ABD kongre üyesi 39 temsilci, ABD Başkanı Joe Biden ve Ulusal İstihbarat Direktörü Avril Haines’e bir mektup yazarak Türkiye ve Hamas arasındaki ilişkiye dair gizli bir bilgilendirme oturumu yapılmasını istediler.
Temsilciler Meclisi üyeleri Gus Bilirakis, Nicole Malliotakis, Josh Gottheimer ve Dan Goldman’ın girişimleriyle kaleme alınan mektuba, hem Cumhuriyetçi parti hem de Demokrat partiden toplam 39 Kongre üyesi imza koydu. Söz konusu mektuba ayrıca İftira ve İnkârla Mücadele Birliği (ADL), Amerikan Yahudi Komitesi (AJC), Amerikan Helenik Enstitüsü (AHI), Amerika’nın Ulusal Güvenliği için Yahudi Enstitüsü (JINSA) ve Demokrasileri Savunma Vakfı (FDD) Action tarafından da destek verildi.
Mektupta, Katar’dan ayrılan Hamas örgütü yönetiminin Türkiye’ye yerleşerek burada konuşlandıklarına dair haberlerin, Kongre üyeleri arasında kaygılara neden olduğu ifade ediliyor.
Kongre üyeleri kaleme aldıkları mektupta, “Bir NATO üyesinin, ABD ve AB tarafından belirlenmiş yabancı bir terör örgütü olan Hamas'a ev sahipliği yapmasının ve potansiyel olarak yardım etmesinin güvenlik açısından doğuracağı sonuçlar konusunda ciddi endişelerimiz var. Bu endişeler ışığında, Türkiye'nin Hamas ile artan ilişkisinin ABD ulusal güvenliğine yönelik tehditleri konusunda Kongre üyelerine derhal, gizli bir brifing verilmesini talep ediyoruz” denildi.
Mektupta, Türkiye’nin Hamas’la uzun yıllardır devam eden ilişkisi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Hamas’a verdiği desteğin endişe verici olduğu ifade edildi. Kongre üyesi 39 temsilcinin mektubunda “Hamas'ın 7 Ekim 2023'te İsrail'e karşı gerçekleştirdiği menfur terör saldırısına rağmen Türk hükümeti, Amerikalılar ve NATO müttefiki ülkelerin vatandaşları da dahil olmak üzere binlerce masum sivilin ölümünden sorumlu olan terör örgütüne, kamuoyu önünde verdiği desteği sürdürmüştür. Saldırıları takip eden bir yıl içinde, Türk hükümetinin politikalarında ve Cumhurbaşkanı Erdoğan da dahil olmak üzere üst düzey Türk yetkililerin söylemlerinde, Hamas'a verilen destek son bir yıl içinde yoğunlaşmıştır” ifadelerine yer verildi.
Mektupta Erdoğan haricinde Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve bazı üst düzey yetkililerin de Hamas yönetimiyle görüşmeler yaptıkları hatırlatıldı ve 7 Ekim saldırılarının mimarı olarak isimlendirilen Yahya Sinwar’ın da Fidan’la görüşmesine dikkat çekildi. Mektubun bu görüşmeyle ilgili bölümünde “Bu toplantının ardından Dışişleri Bakanılığı, Hamas liderinin ‘şehadeti dolayısıyla Hamas yetkililerine başsağlığı dileyen’ utanç verici bir açıklama yayınladı. Ağustos ayında İstanbul'da Türk hükümetinin düzenlediği bir etkinlikte konuşan Hamas'ın üst düzey yetkilisi Halid Meşal, İsrail genelinde intihar saldırılarının yeniden başlatılması çağrısında bulundu. İki ay önce Şin Bet, Batı Şeria'da Türkiye'den yönetilen ve düzenlenen bir Hamas intihar saldırısı planını engellediğini iddia etmişti” denildi.
Biden yönetimine 5 soru
Kongre üyeleri, Türkiye’de bulunan 3 Hamas üyesinin geçen hafta ABD’nin yaptırım listesine alınmasının da bu konuda sorunların bir işareti olduğun ileri sürdü.
Mektup Biden yönetimine yönelik 5 soruyla son buluyor. Bu sorular;
- Hamas'ın üst düzey lider kadrosunun Türkiye'ye taşındığı haberleri doğru mudur? Hamas'ın merkezini Türkiye'de kurmayı planladığı yönündeki haberler doğru mudur?
- Türk hükümetinin Hamas ile ilişkisinin niteliği ve kapsamı nedir? Özellikle, Türk hükümeti veya bağlı kuruluşları terör örgütüne ne ölçüde maddi, mali veya diğer şekillerde destek sağlamıştır?
- Ulusal İstihbarat Direktörlüğü, Hamas'ın geçmişte terörist saldırılar planladığını veya şu anda Türk topraklarından veya Türkiye tarafından kontrol edilen topraklardan faaliyet gösterdiğini gösteren herhangi bir bilgiye sahip mi?
- Bir NATO ülkesinin belirlenmiş bir terör örgütünü barındırması ihtimaline karşı ABD ve NATO müttefikleri tarafından ne gibi adımlar atılmıştır ya da atılacaktır?
- ABD, Adalet Bakanlığı tarafından Hamas'a yöneltilen suçlamalara dayanarak Hamas yetkililerinin Türkiye'den iadesini isteyecek midir?
şeklinde yer aldı. Mektupta ayrıca Kıbrıs’la ilgili olarak "Türkiye’nin işgali altındaki" ifadesi kullanıldı ve Kıbrıs’ta da Hamas faaliyet gösterip göstermediği sorusuna yer verildi.
İlgili Haberler Türkiye reddetse de Hamas’ın siyasi bürosunun Türkiye’ye taşınması mümkün mü?