Afganistan savaşıyla ilgili gizli belgelerin Wikileaks adlı internet sitesinde yayınlanması bütün Amerikan gazetelerinde geniş yankı buluyor. USA Today sızdırılan belgelerin büyük bir önem taşımadığını savunuyor;
“Eğer sürekli olarak sızdırılan gizli bilgilerin Washington’da yarattığı sarsıntının büyüklüğünü Richter ölçeğine göre belirleyebilecek bir aygıt olsaydı, Amerika’nın Afganistan’daki faaliyetleriyle ilgili 91 bin sayfalık belgenin etkisi muhtemelen 4 büyüklüğünde ölçülürdü. Yani, dikkat çekici ama o kadar da önemli olmayan bir sarsıntı olarak değerlendirilirdi. Büyük hacimli olmasına ve gösterilen sert tepkilere rağmen belgeler aslında bilinmeyen yeni bir unsur içermiyor, Amerikan askerleri veya Amerika’nın izlediği politika açısından büyük bir risk oluşturmuyor. Belgeler, savaş yanlılarının ve karşıtlarının zaten genel olarak kabul ettiği düşünceleri destekleyen ve bazıları gerçek, bazıları dedikodu bazıları da tahminlerden oluşan ham istihbarat bilgileri içeriyor.”
Chrisitan Science Monitor belgelerin sızmasının Afganistan Savaşı’na verilen kamuoyu desteğini daha da azaltabileceği yorumunda bulunuyor. Gazete, Obama’dan daha etkin bir halkla ilişkiler stratejisi uygulamasını istiyor;
“Obama, Afganistan’dakiğ görevi mümkün olduğunca kısa bir sürede bitirebilmek için, haklı olarak bu savaşa ayrılan kaynakları artırdı. Ancak şimdi, Amerikan halkının desteğini almak için de daha fazla zaman ve çaba harcaması gerektiğini öğrenmek zorunda… Eğer savaş konusunda daha sık ve daha açık konuşmazsa, Kongre’deki desteğini kaybedebilir. Böyle bir durumda, Afgan güçleri Taleban ve El Kaide’ye karşı güçlü bir konuma gelmeden bu ülkeden askerleri geri çekmek zorunda kalabilir. Obama’nın ulusal güvenlik stratejisi, Amerika’nın yurtdışında daha güçlü olabilmesi için ülke içindeki gücünü artırmaya odaklanmış durumda. Ancak Obama, her savaşta, gizli bilgilerin sızdırıldığını göz önünde tutarak Amerikan halkının Afganistan Savaşı’na verdiği desteği de artırmaya çalışmalıdır.”
Los Angeles Times belgeleri yayınlayan Wikileaks’e yöneltilen eleştirilere karşı çıkıyor. Gazete, gizli belgelerin kamuoyuna açıklanmasının yanlış olmadığını vurguluyor;
“Wikileas’in gizli belgeleri yayınlama gerekçesi bir ilginçlik içermiyor ve önem taşımıyor. Asıl sorulması gereken soru şudur; Amerika ve müttefikleri açısından gizlilik mi yoksa konunun tartışılması mı daha faydalıdır? Bu sorunun cevabı da çok açıktır; Hiçbir demokratik ülke, halkının onayı olmadan bir savaş yürütemez ve yürütmemelidir. Bu onay da ancak doğru bilgilere dayanırsa bir anlam taşır. Elbette bunu söylemek, gizli bilgilerin sorumsuzca ve alelacele yayınlanmasının doğru olduğu anlamına gelmez. Neyse ki Wikileads ve belgeleri yayınlayan diğer medya kuruluşları bu konuda dikkatli davranmış görünüyorlar.”
New York Times yazarı Roger Cohen, İsrail’in Gazze’ye yardım götüren filoya düzenlediği baskında ölen Furkan Doğan’ın Amerikan vatandaşı olduğunu hatırlatıyor. Cohen, Amerika’yı Doğan’a sahip çıkmamakla suçluyor;
“Eğer o gemilerde öldürülen Amerikan vatandaşı soykırımdan kurtulan Hedy Epstein veya Amerika’nın eski Moritanya büyükelçisi Edward Peck olsaydı, bu konunun daha fazla gündeme geleceğinden hiç kuşkum yok. Veya Batı Şeria’da İsrail ile Filistinliler arasındaki bir çatışmanın ortasında kalan ve bir Filistinli tarafından öldürülen 19 yaşındaki Amerikalı öğrenci Michael Sander örneğindeki gibi, olaylar daha farklı bir boyutta gelişseydi bir haber bombardımanı altında kalabilirdik. Ancak Amerikalı bir Müslüman İsrail askerlerinin kurşun yağmuruna tutulduğunda, durum çok farklı oluyor.”