H1N1 domuz gribi virüsü hızla yayılmaya devam ederken doktorlar ve diğer sağlık sektörü çalışanlarının iş yükü, daha da ağırlaştı. Yapılan araştırmalara göre grip salgını olmasa da Amerika’da doktorların yüzde 60’ı, aşırı yorgunluk yüzünden fiziksel ve ruhsal çöküntü yaşıyor. Aşırı stres yüzünden hata payı da artıyor. Tıp fakülteleri, öğrencilerin fiziksel ve ruhsal çöküntü yaşamamaları için önlem alıyor.
Grip belirtisiyle başvuranların sayısı o kadar arttı ki, doktorlar çareyi, hastanenin dışında grip hastalarının diğer hasta ve hastane elemanlarından uzakta tedavi edilebilecekleri çadırlar kurmakta buldu.
Doktorlar, grip salgını olmadan önce de zaten çok yoğun çalışıyordu. New York eyaletinin Rochester kentinde aile doktoru Michael Schneider, iş stresinin son 30 yıldır durmadan arttığını söylüyor. Doktor, “Telefonların çalması, danışmanların araması, bilgisayar ekranlarının yanıp sönmesi ek strese neden oluyor,” diye anlatıyor.
Mayo Kliniği’nde yapılan bir araştırmaya göre, Amerikalı doktorların yüzde 60’ı, depresyon, aşırı yorgunluk ve bıkkınlık yaşıyor. Doktorlar çok uzun süre dinlenmeden çalıştığı ya da bunaldığı zaman daha çok hata yapıyor. Bazı hatalar, hastaların hayatına mal oluyor.
Başka bir araştırma, doktorların stresle başa çıkma yollarını ele alıyor. New York eyaletinden 70 aile doktoru, Rochester Üniversitesi’nde rahatlama ve iletişim becerileri dersleri almış.
Doktor Michael Krasner, bir yıllık eğitimden sonra doktorlarda değişim gördüklerini söylüyor.
Krasner, “Ruhsal ve fiziksel tükenmişlik hissinin büyük ölçüde önüne geçildi, doktorların hastalarla iletişim kurma ve onları anlayabilme becerisi çok gelişti,” diyor.
Doktor Krasner’a göre iletişim becerisi olan, rahatlayabilmeyi bilen doktorlar, hastaları anlamada güçlük çekme ya da başarısızlık korkusu gibi, ruhsal çöküntünün belirtilerini de ortadan kaldırabiliyor.
Doktor Schneider, eğitimi yararlı buluyor ve şöyle diyor: “Tıp fakültesinde iletişim hakkında bize öğretilen ya da öğrendiğimizi sandığımız bazı becerilerden çok uzaklaşmışız. Bu becerileri yeniden öğreten bir eğitimden geçmek çok yararlı oldu.”
Araştırma, doktorların kendi fiziksel ve ruhsal sağlıklarını düşünmelerinin, hem kendileri hem de hastaları için ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Araştırmanın ayrıntıları Amerikan Tıp Derneği’nin dergisi JAMA’da yayınlandı.