Almanya‘da koalisyon hükümeti dağılmanın eşiğinde

Almanya'da koalisyon ortakları arasında sorunlar artıyor

Alman hükümetinin küçük ortağı FDP'nin talepleri Berlin’de kulisleri karıştırdı, koalisyonun bozulabileceği iddia ediliyor.

Almanya’da siyasi sahnede hareketli günler yaşanıyor. Koalisyon hükümetinde yer alan liberal Hür Demokrat Parti‘nin (FDP), yeni sosyal ve ekonomik talepleri, hükümetin geleceğini tehlikeye atan bir duruma neden oldu.

Önümüzdeki hafta sonunda olağan kurultaya gitme hazırlıklarını sürdüren FDP, 12 maddelik bir ekonomik plan oluşturdu. Kurultayda kabul edilmesine kesin gözüyle bakılan plana göre, vatandaşlar sosyal yardımlarda büyük kesintiler ve emeklilik yaşının yükselmesiyle karşılaşacak.

FDP’nin en radikal önerilerinden biri, Almanya'da hiç çalışmamış, bir yıldan fazla işsiz kalmış veya çalışmasına rağmen çok az para kazanan kişilere maddi destek olarak bilinen "Vatandaşlık Parası" adlı yardımda kesintiye gidilmesi. Buna göre, kendisine teklif edilen makul bir işi haklı bir neden olmaksızın reddedenlerin aldıkları yardımlarda, derhal yüzde 30’luk bir kesinti yapılması isteniyor.

Önümüzdeki üç yıl boyunca sosyal yardımları dondurmak isteyen FDP, "yardımların tamamen iptal edilmesine kadar varan" daha katı yaptırımların da gündeme gelmesini talep ediyor. Daha önce Almanya‘da yapılan sosyal yardımın fazla olduğunu ve bunun da ilticayı özendirdiğini ileri süren FDP, mültecilerin geldikleri ülkelere para göndermesinin engellenmesini de gündeme getirmişti.

FDP‘nin önerileri arasında 63 olan erken emeklilik yaşının kaldırılması da var. Planda, 71 yaşına kadar çalışılması öngörülürken, bu kalifiye eleman açığı ve demografik değişimlerle gerekçelendiriliyor. Liberallerin istekleri arasında yenilenebilir enerji sübvansiyonlarının kademeli olarak kaldırılması da bulunuyor.

Sosyal kesinti taleplerine tepkiler

FDP’nin radikal önerileri koalisyonda kriz yarattı. Başbakan Olaf Scholz’un partisi sosyal demokrat SPD Genel Başkanı Lars Klingbeil, FDP'nin ekonomiyi emekçilerin ve sosyal yardımla yaşamak zorunda olan tabakaların sırtından iyileştirmeye çalıştığını ve buna izin vermeyeceklerini belirtti.

Liberallerin planını reddeden SPD Genel Sekreteri Kevin Kühnert "FDP‘nin ekonomik konsepti esas olarak sorumsuzca bir şekilde çalışanları aşağılamaktan ibarettir" dedi. Sosyal demokrat siyasetçi Helge Lindh, "Eğer FDP bu konuda ciddiyse ve bu planı şimdi uygulamaya niyetliyse o zaman bu plan, koalisyondan ayrılma beyanı gibi okunmalı" şeklinde konuştu.

Yeşiller adına yapılan açıklamada da, "FDP tamamen az kazananlara ve çalışanlara alaycı bir yaklaşım sergiliyor. Yeşiller'le böyle bir "soğuk siyaset" mümkün değildir" denildi. Muhalefetteki Hristiyan Sosyal Birlik (CSU) lideri ve Bavyera Başbakanı Markus Söder ise FDP'nin önerilerini "koalisyonun sonu deklarasyonu" olarak nitelendirdi.


FDP’nin önerileri koalisyonun sonu mu?

Berlin’de yapılan yorumlarda, ekonomik krizden çıkamayan Almanya’da, FDP’nin yeni planı ile hükümetteki partiler arasındaki ideolojik uçurumların daha da derinleşeceği ve koalisyonun bozulmasının artık an meselesi olduğu iddia ediliyor.

Almanya Başbakanı Olaf Scholz

Özellikle seçmeninin büyük bölümünü yitiren FDP’nin, hükümetten ayrılmak için ideal bir zamanlama peşinde olduğu öne sürülüyor. 2021'de hükümete koalisyon ortağı olarak katılan FDP, daha sonra yapılan Berlin, Aşağı Saksonya ve Saarland'daki eyalet parlamentosu seçimlerinde yüzde 5 barajını aşamamış, federal seçimden bu yana Almanya genelinde, potansiyel oy oranı yarı yarıya azalarak yüzde 6'nın altına düşmüştü.

FDP lideri Christian Lindner’in hükümetten ayrılarak 2025’deki genel ya da öncesinde yapılacak bir erken seçime muhalefet partisi olarak girmeyi hedeflediği belirtiliyor. FDP’nin koalisyondan ayrılması durumunda, erken seçime gidilebileceği tahmin ediliyor.

Muhalefetteki Hristiyan Demokrat Birliği Partisi (CDU) Genel Başkanı Friedrich Merz bundan kısa bir süre önce "Bizim bu hükümete güvenimiz kalmadı. Bu hükümet ne kadar erken giderse, halkın o kadar çok yararına olur" diyerek erken seçimden yana olduklarını söylemiş ve "Scholz telefon ederse erken seçimi görüşmeye hazırız" demişti. Yasama döneminin sonu beklenmeden erken seçime gidilebilmesi için, Başbakan Scholz’un güven oyu istemesi, yeterli oyu alamaması durumunda Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier’in Federal Meclis’i feshetmesi gerekiyor.

İlgili Haberler Steinmeier’e İstanbul’da Filistin tepkisi: 50 gösterici Almanya’nın politikasını protesto etti