Avrupa Birliği’nin kamuoyu araştırmalarından sorumlu kurumu Eurobarometre tarafından gerçekleştirilen son çalışma, müzakere sürecinde yaşanan zorlukların Türklerin görüşünü olumsuz yönde etkilediğini gösteriyor. Çalışma gerek Avrupa Birliği üyeliğine destek gerekse Birlik kurumlarına güvende düşüş olduğunu ortaya koyuyor.
Eurobarometre’ye göre Avrupa Birliği üyeliğine destek yüzde 52 düzeyinde. Geçen yılın sonbaharında yayımlanan Eurobarometre, Avrupa Birliği üyeliğine desteğin yüzde 54 olduğunu ortaya koyarken son çalışmada yüzde 2 oranında bir düşüş dikkat çekiyor. Bu düşüşe rağmen Türkiye üyeliğe destek konusunda aralarında İtalya, İngiltere, İsveç ve Avusturya gibi ülkelerin de bulunduğu 10 Avrupa Birliği üyesinden daha olumlu bir bakışa sahip.
Asıl dramatik düşüş ise Avrupa Birliği kurumlarına olan güvende yaşanıyor. Avrupa Birliği Komisyonu’na güven oranı bir önceki rapora göre yüzde 10 düşerek yüzde 22’ye geriledi. Benzer bir durum Avrupa Parlamentosu için de geçerli. Bu kuruma güven oranı da yüzde 34’ten yüzde 24’e gerilemiş durumda. Avrupa Birliği için bir anayasa oluşturulması fikrine en soğuk bakan ülke de yüzde 42’yle Türkiye. Avrupa Birliği’nin geleceğine olumlu bakanların oranı Türkiye’de yüzde 52 düzeyinde. Bu oran da listenin en düşüğü olmasıyla dikkat çekiyor.
Eurobarometre, Türkiye’de ülkedeki ekonomik durumu olumlu bulan Türklerin oranını yüzde 39 olarak yansıtıyor. Çalışmaya göre ulusal ekonomik durumdan memnuiyet Danimarka’da yüzde 99, Hollanda’da yüzde 93, Finlandiya ve İsveç’te yüzde 92, İrlanda’da ise yüzde 89 düzeyinde. Bu oran Fransa için yüzde 26, Yunanistan için yüzde 22, Bulgaristan ve Portekiz için yüzde 10, Macaristan için ise yüzde 9 olarak belirlenmiş durumda.
Eurobarometre’nin bir başka tespiti ise genişleme üzerine. Polonya, Litvanya ve Slovenya’nın gelecekte yeni üye katılımlarına sıcak baktıklarını ortaya koyan çalışmaya göre Avrupa Birliği içinde genişlemeye verilen ortalama destek oranı yüzde 49. Genişlemeye en az destek veren ülkeler ise yüzde 25’le Lüksemburg, yüzde 28’le Avusturya ve yüzde 32’yle Fransa olarak sıralanıyor.
Avrupa Birliği genelinde kamuoyunu endişelendiren en öncelikli sorunlar ise işsizlik, güvensizlik ortamı ve ekonomik durumdaki olumsuz gelişmeler olarak belirlenmiş.
Eurobarometre’ye göre Avrupa Birliği üyeliğine destek yüzde 52 düzeyinde. Geçen yılın sonbaharında yayımlanan Eurobarometre, Avrupa Birliği üyeliğine desteğin yüzde 54 olduğunu ortaya koyarken son çalışmada yüzde 2 oranında bir düşüş dikkat çekiyor. Bu düşüşe rağmen Türkiye üyeliğe destek konusunda aralarında İtalya, İngiltere, İsveç ve Avusturya gibi ülkelerin de bulunduğu 10 Avrupa Birliği üyesinden daha olumlu bir bakışa sahip.
Asıl dramatik düşüş ise Avrupa Birliği kurumlarına olan güvende yaşanıyor. Avrupa Birliği Komisyonu’na güven oranı bir önceki rapora göre yüzde 10 düşerek yüzde 22’ye geriledi. Benzer bir durum Avrupa Parlamentosu için de geçerli. Bu kuruma güven oranı da yüzde 34’ten yüzde 24’e gerilemiş durumda. Avrupa Birliği için bir anayasa oluşturulması fikrine en soğuk bakan ülke de yüzde 42’yle Türkiye. Avrupa Birliği’nin geleceğine olumlu bakanların oranı Türkiye’de yüzde 52 düzeyinde. Bu oran da listenin en düşüğü olmasıyla dikkat çekiyor.
Eurobarometre, Türkiye’de ülkedeki ekonomik durumu olumlu bulan Türklerin oranını yüzde 39 olarak yansıtıyor. Çalışmaya göre ulusal ekonomik durumdan memnuiyet Danimarka’da yüzde 99, Hollanda’da yüzde 93, Finlandiya ve İsveç’te yüzde 92, İrlanda’da ise yüzde 89 düzeyinde. Bu oran Fransa için yüzde 26, Yunanistan için yüzde 22, Bulgaristan ve Portekiz için yüzde 10, Macaristan için ise yüzde 9 olarak belirlenmiş durumda.
Eurobarometre’nin bir başka tespiti ise genişleme üzerine. Polonya, Litvanya ve Slovenya’nın gelecekte yeni üye katılımlarına sıcak baktıklarını ortaya koyan çalışmaya göre Avrupa Birliği içinde genişlemeye verilen ortalama destek oranı yüzde 49. Genişlemeye en az destek veren ülkeler ise yüzde 25’le Lüksemburg, yüzde 28’le Avusturya ve yüzde 32’yle Fransa olarak sıralanıyor.
Avrupa Birliği genelinde kamuoyunu endişelendiren en öncelikli sorunlar ise işsizlik, güvensizlik ortamı ve ekonomik durumdaki olumsuz gelişmeler olarak belirlenmiş.