Türk Lirası’nın ABD Doları karşısındaki değer kaybı devam ediyor. Perşembe günü, 1 Amerikan Doları, 5,09 TL üzerinden işlem görerek yeni bir tarihi zirveye ulaştı.
Türk Lirası’nın bugünkü değer kaybının en büyük nedeni, ABD’li rahip Andrew Craig Brunson’ın şartlı tahliyesini yeterli görmeyen Washington yönetiminin iki Türk bakana yönelik yaptırım kararı açıklaması oldu.
Ancak Türkiye, Brunson’la ilgili kararının arkasında durmayı sürdürüyor.
Berat Albayrak: “ABD’nin yaptırımlarının etkisi sınırlı olur, piyasadaki spekülatif hamleler boşa çıkacak”
15 Temmuz seçimlerinden sonra kurulan yeni kabinede ekonominin dümenine geçen Berat Albayrak, ABD’nin yaptırım kararının kabul edilemez olduğunu yinelerken piyasalardaki dalgalanmanın geçici olacağını iddia etti.
Hazine ve Maliye Bakanı, “Sürecin, güçlü tarihi geçmişe ve müttefikliğe sahip iki ülke ilişkilerine uygun şekilde, diplomasi ve yapıcı çabalarla sonuçlanması önceliğimizdir. Ancak bu yanlışta ısrar edilmesi durumunda ortaya çıkacak tablonun Türkiye'ye ve Türk ekonomisine etkisi sınırlı olacaktır. Bu süreç içerisinde spekülatif hamlelerle piyasalarda olumsuz hava oluşması için yapılan girişimlerin tamamı da boşa çıkacaktır" dedi.
Ekonominin paydaşlarıyla istişare edilerek hazırlanmakta olan Orta Vadeli Program için çalışmaların sürdüğünü söyleyen Berat Albayrak, kısa ve orta vadeli, farklı dış kaynak finansmanı için yapılan görüşmelerin pozitif yönde ilerlediğini de ifade etti.
Ancak Hazine ve Maliye Bakanı’nın bu sözleri piyasayı pek fazla rahatlatmadığından TL/Dolar kuru piyasa kapandığında bile açılışının %1,13 yukarısında 5,05 civarında dalgalanmayı sürdürüyordu.
Mustafa Sönmez: “Piyasalardaki hareketlilik spekülatif değil, insanlar 5 liradan dolar satmayıp dolar alıyor”
Ekonomist Mustafa Sönmez, Türk ekonomisinin uzun zamandır sorun yaşadığını ABD ile yaşanan son gerilimin de zaten kötü olan ekonomiyi daha da olumsuz etkilediğini söyledi.
Amerika’nın Sesi’ne değerlendirmelerde bulunan Sönmez, “Dolar 5 lirayı Rahip Brunson kriziyle aştı ama zaten 4,80’lerin üzerindeydi. Bu, ekonomideki var olan sorunları daha da pekiştirdi. Yaptırımların arkası gelirse, zaten kırılgan olan yapı, un ufak olacak. Bu durum hükümet yetkililerinin söylediği gibi ‘geçici’ yahut ‘spekülatif’ değil, kalıcı. İnsanlar bugün bile bu fiyatlardan dolar satmıyor, hatta dolar satıyor” dedi.
“Piyasadaki ateş sönmez, borçlanma maliyeti artıyor”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yarın 100 günlük ekonomik programını açıklayacak, aynı gün Temmuz ayı enflasyon verileri duyurulacak. Peki, bu iki gelişme piyasaları sakinleştirebilir mi?
Mustafa Sönmez’e göre, Washington’la devam eden kriz koşullarında ekonominin yeniden yelkenlerini doldurması uzak ihtimal bile değil. Zira Türkiye’de risk primi olarak kullanılan CDS oranı geçen yıl %1,65 iken son gelişmelerle bu oranı ikiye katlanmış durumda.
Sönmez, “100 günlük programın, temel hedefi piyasaya güven aşılamak olacak. Ama bu güven nasıl aşılanabilir? Muhtemelen kamu harcamalarında kısıntı taahhüt edilecek. Ama bu, piyasadaki ateşi söndürmez. Fakat iki gündür, elektrik ve doğalgaza art arda zamlar geldi. Hanelere elektrik kullanımı %9, ticarethanelerde %14, doğalgazdan elektrik üreten tesislerde %40 civarı zamlandı. Türkiye’nin risk primi dün %3,31’den %3,45’e çıktı. Bakın bu prim Yunanistan’da %3,17. Hem Türkiye’nin borç bulma imkanı zorlaşıyor hem de borçlanma maliyetleri artıyor. Bir de ABD’yle yaşanan papaz krizi sıcak parayı ürkütür. Yeni yatırım gelmediği gibi gidenler de olabilir. ABD, Halkbank olayını kaşırsa o da artı bir darbe anlamına gelir. Ben ABD’yle olan krizde şişman kadının sahneye çıkmadığını düşünüyorum” diyor.
TÜSİAD: “ABD’nin yaptırım kararı müttefikliğe aykırı, yapıcı bir yaklaşımla onarılmalı”
Merkez Bankası istatistikleri, özel sektörün kısa vadeli dış borcunun 2017 yılı sonuna göre %4 artarak 99,3 milyar dolara çıktığını gösteriyor.
Piyasada yaşanan hareketliliğe rağmen Türk özel sektörünün iki amiral gemisi TOBB ve TÜSİAD, ABD’nin yaptırım kararını kabul edilemez buldu.
Diyalog çağrısında bulunan TÜSİAD yayınladığı yazılı açıklamada “Amerika Birleşik Devletleri hükümetinin, iki ülke arasında yaşanan son diplomatik sorun karşısında almış olduğu yaptırım kararı, söz konusu stratejik müttefikliğin doğasına aykırıdır ve iki ülke arasındaki ilişkilerin onarılamaz seviyede bozulması tehlikesini doğurmuştur. Alınan bu yaptırım kararının kabul edilemez nitelikte olduğunun bilinmesini isteriz. TÜSİAD olarak Türkiye ve Amerika Birleşik Devletleri arasındaki ikili ilişkilerin, diyaloğu ve diplomatik teamülleri temel alan yapıcı bir yaklaşım çerçevesinde onarılmasını temenni ediyoruz” dedi.