Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM), son günlerde aralarında Türkiye'nin de bulunduğu Avrupa Konseyi üyesi ülkelerden yükselen "Schengen vizesi" sıkıntılarına çözüm bulunmasını içeren bir kararı kabul etti.
Kararda, Schengen vizesi alınırken vatandaşların karşılaştığı "haksız zorlukların" giderilmesi için çalışma yapılması ve red gerekçelerinin açıkça başvurana bildirilmesi önerisinde bulunuldu.
AKPM Genel Kurulu, sonbahar oturumlarında Schengen vizesi almak için başvuran Konsey üyesi ülke vatandaşlarının karşılaştıkları zorlukların giderilebilmesi için Schengen sisteminde reform yapılmasını içeren karar tasarısını kabul etti.
AKPM Genel Kurulu'nda karar tasarısı üzerinde yapılan oylamada, 44 milletvekili "evet", 19 milletvekili ise "hayır" oyu kullandı.
İlgili Haberler “Öğrenci Vizelerinin Yüzde 50’si Reddediliyor”Karar bağlayıcı değil
AKPM'de kabul edilen "Schengen Bilgi Sistemi'nin Konsey üye devletleri tarafından siyasi güdümlü yaptırım olarak kötüye kullanılması" başlıklı karar, Avrupa Konseyi üyesi 46 ülke hükümeti için bağlayıcı değil "tavsiye" niteliğinde olacak.
AKPM'nin AKP’li üyesi Ziya Altunyaldız’ın imzasıyla Türkiye Grubu tarafından Genel Kurul'a sunulan raporda, Schengen vizesi için başvuran vatandaşların yaşadığı engel ve sıkıntılar detaylarıyla anlatıldı.
Schengen üyesi bazı ülkelerin, Schengen Bilgi Sistemi'ni (SIS) keyfi biçimde kullandığı, tüm kriterleri tamamlayan başvuranlara dahi "keyfi red yanıtları verdiği" belirtilen raporda, bilgi sisteminde yer alan kişilere ait verilerin "kişilik hakları ve özel hayatın gizliliğine saygı" çerçevesinde hazırlanması gerektiği uyarısı yapıldı.
Kararın ardından Twitter hesabından açıklama yapan Ziya Altunyaldız, "Titiz bir çalışmanın ürünü olan, Schengen vize sürecinin daha şeffaf, daha adil, daha kapsayıcı gerçekleşmesini sağlayacak raporumuz AKPM Genel Kurulu’nda kabul edildi. Bir reform niteliğindeki önerilerimiz ile sürecin daha iyiye gideceğine inancımız tam" dedi.
Kararın tavsiye niteliğinde olduğunu belirten Altunyıldız, "AKPM’de kabul edilen raporumuz artık 46 Avrupa Konseyi ülkesi için tavsiye kararı niteliğinde. Raporumuz ile beraber Avrupa Birliği’ni, Avrupa Parlamentosu’nu, AKPM’yi ve Avrupa Konseyi üyelerini Schengen sürecinde yaşanan sorunların çözümü için iş birliğine davet ediyoruz" ifadelerini kullandı.
AKPM kararında neler var?
AKPM'nin rapor ışığında kabul ettiği, "Schengen Bilgi Sistemi'nin Konsey üye devletleri tarafından siyasi güdümlü yaptırım olarak kötüye kullanılması" başlıklı kararda, "Siyasi pozisyonlar için ceza olarak hareket özgürlüğü üzerindeki kısıtlamaların kabul edilemezliği” 1894 (2012) sayılı Kararı hatırlatarak, "Meclis, prensipte Devletlerin, topraklarına kimlerin girmesine izin verileceğine karar verme konusunda uluslararası hukuk uyarınca egemenlik hakkına sahip olduğunu hatırlatır. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin defalarca vurguladığı gibi, belirli bir Devlete giriş hakkını garanti etmez. Ancak, Siyasi gerekçeli olanlar da dahil olmak üzere, haksız olduğu iddia edilen yeni uyarı vakaları bildirilmiştir. Meclis, bu tür uygulamaları kınar ve Schengen Bölgesi üye devletlerinin yalnızca Avrupa Birliği hukuk düzenine değil, aynı zamanda burada güvence altına alınan hak ve özgürlükleri 'ülkedeki herkesi' güvence altına alan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne de bağlı olduğunu hatırlatır" denildi.
Schengen Bölgesi içinde yüksek düzeyde güvenlik sağlamak amacıyla getirilen Bilgilendirme Sistemi SIS'in iyi işleyişinin, "ulusal makamlar arasındaki karşılıklı güvene bağlı olduğu" da vurgulanan kararda, "Uyarıların kullanımının sistemin herhangi bir şekilde kötüye kullanılmasına yol açmaması ve Schengen Bölgesi'ne girmeye çalışan üçüncü ülke vatandaşlarının insan haklarını, özel ve aile hayatına saygı hakkını, özgürlük hakkını ihlal etmemesi gerektiğini vurgular" ifadesine de yer verildi.
Kararda şu önerilere yer verildi:
*Sistemde kayıtlı verilerin diğer sistemler tarafından gereksiz yere kullanılmaması için büyük ölçekli bilgi sistemlerinin birlikte çalışabilirliğine ilişkin şeffaflık ve yeterli izleme ve doğrulama mekanizmalarını uygulamaya koyması;
* Schengen Bölgesi'ne dahil olmayan devletlerin vatandaşlarının, Schengen Bölgesi'ndeki kültürel, sosyal ve bilimsel faaliyetlere katılmasını engelleyen ve serbest ticareti engelleyen uygulamaları durdurması; siyasi veya diğer nedenlerle Schengen vizesi vermeyi reddetmeye ilişkin idari kararların ilgili üye Devlette yargı denetimine tabi olmasını sağlamak için ulusal mevzuatlarını ayarlaması;
* SIS uyarısına tabi olan kişilere, kendileriyle ilgili verilere erişme ve SIS'de yasa dışı olarak saklanan yanlış verilerin düzeltilmesini veya silinmesini talep etme hakkını sağlaması;
* Bu tür kişilere verilere erişmek, verileri düzeltmek, silmek veya geri almak için mahkemeler veya diğer yetkili organlar önünde etkili yasal yollara başvurma veya ilgili olduğu durumlarda kendileriyle ilgili bir uyarıyla bağlantılı olarak tazminat alma olanağı sağlaması;
* Üçüncü ülke vatandaşlarının girişini reddederken ulusal makamlar tarafından insan hakları standartlarına uyulup uyulmadığını incelemek olan bir arabuluculuk (ombudsman tipi) organı kurması;
* Avrupa Komisyonu veya Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nin demokratik kurumların işleyişine ve hukukun üstünlüğüne ilişkin izleme prosedürü kapsamında hukukun üstünlüğünü sistematik olarak ihlal ettiği tespit edilen devletler tarafından girilen uyarılara özellikle dikkat edilmesini önerir.
* Meclis Avrupa Birliği'ne üye devletleri, Schengen Değerlendirme Mekanizmasının revizyonunu mümkün olan en kısa sürede sonuçlandırmaya ve SIS'nin işleyişindeki mevcut ve olası eksikliklerin nasıl önlenebileceğini incelemeye çağırır. Avrupa Birliği'ni, Avrupa Parlamentosu'nu bu süreçlere dahil etmeye davet eder.
* Meclis ayrıca, Schengen Bölgesi üye devletlerini, SIS uyarılarının kullanımına ve bunların insan hakları üzerindeki etkilerine ilişkin mevcut ulusal uygulamalar hakkında veri toplamaya ve bilgi alışverişinde bulunmaya ve bu bağlamda, AB üyesi olmayan Avrupa Konseyi üyesi devletlerle de işbirliği yapmaya çağırır.