Almanya’da hükümetteki Birlik Partileri’ne mensup bazı milletvekillerinin Corona salgınına karşı koruyucu maske satan şirketlere arabuluculuk yaparak yüzbinlerce euro komisyon aldıklarının ortaya çıkması ile siyasette tartışma yaratan skandal giderek büyüyor.
Son olarak Birlik Partileri’nden Hristiyan Sosyal Birlik CSU’lu Bavyera Eyalet Parlamentosu milletvekili Alfred Sauter hakkında soruşturma başlatıldı. CSU’nun seçimlere katıldığı ve iktidarda bulunduğu Bavyera Eyaleti Başsavcılığı soruşturma açılmasını doğrularken, aynı zamanda avukat olan Alfred Sauter’in evinde ve bürolarında arama yapıldığı öğrenildi.
Alman basınında çıkan haberlerde, uzun bir dönem Bavyera Eyaleti Adalet Bakanı da olan Sauter’in, CSU’lu Federal Meclis milletvekili Georg Nüsslein’in yaptığı arabuluculukla maske satan bir şirket ile Bavyera Sağlık Bakanlığı arasında bir sözleşme imzalanmasına avukat olarak destek sağladığı, bunun karşılığında 1 milyon euro komisyon aldığı öne sürüldü.
Münih Savcılığı’nın CSU’nun önde gelen siyasetçilerinden biri olan Sauter’in yanı sıra 4 milletvekili hakkında daha soruşturma başlattığı açıklandı. Georg Nüsslein hakkında maske satan şirketlere arabuluculuk yapıp 600 bin euro komisyon aldığı gerekçesiyle soruşturma başlatılmıştı. Diğer Birlik Partisi Hristiyan Demokrat CDU'lu milletvekili Nikolas Löbel’in de maskelerin satın alınmasında nüfuzunu kullandığı ortaya çıkmış, Löbel milletvekilliğinden istifa etmişti.
Birlik Partileri üyelerinin maske ticareti üzerinden haksız kazanç sağlamaları, geçen hafta Baden-Württenberg ve Rheinland-Pfalz eyaletlerinde yapılan seçimde CDU’nun aldığı yenilginin ana nedenlerinden biri olarak değerlendiriliyor. CDU, her iki eyalette de yüzde beş oranında oy kaybetti. CDU Genel Sekreteri Ziemak tarafından "tarihi yenilgi" olarak tanımlanan seçimin yankıları da sürüyor. Baden-Württemberg eyaletinde 14 Mart günü yapılan seçimde CDU'nun başbakan adayı olan ve mevcut hükümette Eğitim Bakanı olarak görev yapan Susanne Eisenmann, siyasetten çekildiğini açıkladı.
CDU'nun kalesi konumundaki eyalette yüzde 24,1 oranında oy alan CDU'nun adayı, tarihin en kötü sonucu olması nedeniyle çekilme kararı aldı.
Öteyandan seçim sonrasında kamuoyu yoklamalarında, seçmenlerin çok büyük bir bölümünün 26 Eylül’de yapılacak genel seçimlere "kardeş partiler" olarak bilinen CDU ile CSU’nun, CDU yeni lider Armin Laschet’i başbakan adayı göstermesine karşı olduğu ortaya çıktı. Kamuoyu yoklamasına katılanların sadece yüzde 14,7’sinin Laschet’in adaylığını desteklediği, yüzde 73,1’inin ise karşı çıktığı saptandı.
Siyasi analistler, maske skandalının, CSU Lideri ve Bavyera Eyalet Başbakanı Markus Söder’in olası adaylığına da zarar verdiğini, Birlik Partileri’nin büyük bir krizle karşı karşıya olduğunu belirtiyorlar.
Almanya salgının üçüncü dalgasını yaşıyor
Genel seçimlerden sonra siyaseti bırakacağını açıklayan CDU’lu Başbakan Angela Merkel’in ise önümüzdeki hafta Pazartesi eyalet başbakanları ile bir araya gelerek, Corona ile bağlantılı kademeli gevşemeyi durdurarak, kısıtlamaların bir ay daha uzatılmasını önereceği haber alındı.
Başbakanlığa yakın kaynaklar, Merkel‘in Mart ayının sonundaki Paskalya tatili sonrasında vaka sayısındaki artışın Noel döneminden daha da yüksek olacağı yönündeki uyarılar sonrasında böyle bir karar aldığını iletirken, ülkenin önde gelen virologları Corona virüsünün daha bulaşıcı olduğu belirtilen mutasyonlu türünün hızla yayıldığını, ülkenin üçüncü dalganın içinde olduğunu ve vaka sayılarının giderek artığını belirtiyor. Almanya’da son 24 saatte vaka sayısı 17 bin 504 oldu. Bu sayıyla birlikte Almanya'da Corona enfeksiyonu vakaları, 22 Ocak'tan bu yana en yüksek seviyeye çıktı.
Aşı krizi büyüyor
Bu arada AstraZeneca aşısının geçen Pazartesi Almanya'da geçici olarak askıya alınmasının ardından gözler Cuma günü Merkel ve eyalet başbakanları arasında yapılması planlanan "aşı zirvesine" çevrildi. Ülkede 1,3 milyon aşı raflarda beklemeye alınırken, binlerce aşı randevusu iptal edildi.
Zirve öncesi sızan bilgilere göre, Almanya aşının kullanımını doğum kontrol hapı kullananlar ya da kanlarında pıhtılaşma sorunu olanlar dışında serbest bırakmayı amaçlıyor. Avrupa İlaç Dairesi (EMA), "AstraZeneca aşısının kan pıhtısına neden olduğuna yönelik bir ipucu yok" şeklinde bir açıklamayla, AstraZeneca’nın kullanımına devam edilmesi tavsiyesinde bulundu.