Federal Soruşturma Bürosu (FBI) ajanlarından oluşan bir ekip, Riyad’daki bombalı intihar saldırılarını planlayan kişileri belirleme çalışmalarına yardımcı olmak amacıyla Suudi Arabistan’a gidiyor.
Suudi askerler teröristleri ararken, ülkenin her yerinde kontrol noktaları kuruldu. Suudi yetkililer ülke çapında daha sıkı güvenlik önlemleri uygulandığını ve vatandaşların teröristleri yakalamak için hükümetle işbirliğine çağrıldığını açıkladı.
ABD Dışişleri Bakanlığı Riyad’daki Amerikan Büyükelçiliği'nde asli görevi olmayan tüm personelin Suudi Arabistan’dan ayrılması için talimat verdi.
Amerikalı ve Suudi yetkililer, Riyad’da çoğunlukla Batılılar'ın oturduğu üç siteye yönelik saldırıların, büyük olasılıkla Usame Bin Ladin’in lideri olduğu El-Kaide örgütü tarafından düzenlendiğini bildiriyor. Saldırıların sorumluluğunu henüz üstlenen olmadı.
Suudi Arabistan veliaht Prensi Abdullah Bin Abdül Aziz, saldırganları Suudi toplumunu yıkmaya çalışan kana susamış caniler olarak tanımladı.
Terörle mücadele çabalarının artırılacağını belirten Prens Abdullah, bu tür saldırıların Suudi Krallığı'nda istikrarı bozmasına izin vermeyeceklerini söyledi. Prens Abdullah, teröristlerin tüm İslami ve insani ilkeleri hiçe sayan katiller olduğunu vurguladı.
Arap dünyası genellikle olayı kınarken başta El-Ehram olmak üzere bölgede yayınlanan bazı gazeteler, ABD, Ortadoğu politikasını değiştirmediği sürece bu tür saldırıların devam edeceği görüşünü savundu. Bu gazeteler, bölgede ABD'ye duyulan kızgınlığın artmasına neden olarak İsrail-Filistin çatışmasını ve ABD’nin Afganistan ile Irak’a karşı giriştiği askeri müdahaleleri gösteriyor. Bazı gazeteler ise sivillilere yönelik bu tür saldırıların İslam’ın öğretilerine aykırı olduğunu vurguluyor.