Avrupa Birliği (AB) liderleri, Belarus'ta (Beyaz Rusya) 9 Ağustos'ta yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından muhalefetin sokağa dökülmesiyle başlayan ve 11 gündür devam eden olayların ardından, "cumhurbaşkanlığı seçim sonuçlarını" tanımadığını açıkladı. AB yönetimi ise, “seçim hilesinden ve gösterilerin şiddetle bastırılmasından” sorumlu tuttuğu Minsk hükümeti üyelerine "yakında" yaptırım uygulayacaklarını duyurdu.
AB yöneticileri, Belarus'ta giderek sertleşen olayları görüşmek üzere, video-konferans yöntemiyle, olağanüstü zirvede biraraya geldi. AB Konseyi Başkanı Charles Michel ile AB Komisyonu Başkanı Ursula Von Der Leyen toplantının bitiminde ortak bir basın toplantısı düzenledi. Toplantının ana gündem maddesi olan Belarus konusuna geniş yer ayıran Michel, AB'nin Belarus halkının yanında olduğunu teyit ederek, Cumhurbaşkanı seçilen Aleksander Lukaşenko rejiminin “önemli” sayıda yetkilisine “yakında” yaptırım uygulayacaklarını açıkladı.
"Belarus halkı bu yaşananlardan daha iyisini hak ediyor" diyen Michel, "Barışçı protestolara gösterilen şiddet AB'yi şok ediyor ve bu durum kabul edilemez. Her türlü şiddetten kaçınılmalı ve ulusal diyalog çabaları ön plana çıkarılmalıdır. Belarus hükümetinden şiddete son vermesini talep ediyoruz" dedi.
İlgili Haberler Belarus’ta ‘‘Özgürlük Yürüyüşü’’Michel, Minsk yönetiminin, baskı ve şiddetten sorumlu olan üyeleriyle seçim hilesine adı karışan "önemli sayıda yöneticiye yakında yaptırımlar uygulayacağını" da açıkladı. Michel, "Belrarus halkının kendi kaderini belirleme hakkını güçlü bir şekilde destekliyoruz.
Toplantıdan hemen önce, muhalefet lideri Svetlana Tikhanovskaya, AB'den 9 Ağustos günü yapılan "hileli seçim sonuçlarını" tanımamasını istedi. Cumhurbaşkanı Aleksander Lukaşenko ise, AB'nin içişlerine karışmasına tepki göstererek, "Belarus'un harita üzerindeki yerini sorsanız bilemeyecek insanlar bizim içişlerimize karışmak istiyorlar. Bunu kabul etmeyiz" dedi. Lukaşenko, sınırdaki askeri varlıklarını güçlendirdiklerini ve olayların bastırılması emri verdiğini de açıkladı.
Putin ve Merkel'den 'içişleri' uyarısı
Minsk yönetimine "temkinli bir destek veren" Rusya lideri Vladimir Putin ise, "AB'yi Belarus'un içişlerine karışılmaması" konusunda uyardı.
AB liderleri ile yaptığı toplantının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Almanya Başbakanı Merkel ise Lukaşenko'nun kendisiyle telefonda görüşmeyi kabul etmediğini, ancak Belarus'ta çözüm için yapılacak bir diyalog görüşmesine Lukaşenko'nun da katılması gerektiğini dile getirdi.
Toplantı öncesinde Putin’le bir telefon görüşmesi yapan Merkel, ülkede çözümün dışarıdan değil, yine Belarus halkının içinden gelmesi gerektiğini vurguladı. Merkel, "Seçimler adil ve özgür değildi. Ama buna rağmen, ulusal bir diyalog çağrısı yapıyorum ve bu durumda, mevcut iktidar da bu diyaloğun içinde olmalı. Belarus halkı kendi yolunu kendisi bulmalı. Dışarıdan müdahale olmamalı" dedi.
Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki de, adil olmayan seçimlerin yerine yeni ve adil seçimlerin organize edilebilmesi için AGİT gibi kurumların da gözlemci olarak devreye girmesini önerdiklerini söyledi.
Charles Michel, müdahale uyarılarına ilişkin yöneltilen sorulara, "Bizim mesajımız çok açık. Demokratik taleplerini dile getiren Belarus halkına uygulanan şiddet ve baskı bir an evvel sona ermeli. Bir an evvel herkesi kapsayan barışçı bir diyaloğa geçilmeli" diye konuştu.
AB'den 53 milyon Euro yardım
AB Komisyonu Başkanı Ursula Von der Leyen de Belarus'a AB olarak 53 milyon Euro yardım yapılacağını belirtti. Von der Leyen, "Bu kabul edilemez devlet şiddetine maruz kalanlara yardım etmek için Avrupa Komisyonu, 2 milyon Euro şiddetten zarar görenlere, 1 milyon Euro sivil toplum ve bağımsız medyaya, 50 milyon Euro da Corona virüsüyle mücadelede kullanılmak üzere sağlık sektörüne yardım edecektir" dedi. AB'nin yeni bir seçim isteyip-istemeyeceği sorusuna Von der Leyen, "Bu Belarus halkının vereceği bir karardır. Biz onların bu zorlu süreci atlatmalarına eşlik etmeye hazırız" dedi.