Afgan heyeti Salı günü Taleban ile Afganistan barış görüşmelerini yeniden başlatmak için Katar’ın başkenti Doha’ya gitti. Görüşmelere üç hafta önce ara verilmişti.
ABD’nin Afganistan Özel Temsilcisi Zalmay Halilzad, Twitter’dan yazdığı mesajda ‘‘Hedef gözeterek yapılan cinayetler de dahil mevcut şiddet düzeyi kabul edilemez’’ dedi. Halilzad, aynı zamanda Şubat ayında ABD ve Taleban arasında Afganistan’daki savaşı sona erdirecek bir anlaşma yapılmasını sağlayan isim.
Afgan heyetinin lideri Muhammed Masum Stanekzay, heyetin önceliğinin ateşkesi sağlamak olacağını kaydetti.
İlgili Haberler Afganistan'da Saldırılar Hız KesmiyorTaleban Sözcüsü Muhammed Naim ise genel bir ateşkesin görüşme maddelerinden biri olacağını ancak birinci madde olmasının gerekmediğini kaydetti.
ABD ile yapılan anlaşmaya atıfta bulunan sözcü buna göre bir öncelik sırasının olmadığını ve ateşkes konusunda verilecek kararla ilgili bir takvim bulunmadığını belirtti.
ABD ile Taleban arasında Şubat ayında yapılan anlaşmanın ardından şiddet olaylarının artması, ateşkes konusunu görüşmelerde gündemin ön sıralarına taşıması bekleniyor.
Taleban yabancı gruplara doğrudan saldırıları durdurdu ancak Afgan güvenlik güçlerine saldırılarını arttırdı.
İlgili Haberler Kabil Vali Yardımcısı Bombalı Saldırıda ÖldüAfganistan istihbaratının başkanı Zia Serac, geçen ay Afgan Senatosu’na anlaşmanın yapıldığı tarihten itibaren ülkede düzenlenen 18.200 saldırının yüzde 99’undan Taleban’ın sorumlu olduğunu söylemişti.
Serac, bunlar arasında hükümet yetkilileri, gazeteciler ve sivil toplum aktivistlerine yönelik hedefli cinayetlerin de yer aldığını belirtmişti. Afganistan’da son iki ayda en az altı gazeteci hayatını kaybetti.
Taleban hedefli cinayetleri üstlenmedi, ancak Afganistan’daki ABD ordusunun sözcüsü Sonny Leggett, bunları ‘‘Taleban’ın sahiplenmediği saldırılar ve hedefli cinayetler kampanyası’’ olarak nitelendirmişti.
Taleban ise ABD ordusunu askeriyeye ait olmayan bölgelerde sivilleri hedef almakla suçladı. Leggett bu suçlamaları reddetti.
İlgili Haberler Afganistan Müzakereleri Anlaşma Metninin Diline TakıldıKarşılıklı yapılan suçlamaların Doha’da Eylül ayında başlamasından bu yana yavaş ilerleyen müzakereleri olumsuz etkilemesinden endişe ediliyor.
Görüşmelerin üç ay süren ilk turunda yalnızca müzakerelerle ilgili protokoller belirlenmişti.
Ancak uluslararası toplum her iki tarafa da görüşmeleri ilerletme konusunda baskı yapmaya devam ediyor. Birleşmiş Milletler Afganistan Destek Misyonu (UNAMA) tarafından yapılan açıklamada müzakerelerin savaşı sonlandırma ve kalıcı barışı sağlamadaki önemine vurgu yapıldı, ancak her iki tarafın da karşı karşıya olduğu zorluklar da hatırlatıldı.
ABD temsilcisi Halilzad, Kabil ve İslamabad’da temaslar kurarak görüşmelere dışarıdan destek veriyor.
Halilzad her iki tarafın da ilerleme sağlanabilmesi için ödün vermesi gerektiği görüşünde.
Görüşmelerin yeniden başlaması ABD’deki gergin iktidar devri sürecine denk geldi. Seçilmiş başkan Joe Biden’ın 20 Ocak’ta görevi devralmasının ardından ABD askerlerini Afganistan’dan çekme konusunda Taleban’la yapılan anlaşmaya bağlı kalıp-kalmaması ya da çekilmeyi sahadaki koşullara uygun olarak yavaşlatma kararı almasının Afganistan görüşmelerindeki ilerlemeyi de etkilemesi bekleniyor.
İlgili Haberler Afgan Hükümeti ve Taleban Yol Haritasında AnlaştıAfganistan’da birçok kişi verilecek ödünlerin kadın hakları, ifade özgürlüğü, medeni haklar gibi alanlarda Taleban’ın 2001 yılında devrilmesinden bu yana edinilen kazanımları ortadan kaldırmasından endişe ediyor.
Uluslararası topluluk ve insan hakları grupları bu hakları mümkün olduğunca korumaya çalışıyor.
Afganistan’daki NATO misyonu tarafından yapılan açıklamada da olası bir siyasi anlaşmanın Afganlar’ın 2001 yılından bu yana elde ettiği kazanımları koruması gerektiğinin altını çizdi.
Şubat ayında ABD ile Taleban arasında yapılan anlaşmada ABD ve müttefikleri, Taliban'ın anlaşmaya uyması halinde 14 ay içinde ülkedeki askerlerini tamamen çekme sözü vermişti.
İlgili Haberler ‘ABD ve Taleban Ateşkes Anlaşmasına Vardı’Yine bu anlaşmaya göre yabancı askerlerin ülkeden çekilmesi karşılığında Taleban, Afganistan’da terör örgütlerinin yapılanmasına ve ülke topraklarını kullanmasına müsaade edilmeyeceği taahhüdünde bulunmuştu.