Afgan tercümanlar, Afganistan savaşında görev yapan Amerikan askerleri için son derece değerliydi. Ancak ABD güçlerinin Afganistan'dan çekilmesiyle savaş sırasında Amerikalılar'a yardım eden Afgan tercümanlar hayatlarından endişe etmeye başladı. VOA, büyük tehlike altında olduklarını söyleyen iki eski tercümanla görüştü.
Hacı, sürekli hareket halinde. Taleban'dan kaçmak için bir kentten diğerine gidiyor.
Afganistan'daki çatışmalar sırasında 11 yıl boyunca ABD Özel Güçleri'nin tercümanlığını yapan Hacı, Amerika’nın Sesi’yle Skype aracılığıyla konuştu.
Your browser doesn’t support HTML5
ABD Özel Güçleri Eski Tercümanı Hacı, ”Lugar vilayeti ve Kabil'de, Nuristan, Kunar, Nangarhar gibi vilayetlerde görev yaptım” diyor.
Güvenlik nedeniyle gerçek adını gizli tutan Hacı, savaşta iki yüzbaşının hayatını kurtarmış, şarapnelle yaralanmış. Bu nedenle aldığı madalyalar var: ”Beni kurtardılar, ben de onları kurtardım, çünkü biz bir ekibiz.”
Taleban, 2010 yılında Hacı'nın 9 yaşındaki oğlunu kaçırarak fidye istemiş.
Hacı, ”Amerikalılar’la çalıştığımı biliyorlardı. Bana Amerikalılar'ın kafir olduğunu, onlarla çalıştığım için benim de kafir olduğumu söylediler, 'onlara her türlü yardımı yapıyorsun' dediler” şeklinde konuştu.
Afgan polisi, Hacı'nın oğlunu birkaç hafta sonra kurtardı, çocuğu kaçıranları da yakaladı. Birkaç ay önce büyük oğullarından birini öldürdüklerini söyleyen Hacı, Taleban'ın telefonla yaptığı tehditler nedeniyle şimdi kendi hayatını kurtarmaya çalıştığını söylüyor: ”Yerimi, nerede kaldığımı bildiklerini ve peşimden geldiklerini söylüyorlar.”
Hacı, üç yıl önce Özel Göçmen Vizesi'ne (SIV) başvurmuş. Büyükelçilik, Hacı'ya, vize işleminin geciktiğini bildirmiş. Başkan Joe Biden, Hacı ve onun gibi tercümanlar için şu açıklamayı yapmıştı:
”İstediğiniz takdirde ABD'de bir yuvanız var. Tıpkı sizin bizim yanımızda durduğunuz gibi biz de sizin yanınızda olacağız.”
ABD Özel Güçleri Eski Tercümanı İsmail Han, ”Süreç çok karmaşık” diyor.
İsmail Han, yedi yıl önce Özel Göçmen Vizesi SIV'le ABD'ye gelmiş.
Han, Hacı'yla birlikte tercüman olarak çalışmış. Skype aracılığıyla konuşan Han, Hacı'ya GPS yani ”küresel konumlandırma sistemi” lakabını takmış.
İsmail Han, ”Nereye gideceğini, hangi rotayı alacağını, hangi yolun en kolayı olacağını, bize nerelerde pusu kurabileceklerini biliyordu. Ekibinin hayatta kalması ve başarılı olması için elinden geleni yapıyordu” şeklinde konuşuyor.
Ancak Han, meslektaşı için endişeleniyor: ”Eğer ülkeyi terk edemezse onu öldürecekler, peşindeler.”
Amerika'ya savaş sırasında yardım edenler, güvenli bir şekilde ülkeden çıkabilme arayışında. Biden yönetimi, Ocak ayından bu yana ABD ordusuna yardım eden 2 bin 500 Afgan'ın özel göçmen vizesi başvurusunu onayladı. İsmail Han gibi yaklaşık bin eski tercüman, ABD'ye yerleşti. Ancak birçoğu hala Afganistan'da. Bunlardan biri, James olarak anılan bir Afgan.
James, ABD için çalıştığını kanıtlayacak belgeleri olmadığı için özel göçmen vizesi başvurusu reddedilmiş.
ABD Özel Güçleri Eski Tercümanı James ise, ”Çok korkutucu çünkü zalim Taleban bizi hiçbir zaman affetmeyecek” diyor.
James, kendisinin ve ailesinin hayatının tehlikede olduğunu, bu yüzden geceleri uyuyamadığını söylüyor.
Tıpkı Hacı gibi, James de ABD askerlerinin 31 Ağustos'ta Afganistan'dan çekilmesinden sonra neler yaşanacağından kaygılı.