Almanya’da geçen Pazar günü yapılan Federal Parlamento seçimlerinin ardından koalisyon pazarlıkları ve seçimi kaybeden Birlik Partileri’nin başbakan adayı Armin Laschet’in siyasi geleceği, ülke gündeminde ilk sırada yerini korumaya devam ediyor.
Hristiyan Demokrat ve Hristiyan Sosyal Birlik Partileri‘nin (CDU/CSU) yüzde 24,1 oy oranıyla tarihi yenilgi alması ve mevcut hükümetteki ortakları, seçimi yüzde 25,7’yle ilk sırada tamamlayan Sosyal Demokratlar‘ın koalisyonu sürdürmek istememesi, yeni dönemde üçlü koalisyonu şart koşuyor.
Böyle bir koalisyonun şimdiden belli olan iki üyesi, kilit konumundaki partiler olarak tanımlanan Yeşiller ve Liberal Hür Demokrat Parti (FDP). Seçimden önce birbirleriyle ortaklığa yanaşmadıklarını açıklayan Yeşiller ve FDP, seçimin hemen ardından geçen Salı günü sürpriz bir şekilde kendi aralarında ön görüşmelere başladı ve ortaklığa açık olduklarını ifade etti.
İki partinin önce hangi büyük partiyle masaya oturacakları ve koalisyon müzakereleri maratonunun takvimi de netleşti. Buna göre ilk olarak Yeşiller’le FDP, bugün (Cuma) daha geniş katılımlı bir görüşmede bir araya gelerek iki parti arasında, iklim ve vergi politikaları konularındaki görüş ayrılıklarını derinlemesine ele alacak. Ardından 2 Ekim Cumartesi günü FDP, birlik partileriyle görüştükten sonra 3 Ekim Pazar günü SPD’yle biraraya gelecek ve aynı gün, Yeşiller de SPD’yle görüşmelerini gerçekleştirecek.
Gelecek hafta içerisinde de Yeşiller’in CDU/CSU’yla ön görüşmeler için biraraya gelmesi planlanıyor. Bu buluşmalarının ardından tarafların koalisyon hükümeti kurabilmek için hangi partiyle yola devam edecekleri netleşecek.
İttifak kurma girişimlerini çetrefilli hale getiren bir durum, CDU lideri Armin Laschet'in girdiği seçimlerde yüzde 8,8 oy kaybetmesine rağmen Angela Merkel’den boşalacak başbakanlık koltuğuna oturma konusunda hala ısrar etmesi. Laschet, liberallerin SPD’yle görüşmesinden sonuç çıkmayacağını ve Birlik Partileri’nin FDP ve Yeşiller’le koalisyon olasılığının çok daha yüksek olduğu iddiasını sürdürüyor.
FDP, seçim öncesi açıklamalarında ilk tercihlerinin Hristiyan Birlik partileri olacağını duyurmuştu. Buna rağmen birlik partilerinden çok sayıda siyasetçi, Laschet’in aldığı yenilgiyi kabullenmemesini eleştiriyor. Yapılan yorumlarda, Laschet’in koalisyon kurma çalışmalarının başarısız olması durumunda, parti liderliğinin tartışmaya açılacağı belirtilirken siyasi kariyerinin nasıl devam edeceğinin önümüzdeki günlerde görüşmelerden çıkacak sonuca bağlı olduğu ifade ediliyor.
Öte yandan sosyal demokrat SPD’nin başbakan adayı Olaf Scholz’un, hem liberalleri hem de Yeşiller’i ikna edebilmek için bir çok konuda ödün vermeye hazır olduğu, nitekim Yeşiller’in ısrarcı olduğu taşkömürü madenlerinin 2030’da kapatılmasına, FDP’nin ise karbondioksit vergisinin arttırılmaması isteğine onay vereceği belirtiliyor.
SPD’li siyasetçinin, Yeşiller’i ikna ederek yeni hükümeti kurabilmek için Yeşiller’in Federal Meclis Grup Başkanı Katrin Göring-Eckardt’ı cumhurbaşkanlığına aday göstermesini önereceği de tahmin ediliyor. Görev süresi Şubat 2022‘de sona erecek mevcut cumhurbaşkanı, sosyal demokrat Frank-Walter Steinmeier, yeniden aday olmak istediğini aylar önce ilan etmişti.
Bu arada güncel bir kamuoyu araştırmasına göre, halkın yüzde 51'i SPD, Yeşiller ve FDP'nin oluşturacağı koalisyonu arzuluyor. Halkın yüzde 18‘iyse Armin Laschet’in başbakanlığında Birlik Partileri, FDP ve Yeşiller koalisyonuna olumlu bakıyor.
İlgili Haberler Almanya'da Koalisyon Görüşmeleri SürüyorKoalisyon müzakerelerinin ne kadar süreceği konusunda bir tahminde bulunmak şu an için zor görünüyor. Hem SPD, hem de Yeşiller ve FDP, koalisyonun Noel öncesinde, yani 24 Aralık’tan önce kurulmuş olması gerektiği yönünde açıklamalar yaptı. Başbakan Angela Merkel, 17 Aralık 2021 tarihi itibarıyla başbakanlık koltuğunda oturuyor olması durumunda, Helmut Kohl’ün rekorunu kırarak, Almanya’da başbakanlıkta en uzun kalan siyasetçi unvanını elde edecek.