Arjantin’de 10 Aralık’ta başkanlık yemini edecek aşırı sağcı Javier Milei’nin, merkez bankasının kapatılmasından para biriminin dolarla değiştirilmesine, özelleştirmelerden kürtajın yasaklanmasına kadar çok sayıda vaadini hayata geçirmede zorlanması bekleniyor.
Yıllık enflasyonun yüzde 142 olduğu ve her beş kişiden en az ikisinin yoksulluk koşullarında yaşadığı Arjantin’de, 10 Aralık’ta başkanlık yemini edecek aşırı sağcı ve popülist Javier Milei, yüzde 55’in üzerinde oy alsa da vaat ettiği bazı radikal projeleri hayata geçirmede oldukça zorlanacağa benziyor.
Milei’nin merkez bankasını kapatma, para birimini dolara çevirme, çevreci politikaların terk edilmesi, organ satışının serbest bırakılması, kürtajın yasaklanması, sosyal yardımların kesilmesi ve özelleştirmeler gibi radikal projelerinin önündeki en büyük engel kongrede ve mecliste yeterli çoğunluğa sahip olmaması ve bu politikalara karşı sokağa da taşması beklenen direnç.
Arjantinli siyaset bilimci ve Latin Amerika’daki seçim süreçleri uzmanı Mario Riorda’ya göre Arjantinlilerin mevcut durumdan duyduğu öfkeyi, hoşnutsuzluğu ve rahatsızlığı radikal söylemlerle arkasına almayı başaran Milei hükümetini zor bir süreç bekliyor.
VOA Türkçe’nin ulaştığı Riorda, “Milei’nin nasıl yöneteceği gerçek bir ikilem. Onu sadece güvensizlik ortamındaki bir ekonomik kriz süreci değil, aynı zamanda yönetebilirlikle ilgili ciddi sorunların yaşanacağı bir süreç bekliyor. Kongrede kendisini destekleyen bir vali bile bulunmuyor. Mecliste de (Arjantin’in eski devlet başkanı) Mauricio Macri’nin desteğine rağmen azınlıkta. Diğer bir konu da sokağı yönetebilmek. Özellikle yürürlüğe sokulması planlanan özelleştirmelerin, sokakta tepkilere ve çatışmalara yol açması kaçınılmaz. Bu duruma Macri taraftarlarının da Milei’yi desteklemek için sokağa çıkacağını eklediğimizde, sokağın yönetimi konusu daha da önem kazanıyor” diye konuştu.
Aşırı sağ hükümetlerin uluslararası düzlemde güç kazandığına dikkat çeken siyaset bilimciye göre, dünyada benzer radikal söylemlere sahip; sistem ve yasa karşıtı; (çevre, insan hakları ve azınlık hakları gibi konularda) inkârcı, orijinal karakterlere sahip liderlere sahip aşırı sağ bir akım güçleniyor.
Milei’nin ABD eski başkanı Donald Trump ve Brezilya eski başkanı Jair Bolsonaro ile arasında sıkça benzerlikler kuruluyor. Papa’yı şeytana benzetmekten, Tel Aviv’deki Arjantin Büyükelçiliği’ni tartışmalı Kudüs’e taşıyacağını açıklamasına kadar sıra dışı çıkışlar yapan yeni başkanın, zorluklar ve muhalefet karşısında da kolay geri adım atmayacağı, gerekirse kitleleri mobilize edeceği kaydediliyor.
Uzmanların bu görüşünü destekleyen en sağlam verilerden biri de Milei’nin “Ben kuzuları gütmeye değil, aslanları uyandırmaya geldim” söylemi.