VOA Türkçe’nin geçen hafta ABD’ye gelen Türkler ve halen kayıp olan kişilerle ilgili yaptığı haberde kayıp olarak geçen Abdullah Taha Kılıç’ın üç ay önce Philadelphia’daki evinde öldüğü ortaya çıktı.
Haberin yayınlanmasından bir gün sonra Türkiye’nin New York Başkonsolosluğu yetkilileri, Kılıç’ın ailesine ulaşarak oğullarının öldüğünü doğruladı.
Abdullah Taha Kılıç’ın 3 ay önce evinde aşırı dozda uyuşturucu kullanımından dolayı öldüğü ancak ailesinin durumdan haberdar olmadığı anlaşıldı.
ABD’ye yaklaşık 7 sene önce gelen Kılıç’ın aşırı doz uyuşturucudan öldüğü resmi kayıtlara geçti. Kılıç’ın cansız bedeninin, komşularının evden koku geldiği şikayeti üzerine eve gelen polisler tarafından bulunduğu öğrenildi.
Cesedin yakılması konusundaki soru işaretleri
Ailesinin, sigarayı bıraktığını ve hiçbir kötü alışkanlığı olmadığını söylediği Kılıç’ın tam ölüm nedeni aileye otopsi raporu ulaştıktan sonra daha detaylı olarak ortaya çıkacak.
VOA Türkçe’nin ulaştığı Philadelphia Halk Sağlığı Birimi yetkilileri, Kılıç’ın ölüm nedenini kazara aşırı dozda narkotik madde kullanımı olarak açıkladı.
Philadelphia Polis Dairesi’nin Kılıç’ın cansız bedenini bulduktan sonra kimlik tespiti yapıp Türk konsolosluk yetkililerine ulaşmaya çalışıp çalışmadığı ya da Kılıç’ın ailesine neden ulaşılmadığı soruları henüz belirsizliğini koruyor.
Polis ve adli tıp birimleri VOA Türkçe’nin bu konudaki sorularına henüz yanıt vermedi. Türkiye’nin New York Başkonsolosluğu da sadece Kılıç’ın öldüğünü doğrulayabileceklerini belirtti.
Pennsylvania eyaletindeki yasalara göre, bölgede sahipsiz cenazeler 15 ila 30 gün morgda tutulduktan sonra defnediliyor. VOA Türkçe’nin edindiği bilgiye göre, Kılıç’ın cenazesi yaklaşık 5 hafta morgda bekletildi ve daha sonra sıradışı bir uygulamaya gidilerek yakıldı.
ABD’de arzu eden kişiler ölümlerinden sonra cesetlerinin yakılmasını vasiyet edebiliyor ya da yakınları, ölen kişinin cesedinin yakılması talebinde bulunabiliyor. Ancak talep olmaması durumunda yakılma pek rastlanılan bir durum değil.
"İhmal varsa araştırılmalı"
Öte yandan Abdullah Taha Kılıç’ın Müslüman olması sebebiyle de cesedinin yakılmış olmasının durumu, daha da karmaşık hale getirdiği ifade ediliyor.
Konuyla ilgili olarak VOA Türkçe’nin bilgisine başvurduğu New York Barosu’na kayıtlı Avukat Büşra Cündioğlu da cesedin yakılmaması gerektiğini belirtti.
Cündioğlu, bu noktada polisin ya da konsolosluğun konuyla ilgili olarak aileyi bilgilendirme konusunda bir ihmalinin olup olmadığının araştırılması gerektiğini söyledi. Avukat Cündioğlu, ortada bir ihmal varsa bunun yasal sonuçlarının da olabileceğine dikkat çekti ve ailenin bu noktada yasal haklarını kullanarak olayın aydınlatılmasını isteyebileceğini ifade etti.
Benzer şekilde daha önce ölen ve yakınlarına ulaşılamayan Türk vatandaşlarının kimsesizler mezarlığı olarak bilinen yerlere belediye yetkilileri tarafından defnedildiği biliniyor.
Bir şekilde ABD’ye gelen ve burada kendisine bir hayat kurmaya çalışan hali hazırda en az iki Türk vatandaşından daha haber alınamadığı ve bu kişilerin bulunması için sosyal medyada kampanyalar yürütüldüğü biliniyor.