Christian Science Monitor başkan Obama’nın Kore’ye uçak gemisi gönderme kararını hem Pyongyang’a hem de Pekin’e yönelik bir mesaj olarak yorumluyor. Gazete, Çin’in bu hamleye ekonomik misilleme ile karşılık verebileceğini yazıyor;
“Amerika ile Çin arasında Kuzey Kore konusunda bir mücadele yaşansa da aslında daha önemli bir soruyla karşı karşıyayız. 21. Yüzyılda büyük güçler arasındaki mücadelenin sonucunu bir ülkenin ekonomik gücü mü yoksa alışılageldiği biçimde askeri kapasitesi mi belirleyecek? Kuzey Kore krizi, Çin ve Amerika açısından bir dönüm noktası olabilir. İki ülke güç ve nüfuz mücadelesi içinde ve bu mücadelede her iki taraf da geleceği silahların mı yoksa paranın mı şekillendireceğinden emin değil. İki ülkenin liderleri, geçmişteki krizlerde de yaptıkları gibi, uzun ve özel görüşmeler yaparak askeri ve mali bir çatışmadan kaçınmanın yollarını bulmalıdır. İki ülkenin de rekabet yerine işbirliğini tercih ederek kazanacakları çok şey var. Ve iki ülke de Kuzey Kore’nin böylesine verimli olabilecek bir işbirliğini mahvetmesine izin veremez.”
New York Times Yunanistan ve İrlanda’yı kurtarmak için kemer sıkma politikalarının dayatılmasını yanlış buluyor. Gazete, sorunlu ülkelerin borçları yeniden yapılandırılmadıkça Avrupa’da istikrar sağlanamayacağını savunuyor;
“Yunanistan ve İrlanda’nın vadeleri uzatarak veya anaparayı azaltarak borçlarını yeniden yapılandırmalarına izin verilmezse, iki ülke de yıllar boyunca büyük sıkıntılar yaşayacaktır. Ve örneğin Portekiz’de de mali sorunlar yaşanması gibi yeni bir panik, yatırımcıları kaçıracaktır. Kredi kuruluşlarını, borçların bir kısmını affetmeye zorlamak büyük riskler içeriyor. Böyle bir hamle, Avrupa’daki birçok bankanın bilançocusunu olumsuz etkileyecektir. Ancak İrlanda bankalarının alacaklıları, alacaklarına karşılık hissedar olmaya zorlanabilirler. Ayrıca IMF ve AB’nin kurtarma fonu, piyasalardan para toplayamayan bazı bankalara sermaye aktarabilir. Aynı şekilde özel finans kuruluşlarından destek alabilecek hale gelinceye kadar, zor durumdaki ülkelere destek olabilir.”
Washington Post havaalanlarındaki güvenlik önlemleri konusunda Ulaştırma Güvenliği Yönetimi’nden yana tavır alıyor. Gazete, güvenlik için gereken her türlü önlemin kullanılması gerektiğini savunuyor;
“Bazıları, güvenlik ve özel yaşamın gizliliği açısından başka yöntemlerin benimsenmesi gerektiğini söylüyor. Ancak gelişkin güvenlik tekniklerini sadece belirli bir profile uyanlara, örneğin Müslüman erkeklere veya isimler Arapça olanlara uygulamak hem mantıksız hem de yanlış olur. En iyi güvenlik yöntemleri, çok katmanlı olanlardır. İstihbaratın yanı sıra, geleneksel kolluk güçlerinin ve teknolojinin birlikte kullanıldığı yöntemlerdir. Bu konuda bir sihirli değnek yok ve güvenlik ile temel özgürlükler arasında denge sağlanması tartışması daha uzun süre devam edecektir. Ulaştırma Güvenliği Yönetimi, vücut tarayıcılarını ve elle aramayı uygulamaya koyarak doğru bir iş yaptı.”
Boston Globe toplumsal ve bireysel düzeyde çeşitli sorunlar yaşansa da Şükran Günü’nde şükredilecek çok şey olduğuna dikkat çekiyor. Gazete Irak savaşı ve ekonomi cephesinde yaşananları buna örnek gösteriyor;
“Geçen yıl Irak savaşında önemli bir aşama sağlandı ve Amerikan muharip birlikleri geri çekildi. Her ne kadar muharip olmayan bütün birlikler çekilinceye ve Iraklı gruplar barış içinde birlikte yaşamayı öğreninceye kadar savaş bitmeyecek olsa da, bu önemli bir adımdı. Başkan Obama bundan dolayı bir teşekkürü hak ediyor. Obama ayrıca ekonomideki olumsuz gidişin yavaşlamasından ve hatta bir ölçüde düzelmeye başlamasından dolayı da teşekkürü hak ediyor.”