İran'ın Kudüs Gücü komutanı Kasım Süleymani’nin öldürülmesinin ardından yeniden ivme kazanan İran-ABD gerilimi sonrasında Amerika Maliye Bakanlığı’nın demir, çelik, bakır, alüminyum şirketleri ile madencilik alanında faaliyet gösteren şirketler ağırlıklı olarak yer bulduğu yeni bir yaptırım listesi açıklaması Türkiye-İran dış ticaretini de etkilemeye aday.
2016 yılının Ocak ayında İran’a yönelik ABD ve AB yaptırımlarının kaldırılmasının ardından Türkiye’nin İran’a yaptığı ihracat 4 milyar 966 milyon dolarla (2012’deki 9,9 milyar dolarlık rakamın ardından) ikinci tarihi zirveye ulaştıktan sonra her yıl ivme kaybetti.
Türkiye, doğusunda bulunan komşu ülkeye 2017’de 3,259 milyar dolar, 2018’de 2,393 milyar dolar, 2019’da 2,306 milyar dolarlık dış satım gerçekleştirirken üç yıldaki ihracat kaybı %54’e ulaştı.
Geçtiğimiz yıl Türkiye’den İran’a demir, çelik, otomotiv, elektronik ihracatı düşüş yaşadı
2019 yılında İran’a yapılan ihracatta kimyevi maddeler ve mamulleri (469 milyon dolar iken 532 milyon dolar) , hazır giyim ve konfeksiyon (129 milyon dolar iken 144 milyon dolar), hububat (105 milyon dolar iken 147 milyon dolar) mobilya, kağıt ve orman ürünleri (236 milyon dolar iken 282 milyon dolar) artış gösterdi. Buna karşılık elektrik ve elektronik ihracatı 126 milyon dolardan 115 milyon dolara, çelik ihracatı 86 milyon dolardan 67 milyon dolara, çimento 32 milyon dolardan 20 milyon dolara, demir ve demir dışı metaller 98 milyon dolardan 60 milyon dolara, madencilik 76 milyon dolardan 62 milyon dolara, otomotiv sanayi ise 216 milyon dolardan 138 milyon dolara geriledi.
2014’te 475 milyon dolarla İran’a yönelik ihracatın lokomotif sektörü olan makine ve aksamları ihracatı ise 2019 yılında 183 milyon dolarda kaldı.
Adnan Dalgakıran: ‘‘İran’a yapılan makine ihracatında uzun süredir sıkıntı yaşanıyor, yaptırımlarla kayıp büyüyecek’’
Makine İmalat Sanayi Federasyonu (MAKFED) Başkanı Adnan Dalgakıran, İran’a uygulanan yaptırımların uzun süredir Türk ihracatçısına zarar verdiğini, gelecek dönemde de bunun artarak devam edeceğini söyledi.
VOA Türkçe’ye değerlendirmelerde bulunan Dalgakıran, ‘‘İran’a yaptığımız ihracatta uzun süredir sıkıntı yaşıyoruz. İran’ın ‘gözaltında’ olması nedeniyle makine sektöründe potansiyelimizin çok altında ihracat gerçekleştirebiliyoruz. Pek çok ürün İran’a nükleer program yaptırımı nedeniyle zaten satılamıyordu. Bu yeni yaptırımla yalnız bizim sektör değil birçok sektör kayba uğrayacak. Bu yaptırımlar daha da genişleyecek gibi gözüküyor. Ne yapabiliriz? Biliyorsunuz Amerika Birleşik Devletleri, Çin’le olan ticaretine makine sektöründe yüzde 10 ile yüzde 24 oranında değişen miktarlarda yeni vergi koydu. Çin, ABD’ye 117 milyar dolarlık makine satıyordu. Amerikan Ticaret Bakanı, Türkiye’ye geldiğinde ölçek ekonomisi ve standartların sağlanması halinde iki ülke arasında süregiden ticaret savaşı Türk makine ihracatçısına fırsat yaratabilir’’ dedi.
İran yaptırımlarının Türkiye’ye gelen turist sayısına etkisi olur mu?
İran’a uygulanan ambargo ve büyüyen ekonomik kriz, ticaret dışında son yıllarda artan turizm ilişkilerini de olumsuz etkileme potansiyeli taşıyor.
2017 yılında İran’dan Türkiye’ye gelen turist sayısı ilk kez 2,5 milyonu geçti. 2019’da İran pazarı, Türk turizmi açısından Rusya, İngiltere, Almanya, Bulgaristan’dan sonra beşinci sırada yer aldı.
Eylül ayında İranlı seyahat acenteleri, Türkiye’yi ziyaret edecek turist sayısının 2020 yılında 5 milyonu aşacağını tahmin ediyordu.
Necdet Takva: ‘‘Zaten İran’da ekonomik kriz yaşanıyor, yaptırımlar artınca kaygımız bürüdü’’
İranlı turistlerin Türkiye’deki en önemli destinasyonlarından olan Van’da yeni yaptırımlar endişe yaratıyor.
VOA Türkçe’ye konuşan Van Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Necdet Takva, ‘‘ Çok uzun yıllar uğraştıktan sonra İranlıların ilgisini Van’a çektik. Ancak zaten ambargo var, üstelik İran’da ekonomik kriz de yaşanıyor, şimdi bir de yaptırımlar olunca kaygımız büyüdü. Uluslararası güç dengeleri bizi derinden etkiliyor hatta zarar veriyor. Zaten İran yurt dışı harcına geçen sene 230 liraya çıkardı. Zaten ülkede ekonomik darboğaz var. Şimdi bir de bu gerilim. Büyük ülkeler konuşuyor, onlar için küçük ama bizi için büyük çıkarlarımız mahvoluyor. Onlar meydana okuyor, güç gösterisi yapıyor, evet onların tuzu kuru olabilir ama burada insanların hayatı doğrudan etkileniyor. Ticaret olması için, turizm olması için barış ve huzur olması lazım’’ dedi.