmasına daha fazla yatırım yapmalıyız” diye konuştu.