Son aylarda Missouri eyaletinin Ferguson kenti başta olmak üzere Amerika’da polislerin ölüme yol açan aşırı güç kullanması, vatandaşların polisle ilgili şikayetlerini yetkili mercilere nasıl iletecekleri konusunu da gündeme getirdi. Indiana eyaletinin başkenti Indianapolis’in polis teşkilatı, kent sakinlerine polislerin denetiminde söz hakkı tanıyan bir program başlattı.
Justin Henry, bir milyon nüfuslu Indianapolis’te devriye gezen bin 500 polis memurundan biri.
Henry, işi gereği her gün kent sakinleriyle yakın iletişim içinde.
Polisler için her yüzleşme, belirsizliği, hatta tehlikeyi beraberinde getiriyor.
Komiser Richard Hite, memurlarının, hizmet ettikleri halkı yakından tanıyarak bu belirsizliği ortadan kaldırmaya çalıştığını söylüyor: “Kent sakinlerini sorun çıkmadan önce tanıyın ki bir olay yaşandığında girdiğiniz mahalleye yabancı olmayın. Sizin işiniz, sorunları çözmek.”
Komiser Hite, kent sakinleri polisleri şikayet ettiği zaman hemen haberdar oluyor.
Laura White, “Vatandaşlarımıza görüş belirtmelerinin önemli olduğu mesajı veriyoruz. Bu süreçte onların da sesini duymalıyız. Polis canı istediği gibi davranamaz” diyor.
Polis teşkilatı bünyesindeki şikayet dairesinin başkanı Laura White, kurulda dokuz sivil ve üç polis memuru olduğunu, ancak polis memurlarının incelenmekte olan davalar üzerinde oy kullanamadığını söylüyor: “Polis teşkilatı içinde bağımsız bir daireyiz. Indianapolis sakinlerinin polis memurlarına yönelik şikayetlerini dile getirmelerini sağlayacak bir platform oluşturuyoruz.”
Indianapolis’teki şikayet dairesi, polisin sorumluluk almasını sağlamak amacıyla 1989 yılında oluşturuldu.
White, “Daire, şikayete neden olan vakayı inceliyor. Bulguları inceleyerek bir karara varıyor. Vatandaş ya haklı bulunuyor, ya da haksız. Bazen de sonuca varmak için yeteri kadar kanıt bulunmadığına karar veriyor” diyor.
Ancak 2012 yılında kent yönetimi tarafından bir danışmanlık firmasına yaptırılan denetlemede şikayetlerin kayda geçirilmesiyle ilgili ciddi kısıtlamalar olduğu ortaya çıktı.
Denetimden sonra dairenin yönetimine getirilen Laura White’a göre, 2014 yılına dair son veriler, sürecin işlediğini gösteriyor: “110 polis memuru aleyhine şikayet dosyası açıldı. Bunlardan 45’i, yani neredeyse yarısı, polis memurlarına disiplin cezası verilmesiyle sonuçlandı.”
Cameron Mcellhiney, “Sürece sivillerin de dahil edilmesiyle soruna dışarıdan bir bakış açısı getirilmiş oldu. Böylelikle soruşturmanın adil ve tutarlı şekilde ele alınması sağlandı” şeklinde konuşuyor.
Indianapolis Sakinleri Şikayet Kurulu eski üyesi Cameron McEllhiney, şu anda polisleri siviller tarafından denetleyen ulusal birliğin eğitim dairesi başkanlığını yürütüyor: “Gözetim ve denetimin, herhangi bir olaydan sonra değil önce yapılması gerekir. Böylelikle halkın şikayet edeceği bir durum oraya çıkmadan önce önlem alınmış olur. Ferguson’da ve başka yerlerde yaşanan olaylar hem polis teşkilatlarına hem de kent yönetimlerine bunun ne kadar önemli olduğunu gösterdi.”
Komiser Richard Hite, her ne kadar polis memurları ve teşkilatlar için işleri aksatan bir süreç olsa da soruşturmalara açık olduklarını söylüyor: “Denetim mekanizmasının işlemesi, bu sürecin kalite kontrolu olduğunun anlaşılması şart.”
California Üniversitesi tarafından 2013’te yapılan bir araştırma, çoğu büyük kentlerdeki yüzden fazla polis teşkilatının sivillerden oluşan denetleme kurullarına sahip olduğunu gösteriyor. Missouri eyaletinin Ferguson kentindeki belediye meclisiyse sivil denetleme kurulu oluşturulmasını ancak geçen Eylül ayında onayladı.