'ABD Radikal Tehditleri Ciddiye Alıyor'

Amerika Dışişleri Bakanlığı’nın Terörle Mücadele Koordinatörü Büyükelçi Tina Kaidanow, Amerika’nın El-Kaide ile mücadelesini, artan IŞİD tehlikesine karşı atılan adımlar ve yabancı terörist militanların gelecekte oluşturabilecekleri tehditleri değerlendirdi. Kaidanov Brookings Enstitüsü’nde 16 Eylül Çarşamba günü gerçekleştirilen bir etkinlikte konuştu. Daha önce Kosova Büyükelçiliği de yapmış olan Kaidanow, 2009-2011 yılları arasında, Dışişleri Bakanlığı’nın Türkiye, Yunanistan, Kıbrıs ve Kafkaslar'ı kapsayan Avrupa ve Avrasya Bürosu’ndan sorumlu bakan yardımcılığı görevinde de bulunmuştu.

Brookings Enstitüsü’nün Araştırma Direktörü ve Orta Doğu Çalışmaları bölümünde uzman olan Daniel Byman’ın “El-Kaide, IŞİD ve Global Cihat Hareketi’nin Geleceği” adlı kitabının tanıtıldığı panelde açılış konuşmasını yapan Kaidanow, El-Kaide’nin eski etkisinin kalmadığını belirtirken, IŞİD dahil dünyanın birçok bölgesinde tırmanışta olan radikal grupların oluşturduğu tehditleri ciddiye aldıklarını söyledi.

Tina S. Kaidanow

Terörle mücadele konusunda işbirliğinin önemini Başkan Barack Obama’nın da vurguladığına değinen Kaidanow, “IŞİD terörle mücadelede en önemli önceliklerimizden biri,” dedi. Orta Doğu, Kuzey ve Batı Afrika, Kafkaslar ve Güney Asya’da IŞİD’e bağlılıklarını açıklayan terörist gruplara da değinen Büyükelçi, bazılarının ‘küresel IŞİD’ olarak tanımladığı bu gelişme karşısında bölgelerin kendilerine has koşullarını göze alarak hareket edilmesi gerektiğini belirtti ve “ IŞİD’i yenmek uzun yıllar sürecek ve çok boyutlu bir mücadele gerekiyor” dedi.

Yabancı terörist militanlar konusuna dikkatle değinen Kaidanow şöyle konuştu: “Karşı karşıya olduğumuz bu dinamik terör tehdidi içinde bizi ve yabancı ortaklarımızı tedirgin eden en önemli konu, Irak ve Suriye özellikle olmak üzere çatışma bölgelerine giden yeni yabancı terörist olgusu ve ‘yalnız kurt’ olarak yapılan saldırılar ihtimali. Bu militanların evlerine geri dönüş durumlarında ülkelerinin güvenliğine olan olumsuz etkileri, ya da yeni militanlar toplamaya girişmeleri, radikalleşmeyi arttırmaları da bir başka tedirgin eden nokta. Suriye ve Irak’taki çatışmalar başladığından beri 100’den fazla ülkeden 25 bin yabancı terörist militan bu ülkelere geçti. 2012’den bu yana da 250 Amerikalı'nın IŞİD ve El Kaide’ye katılmak için seyahat ettiğini biliyoruz.”

Kaidanow, ülkeler arası bilgi paylaşımının önemini de vurguladı. Yetkili, sınırlardaki kontrolların artması, şüphelilerin seyahat etmesinin engellenmesi gibi önlemlerin arttırılmasının yanısıra INTERPOL’ün yabancı terörist militanlar veri tabanından da yararlanılması için Amerika’nın müttefiklerini teşvik etti.

Geçen sene, Türkiye'nin eski Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun, Amerika Dışişleri Bakanı John Kerry ile birlikte eş başkanlık yaptığı Küresel Terörle Mücadele Forumu'na da değinen Kaidanow, Forum’un Yabancı Terörist Militan Çalışma Grubunun tasarladığı memorandumun, BM Güvenlik Konseyi’nin militanların seyahatlerinin kontrollu üzerindeki kararında büyük etkisi olduğunu söyledi.

Radikalleşmenin yayılmasını önlemekte “gençler, kadınlar, mağdurlara da ulaşmalıyız” diyen Kaidanow, Beyaz Saray’da gerçekleşen Terörle Mücadele Zirvesinde hükümetler, STK’lar ve özel sektörün bir araya gelmesinin birçok alanda harekete geçilmesi için bir kıvılcım yarattığını belirtti.

Kaidanow, IŞİD’in sosyal medya kullanımı için şöyle konuştu: “IŞİD’in sosyal medya ve interneti radikalleşmeyi arttırmak, militan toplamak, kaynak sağlamak ve propagandasını yaymak için etkili bir şekilde kullanıyor oluşu, IŞİD’e karşı olan mücadelemize özgün ve özel bir zorluk katıyor. Alternatif görüşleri paylaşmanın, bu görüşlerin paylaşılmasını engellemekten daha etkili olduğunu düşünüyoruz. Dışişleri Bakanlığımıza bağlı Stratejik Terörle Mücadele İletişimi birimi teröristlerin propaganda ve mesajlarına karşı argümanları internetten paylaşarak onların tezlerini çürütmeye çalışıyor.”

Obama hükümetinin, Kongre’ye kaynak aktarımı konusunda bir yasa tasarısı gönderdiğini ve bunula ‘Terörle Mücadele İşbirliği Fonu” oluşturmayı amaçladıklarını belirten Tina Kaidanow, “Amerika Savunma Bakanlığı, terörle mücadeleyi yabancı ordu ve ortaklarımızı eğit-donat programıyla geliştirirken, Dışişleri Bakanlığı’nın da teröristlere cezai yaptırımlar uygulama kapasitelerini geliştirmesi de önemli. Terörle mücadelemizde sivil oluşumların katılımı da hayati bir nokta. Eğer Kongre onaylar ve tam olarak bu fon finanse edilirse kapsamlı ve birleşik bir yaklaşım için bize gereken kaynağı verecektir,” dedi.