Amerika bir göçmenler ülkesi. Ancak, yüzyıllar boyunca başka ülkelerden, kıtalardan gelen göçmenleri bünyesine kabul edip, benimseyen Amerika’da her geçen gün artan kaçak sayısı ülkenin siyasi, toplumsal ve ekonomik gündemine damgasını vuruyor. Kaçak göçmenlerin ülke ekonomisine büyük bir yük olduğunu düşünenler, geri gönderilmelerini isterken, aynı görüşü paylaşmayan ve konunun insani boyutuna önem verenler, bu göçmenlere yasal statü sağlanmasını istiyor. İşte 2016 başkanlık yarışı start almışken, adaylar da bu konudaki görüşlerini seçmenlere her fırsatta anlatıyor.
Şu ana kadar hem anketlerde hem de manşetlerde en fazla öne çıkan aday adayı milyarder işadamı Donald Trump, özellikle göçmenlik karşıtı söylemleriyle, Cumhuriyetçi Parti’nin aşırı sağ kanadından destek buluyor. Ancak bu konuda görüşlerini açıklayan tek aday da Trump değil. Her Cumhuriyetçi aday ülkenin en önemli sorunlarından biri olan göçmenlik konusunda kendi çözüm önerileriyle seçmenden destek arıyor. Örneğin Eski Başkan George Bush’un kardeşi Jeb Bush daha ılımlı tavrıyla dikkat çekiyor.
Demokratlar açısından bakıldığında, Başkan Obama görevde bulunduğu iki dönem boyunca göçmen yanlısı politikalar izledi. Kendisinden sonra göreve gelmesi umulan eski Dışişleri Bakanı Hillary Clinton da göçmenlik konusunda Obama ile belirgin paralellikler taşıyan bir söylem kullanıyor.
Başkanlık seçiminde göçmenlik politikaları ne kadar önem taşıyor, partilerin ve adayların bu konudaki fikir ve önerileri neler? Bu soruları Washington’daki Saltzman&Evinch hukuk şirketi göçmenlik avukatlarından Efe Poturoğlu yanıtladı. Söyleşiyi yukarıdaki link'ten izleyebilirsiniz.