ADIYAMAN - Depremde Adıyaman’ın merkezinin yanı sıra kırsalında bulunan çok sayıdaki belde ve köy de yerle bir oldu. Çoğunluğu Alevi vatandaşların yaşadığı 280 hanelik beldede ise sadece 10 ev ayakta kalırken, 32’si çocuk 107 kişi hayatını kaybetti.
Your browser doesn’t support HTML5
Adıyaman merkeze 23 kilometre uzaklıktaki 2 bin 500 nüfuslu Yaylakonak (Balyan) Beldesi’nde bulunan onlarca evin yanısıra ibadethane olarak kullanılan Cemevi de, 6 Şubat’ta meydana gelen 7,7 büyüklüğündeki depremde kullanılamaz hale geldi.
Tek geçim kaynağı tütün tarımı ve hayvancılık olan beldede deprem sonrası çok sayıda can kaybı yaşanmasının yanısıra halkın hayvanları ve hasadı yapılmış tütünleri de enkaz altında kaldı.
Depremin üzerinden geçen 49 günün ardından kendi yaralarını sarmaya çalışan belde sakinleri, VOA Türkçe’ye konuştu.
Sağlıkları ve güvenlikleri için evleri yeniden yapılana kadar bir an önce konteyner evlere geçmek isteyen vatandaşlar, en büyük sorunun ise banyo, tuvalet ve hijyen olduğunu dile getirdi.
“Cemevimiz yıkıldı, ibadet edemiyoruz’’
Beldeye bağlı 4 mezra ve civar köylerin ibadet ettiği Balyan Cemevi Başkanı Halil Aslanargan, deprem sonrası ibadethanelerinin kullanılamaz hale geldiğini belirterek, "Maalesef depremde beldemizin tamamı yok olmuş durumda. Yıkılan yapılar arasında Cemevimiz de var. Depremden bu yana ibadetlerimizi yapamıyoruz. Hem devlet, hem de hayırsever vatandaşlarımız yarım ederse bir an önce bu yıkıntı içerisinden çıkabiliriz" dedi.
“En büyük sorunumuz banyo, tuvalet ve hijyen’’
Evi yıkıldıktan sonra eşi ve çocuklarıyla çadırda yaşamaya başlayan belde sakinlerinden Zahide Taşkaynatan ise banyo olmadığı için çocuklarını dışarıda leğen içerisinde yıkamak zorunda kaldığını ifade ederek, “Evlerimiz yıkıldı, her şeyimiz enkaz altında kaldı. Günler sonra elimize çadır geçti ancak, uzun süreli çadırda yaşamak da çok zor. En büyük sorunumuz banyo, tuvalet ve hijyen. Çadır ne temiz ne de güvenli. Evlerimiz yeniden yapılana kadar bir an önce konteyner evlere geçebilirsek en azından çocuklarımızı pislikten ve haşerelerden koruyabiliriz’’ diye konuştu.
Deprem sonrası hem hayvanlarının hem de bir yıllık emeği olan hasadı yapılmış tütününün enkaz altında kalarak telef olduğunu belirten Abdurrahman Büyükkutlu ise, şunları anlattı:
"Bizim buralarda tek geçim kaynağımız tarım ve hayvancılık. Bölgenin yapısı itibariyle çok fazla arazimiz yok zaten. Olan yerlere de tütün ekiyoruz. Maalesef depremde hem tütünüm, hem de 2 ineğimden 1’i, 10 koyunumdan 4’ü enkazda telef oldu. Şimdi eşimle enkaz altından çıkardığımız tütünlerden kurtarabileceklerimizi ayıklıyoruz.
İlgili Haberler Depremzede Çadırları Yine Su Altında Kaldı