Abdullah Gül'ün Adaylığıyla İlgili Yorumlar

Ankara-Hilal Köylü: Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, cumhurbaşkanlığı için Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ü aday göstermesine, Cumhuriyet Halk Partisi şiddetli tepki gösterdi. Bakan Gül, Parti Genel Başkanı Deniz Baykal’la görüştü. Cumhuriyet Halk Partisi daha sonra Gül’ün Cumhurbaşkanlığını desteklemeyeceğini açıkladı.

Başbakan Erdoğan, 11. cumhurbaşkanlığına adaylık başvurusu için yasal sürenin dolmasına bir gün kala yaptığı açıklama ile partisinin 'son dakika politikası' izlediğine ilişkin tartışmalara da son noktayı koydu. Meclisteki grup toplantısında kalabalık bir partili grubuna seslenen Erdoğan'ın konuşması, sık sık 'Türkiye seninle gurur duyuyor' sloganı ve alkışlarla kesildi. Konuşmasında ana muhalefet partisi CHP'ye sert eleştiriler yöneltip, AK Parti'nin bu eleştirilere aldırmadan 'ülkeye hizmet' anlayışıyla hareket edeceğini söyleyen Erdoğan, cumhurbaşkanlığı seçiminde Anayasa'nın öngördüğü takvime de uyduklarını söyledi. Erdoğan, Bakan Gül'ü milleti bütün değerleriyle kucaklayacak, liyakat sahibi bir isim olarak niteledi.

Gül de, adaylık başvurusunu meclis başkanlığına teslim ettikten sonra düzenlediği basın toplantısında, cumhurbaşkanı olması durumunda halkla bütünleşeceğini söyledi. Cumhurbaşkanının cumhuriyetin temel ilkelerine bağlı olması gerektiğini belirten Gül, kendisinin bu ilkelere bağlılığından kimsenin kuşku duymamasını istedi. Eşinin türban takmasının 'bireysel tercih' olduğunu söyleyen Gül, Türkiye'de bireysel hak ve özgürlüklere herkesin saygı göstermesi gerektiğini anlattı.

AK Parti'nin cumhurbaşkanı adayını Abdullah Gül olarak açıklamasının ardından muhalefetten tepkiler de geldi. En sert tepkiyi CHP lideri Deniz Baykal gösterdi. Baykal, Gül'ü 'Refah Partisi kadrolarının uzantısı' olarak niteledi. Gül'ün önüne ülkeyi istikrara ve barışa kavuşturmak için fırsat çıktığını da belirten Baykal, Gül'ün 'emir-kumanda' sistemi içinde çalışmaması gerektiğini, aksi durumda Türkiye'nin büyük zarar göreceğini dile getirdi.

Anavatan Partisi lideri Erkan Mumcu, bu konudaki değerlendirmelerin süreceğini, Milliyetçi Hareket Partisi lideri Devlet Bahçeli, Türkiye'nin 'güdümlü bir cumhurbaşkanlığı' dönemine girdiğini öne sürdü. Uluslararası ajanslar, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün cumhurbaşkanı adaylığını dünyaya 'acil' koduyla duyurdu.

Gül'ü telefonla arayıp tebrik edenler Yunanistan Dışişleri Bakanı Dora Bakoyanni, Alman Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier ve KKTC Dışişleri Bakanı Turgay Avcı oldu. Gül, cumhurbaşkanlığı adaylığının açıklanmasından sonra başta ana muhalefet partisi CHP olmak üzere tüm siyasi partilerle görüşmeye başladı. Gül, CHP lideri Deniz Baykal ile görüştükten sonra muhalefetin desteğini istediğini söylemekle yetinirken, cumhurbaşkanlığı seçiminde mecliste CHP'nin tutumunun ne olacağına ilişkin açıklama Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Özyürek'ten geldi. Özyürek, 27 Nisan'da mecliste ilk turu yapılacak cumhurbaşkanlığı oylamasına katılmayacaklarını, 367 yeter sayısı bulunmadığı takdirde de Anayasa Mahkemesi'ne başvuracaklarını açıkladı. Ortak hareket etme kararı alan DYP ile Anavatan, bu konuda 'kilit' konumuna geldi. Bu iki partinin sonucu etkileyecek kararı yarinki toplantılarda netlik kazanması bekleniyor. Cumhurbaşkanlığı seçimi için adaylık süresi 25 Nisan gecesi sona erecek. Cumhurbaşkanlığı seçimi için ilk oylama 27 Nisan'da, ikinci oylama 2 Mayıs'ta, üçüncü oylama 9 Mayıs, dördüncü oylama ise 15 Mayıs'ta yapılacak.

Berlin-Cem Dalaman: Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanlığı adaylığı, 3 milyona yakın Türk’ün yaşadığı Almanya’da da geniş yankı buldu.

Başbakan Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığına Abdullah Gül’ü aday göstermesi Almanya’da medyada ve konuyla bağlantılı görüş belirten politikacılar tarafından genelde çok benzer bir şekilde, ‘zekice bir karar’ olarak tanımlanıyor.

Ülkenin önde gelen köşeyazarları, Erdoğan’ın bu kararı ile siyasi gücünün daha da güçleneceğini, genel seçimleri kazanma olasılığının çok yükseldiğini ve Gül’ün de özellikle AB ülkelerinde çok tanınan ve kabul gören bir isim olduğunu ön plana çıkarıyorlar. Federal Hükümet’deki isimlerin, bu arada Gül’le son bir yıl içinde toplam altı kez bir araya gelen Dışişleri Bakanı Frank Walter Steinmeier’in, adaylık konusunda açıklama yapmamaları ve seçim sonucunu beklemeleri dikkati çekerken, gelen diğer hemen tüm siyasi açıklama ve değerlendirmelerin olumlu olduğu dikkati çekiyor.

Birlik Partileri Dışpolitika sözcüsü Rubrecht Polenz, Gül’ün muhtemel Cumhurbaşkanlığı ile Türkiye’deki reform sürecinin daha da hızlı ilerleyeceğini, bunun da ülkenin AB üyeliği sürecine yansıyacağını söyledi. Sosyaldemokrat Parti SPD temkinli yorumları tercih etti, ama Gül’ün Dışişleri Bakanı olarak iyi tanındığını ve Cumhurbaşkanı olarak da iyi ilişki kurulabileceğini vurgulayan SPD’nin Federal Milletvekili Lale Akgün, Gül'ün AB platformunda başarılı bir imajı olduğuna dikkati çekiyor.

Gül’ün adaylığına en olumlu tepkilerden biri ise Yeşiller Partisi’nde geldi. AKP’nin Cumhurbaşkanı adayını demokratik temel ilkelere bağlı ve kutuplaşma faktörü olmaktan uzak bir şahsiyet olarak tanımlayan parti başkanı Claudia Roth, Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığına Gül’ü aday göstermesini bir taktik olarak niteliyor. Sokakdaki vatandaş da Gül’ün aday olmasınu genelde olumlu yorumluyor. Bu arada Federal Dışişleri Bakanlığı’na yakın çevreler, Ali Babacan’ın olası Dışişleri Bakanlığı görevinin de, Steinmeier’i rahatlattığını, ikili arasındaki diyaloğun Babacan’ın Başmüzakereci görevi kapsamında son derece sağlam olduğunu belirtiyorlar.

Görüşler...

Erol Tuncer: Dışişleri Bakanı Gül’ün cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda Sosyal Demokrasi Derneği ve Toplumsal Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı Başkanı Erol Tuncer’den de görüş aldık. Hülya Polat'ın Erol Tuncer'le söyleşisini yukarıdaki linke tıklayarak dinleyebilirsiniz.

Nazlı Ilıcak: Devrim Çubukçu’nun sorularını yanıtlayan Takvim Gazetesi Yazarlarından Gazeteci Nazlı Ilıcak, Abdullah Gül’ün adaylığının beklenen bir gelişme olduğunu söyledi. Nazlı Ilıcak'la söyleşiyi dinlemek için yukarıdaki linke tıklayabilirsiniz.

Prof. Kemal Kirişçi: Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyelerinden, siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler uzmanı Prof. Kemal Kirişçi, Gül’ün bir dışişleri bakanı olarak performansını ve Cumhurbaşkanlığı adaylığını değerlendirdi. Kirişçi'nin açıklamasını yukarıdaki linke tıklayarak dinleyebilirsiniz.