USA Today ara seçimler yaklaştıkça, ekonominin canlandırılması için devlet teşvikinin artırılması yönündeki taleplerin de çoğaldığını belirtiyor. Gazete, teşviklerin uzun vadede daha ciddi sorunlara yol açabileceği uyarısında bulunuyor;
“Tüketiciler ve iş dünyası, tasarruf yaparak, kredilerini ödeyerek ve harcamalarını kısarak hükümetin teşvik uygulamalarını etkisiz hale getirecek biçimde kendilerini güvenceye alıyorlar. Yıllarca sürdürdükleri aşırı borçlanma ve aşırı tüketim anlayışının bedelini ödüyorlar. Şimdi depresyon tehlikesi ortadan kalktığına göre ve 814 milyar dolarlık teşvik paketinin % 30’u hala kullanılmamışken, hükümet de tüketicileri ve iş dünyasını örnek almalıdır. Ulusal borç stoku 13,4 trilyon dolara ulaştı. Yani her Amerikan ailesinin sırtında 104 bin dolarlık bir borç yükü var. Önümüzdeki 20 yıl boyunca sağlık ve emeklilik harcamalarının daha da artmasıyla, bu rakamları bile arayacak hale geleceğiz.”
New York Times 11 Eylül saldırılarının düzenlendiği bölgenin yakınında bir cami yapılmasına New York halkının büyük bir kısmının karşı olduğunu kaydediyor. Gazete, bu durumun New York’a yakışmadığını savunuyor;
“New Yorklular arasında yapılan bir anket, ülkenin en büyük farklılıkları içeren ve en kozmopolit bu şehrinin bile, şüpheciliğe kapılabildiğini ve Müslüman Amerikalılara karşı üzüntü verici bir yanlış anlama içinde olduğunu gösteriyor. Diğer Amerikalılar gibi New Yorkluların da daha kat etmeleri gereken uzun bir yol var. Biz, caminin aşağı Manhattan’da yapılması gerektiğini, caminin başka bir yere yapılmasının Amerika’nın değerlerinin çiğnenmesi anlamına geleceğini savunan % 27’lik kesimle aynı düşünceyi paylaşıyoruz. Bu caminin orada yapılması, o bölgede yaşayan, o bölgede ibadet eden ve o korkunç Eylül sabahında diğer Amerikalılarla birlikte o bölgede ölen Amerikalı Müslümanlara yönelik bir jest olacaktır. Ancak bu hepimiz için de bir kazanç olacak.”
Los Angeles Times ekonomik krizle birlikte Amerika’daki kaçak göçmen sayısının da azaldığına dikkat çekiyor. Gazete, kapsamlı bir göçmenlik reformu için bunu bir fırsat olarak görüyor;
“Bugün Amerika’ya giriş yapanların sayısı o kadar da yüksek değil, ancak bunun böyle devam etmesi beklenmemeli. Bu süreç, geçici bir durgunluk olarak görülmeli. Ülkeye giren kaçak göçmen sayısının azalmasına rağmen, Amerika’da hala 11 milyon kaçak göçmen bulunuyor. Bu da reformun ne kadar büyük önem taşıdığını gösteriyor. Ancak şu anki sorunların çözülmesine odaklanmak yerine, daha çok geçmişteki sorunları öne çıkartan siyasi söylemlerin daha etkili olduğu görülüyor. Böylece önemli bir fırsat heba ediliyor. Çünkü ekonomi düzeldikçe, kaçak göçmen sorunu da yeniden artacaktır.”
Christian Science Monitor yaklaşan Earl kasırgası nedeniyle Amerika’nın doğu kıyılarında panik havası yaşandığını yazıyor. Gazete, bu tür doğal felaketlere karşı soğukkanlılığın korunması gerektiğini vurguluyor;
“Doğal felaketler karşısında oluşacak birlik ruhu, daha akıllıca önlemler alınmasını ve gereken hazırlığın yapılmasını sağlayabilir. Bu da, doğal felaketlerin etkisini daha da artıran trajik hataların tekrarlanmasını önleyebilir. Earl gibi kasırgalar, bu tür felaketler karşısında kendini küçük gören insanlara çok büyük görünebilir. Ancak soğukkanlılık, yardımseverlik, birlik ve şükran duygularıyla alınacak önlemler, herkesin bu tür felaketleri göğüsleyebilecek kadar büyük olduğu anlayışının da yerleşmesini sağlayabilir.”