Başkent Ankara'da son günlerde yaşanan yoğun yağışlar günlük hayat akışını olumsuz etkileyerek maddi zarara yol açarken, altyapı eksikliği tartışması sürüyor.
Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) Başkanı Mansur Yavaş sadece dört yıldır görevde olmasına ve öncesinde kent yönetimi 25 yıl boyunca iktidardaki AKP'de olmasına rağmen CHP'li belediye hedef gösterildi. Bunun üzerine ABB'nin alt yapı durumuyla ilgili yazılı açıklamasında, geçmiş dönemde yeterince altyapı yatırımı yapılmamışken, nüfus artışı yaşandığı vurgulandı.
Melih Gökçek yönetimindeki AKP yılları anımsatıldı
AKP'li Melih Gökçek döneminde alt yapıya yatırım yapılmadığı işaret edilen açıklamada, "1991 yılında altyapısı yapılan Keçiören’in nüfusu 1985 yılında 443 binken 2023 yılında 939 bin (%111 artış) oldu. Aynı yıl altyapısı yapılan Yenimahalle’nin nüfusu 1985 yılında 382 bin, 2023 yılında ise 704 bindir (%84 artış). 1988 yılında altyapısı yapılan Mamak nüfusu 1985 yılında 379 bin iken 2023 yılında 687 bine (%81 artış) yükseldi. İlçelerimizin tamamında bu durum söz konusudur. Nüfus ve yerleşim artmasına rağmen 'görünmez' ve 'pahalı' denilerek altyapı ihmal edilmiştir. Bununla kalınmayıp gecekondu olan yerlerde yüksek katlı binalar yapılmış, imar artışları ile kent betona boğulmuştur. Ankara bir dereler ve bentler kentidir. Bu derelerin üzerleri dahi imara açılmış ve yapılaşmaya gidilmiştir. Dolayısıyla eski hatların kapasitesi deşarj için yetmemekte, geri tepmekte ve seller yaşanmaktadır. Sellerin nedeni olarak mazgalların temizlenmemesini göstermek en hafif tabirle bilgisizliktir" denildi.
Your browser doesn’t support HTML5
CHP'li Yavaş döneminde tam tersine alt yapıya yatırım yapıldığı ise, "Ankara genelinde 2100 kilometre atıksu ve yağmursuyu hattı, 5064 kilometre içme suyu hattı, 662 adet su deposu imalatı ve yenileme, 255 adet sondaj kuyusu imalatı ya da iyileştirme çalışması yapıldı. Yeni yönetim dört yılda, eski yönetimin son dört yılına göre altyapıya 2 kat fazla yatırım yaptı. Toplam 4 milyar lira alt yapi yatırımı yapıldı. Yani 25 yıl ihmal edilen bir kentte adeta altyapı seferberliği yaşanıyor" şeklinde açıklandı.
Ankara'nın Gökçek dönemindeki yanlış yatırımları konusundaki rapor da yeniden paylaşıldı.
"Meteorolojik açıdan sorun yok, sorun insan kaynaklı"
TMMOB Meteoroloji Mühendisleri Odası Fırat Çukurçayır, VOA Türkçe’ye yaptığı açıklamada, "Şimdi Ankara'da yaşadığımız yağışlar meteorolojik açıdan aslında bizim açımızdan son derece normal yağışlar. Kararsızlık yağışları adını verdiğimiz bir yağış türü. Genellikle mevsim geçişlerinde bu yağışları çok sık görürüz biz hem ilkbaharda hem sonbaharda. Yani yeryüzünün daha sıcak, üst atmosferin daha soğuk olduğu ve yeterli neminde yakalandığı zaman atmosfer içerisinde meydana gelebilen gök gürültüsü, şimşek ve fırtına yüksek rüzgar hızlarıyla beraber gördüğümüz bir yağıştır aslında. Dolayısıyla uzun yıllardır aslında son 3 4 yıldır bu yağışlar genelde ilkbahar ve sonbahar geçişlerinde görüyoruz dedik ama özellikle bu mevsimde, yani ilkbahar ve yaz arasında geçişte haziran ayının ortaları ve genelde de Temmuz ayının ilk haftasına kadar gördüğümüz yağışlar. Dolayısıyla bu yağışlarda bir anormallik yok. Meteoroloji Genel Müdürlüğü de zaten günler öncesinden bu tip yağışların olacağını, Türkiye genelinde belli yerlerde olacağını gerek sarı uyarı ile, turuncu uyarı ile gerekse yazılı ve basılı medyaya ileterek halkı ve yetkilileri bilgilendiriyor. Dolayısıyla yağışlarda meteorolojik açıdan herhangi bir sorun yok" dedi.
Ankara'nın engebeli yapısını anımsatan Çukurçayır, "Özellikle kod farkı çok olan yerlerde; Çankaya gibi, Keçören gibi, Mamak gibi beldelerde bu tip yağışlar maalesef istenmeyen görüntülerin oluşmasına neden olabiliyor. Dediğim gibi yağışlar, meteorolojik açıdan bu mevsimde bizim beklediğimiz olması gereken yağışlar ama yaşadığımız olaylar yani bunun şehir sellerine dönüşmesi tamamen bizden kaynaklı. Bizden derken de o şehri planlayan o şehrin bu hale gelmesine neden olan kişilerden kaynaklı. Çünkü normalde bu yağışları bu şehirlerin tolere etmesi, çok hızlı bir şekilde de tahliye edebilmesi gerekirken maalesef biz bu yağışları tahliye edemiyoruz" görüşünü aktardı.
Bu tip yani kararsızlık yağışlarında mutlaka gökyüzünde eğer gök gürültüsü ve şimşek duyulursa kısa sürede ani ve şiddetli yağış oluştuğunu anlatan Çukurçayır, "Dolayısıyla dünyanın her tarafında bu tip olaylar oluyor ama gelişmişlik düzeyine ve iyi bir şehir yapılanmasına bağlı olarak yaşadığımız sorunlar arasında farklılıklar oluşuyor. Gelişmiş ülkelerde de bu tip yağışlar oluşuyor. Bazen onlarda da şehir selleri dediğimiz olaylar oluşabiliyor ama onlar bir kere oluştuktan sonra mutlaka o sorun masaya yatırılıp bir sonraki dönemde bir daha bunun yaşanmaması için gerekli tedbirler alınıyor" diye konuştu.
Ankaralılar da altyapı yetersizliğinden şikayetçi
VOA Türkçe’nin mikrofon uzattığı Ankaralılar da Haziran ayında böylesi ani ve dolu şeklinde yağışlar yaşanmasına şaşırsa da sele dönüşmesinde, altyapı eksikliğini işaret ediyor.
Yurttaşlar, mevsim normallerinin üstünde yağışlar olsa da sele dönüşmesini doğa değil insan kaynaklı buluyor.
Kimisi Gökçek dönemini anımsatarak 20 yıldan fazla belediye yönetimindekilerce gerekli altyapı hazırlığı yokluğunu belirtiyor. Kimisi ise yine de Mansur Yavaş döneminde de önlemler alınması gerektiğini ve eksiklik olduğunu söylüyor.