Çin’in ilk kez uzaya insan yollaması ve Amerika’nın yeni Irak karar tasarısının Güvenlik Konseyi’nde oylamaya sunulacağı yolundaki haberler, 15 Ekim tarihli Amerikan gazetelerinin başlıca konuları arasında yer alıyor. Bağdat’taki Türk Büyükelçiliğini hedef alan bombalı saldırıyla ilgili haberler, iç sayfalara taşınmış durumda. New York Times gazetesinde köşe yazarı William Safire, Amerika’nın Suriye’ye yönelik önlemler alması gerektiğini savunuyor ve bu önlemleri şöyle sıralıyor:
"Suriye’nin tavrını değiştirmenin en iyi örneğini Türkiye gösterdi. Ankara ilk önce Suriye sınırına asker yığdı ve Şam yönetiminden terörist PKK’nın merkezini kapatmasını istedi. Suriye bu isteğe hemen boyun eğdi, ve şu anda terörist örgütün lideri, bir Türk hapishanesinde tutuluyor. Suriye’ye yönelik başka ne gibi önlemler alınabilir? Örneğin Şam yönetimi, Irak’ın sağladığı 1 milyar dolarlık ucuz petrolün bedelini ve Suriye bankalarındaki 3 milyar dolarlık rüşveti geri ödemeye zorlanabilir. Suriye’yle ilgili, halen Kongre’de görüşülen özel karar tasarısı kabul edilir ve bazı yaptırımlarla desteklenebilir. Ayrıca, Suriye’nin Lübnan’daki 25 bin askerini geri çekmesi yönünde, bir Güvenlik Konseyi karar tasarısı hazırlanabilir."
Safire bu önlemlerin yanı sıra, İsrail’in geçenlerde Suriye’ye düzenlediği misilleme saldırısına benzer adımların desteklenmesi gerektiğini savunuyor. Washington Times gazetesiyse, Temsilciler Meclisi’nin Suriye’yle ilgili karar tasarısını görüşeceğini bildiriyor ve bu kararın “çocuk diktatör” olarak tanımladığı, Beşar Esad’a “yanlış tarafta olduğunu hatırlatacağını” yazıyor. Washington Post gazetesindeki bir yorumda ise, bu hafta Kongre’de Irak’a 87 milyar dolarlık acil ödenek paketinin oylamaya sunulacağı belirtiliyor. Gazete şunlar yazıyor:
"Bu ödeneğin onaylanması, yalnızca Irak’taki askeri operasyonlar açısından değil, aynı zamanda bu ülkenin yeniden yapılandırılması için de önem taşıyor. Bu konudaki tartışmalar, sürekli Bush Yönetimi’nin Irak politikasına yönelik eleştirilerin merkezinde yürütüldü. Yönetimin gerçek masraflar konusunda, neden işin başında dürüst olmadığı ve diğer ülkeleri mali yardıma neden ikna edemediği gibi sorular, başta geliyor. Kongre üyeleri, yönetimin Irak’ın geleceğiyle ilgili planları ve bunların masrafının nasıl çıkarılacağı gibi sorulara da henüz yanıt bulamadı. Öte yandan, Irak’ın yeniden yapılandırılmasına yardımcı olmak, hem vicdanen, hem de çıkarlar açısından gerekli. Bush Yönetimi’nin hatasının cezasını, Irak halkına ve dolayısıyla Amerika’ya ödetmenin anlamı yok."
Christian Science Monitor gazetesiyse, başyazılarından birini Suudi Arabistan’da ilk kez alınan yerel seçim kararına ayırıyor. Reform çabalarını olumlu bulan gazete, Suudi Krallığı’nı uzun ve zorlu bir yolun beklediğine işaret ediyor:
"Kraliyet ailesi kritik bir dönemecin eşiğinde. Ya siyasi, ekonomik ve sosyal reformlar aracılığıyla, ülkenin modern dünyaya uymasını sağlarlar. Yada halkın gittikçe daha fazla yoksulluk, işsizlik, cehalet ve kökten dinciliğin içine çekilmesini izlerler. Seçimler her ne kadar bir yıl sonra yapılacak olsa da, bir dizi olumlu reform arasında yer alıyor. Aynı zamanda kadınların eğitimi ve yabancıların mülk sahibi olması yönünde ilerlemeler var. Bunu adalet sistemindeki bazı yenilikler, devletin ekonomiden yavaş yavaş çekilmesi ve kraliyet ailesine sağlanan ayrıcalıkların kısıtlanması izleyecek. Ülkedeki yasama meclisinin daha fazla yetkiyle donatılması ve eğitim sisteminin daha yapıcı bir şekilde düzenlenmesi gibi konularsa, henüz beklemede tutuluyor."