Papa 16. Benedict’in Türkiye ziyaretiyle ilgili haber ve yorumlar bugünkü Amerikan gazetelerinde de geniş yankı buluyor. New York Times, daha önce Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliğine karşı çıkan Papa’nın, bu ziyaret sırasında daha diplomatik bir dil kullandığına dikkat çekiyor:
"Katı bir laiklik anlayışı, Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana Türkiye’nin temel ilkelerinden biri oldu. Bu anlayış, sık sık azınlık haklarının ve dini özgürlüklerin baskı altına alınmasına da yol açtı. Şimdi, Avrupa Birliği üyeliğinin gerektirdiği reformlar çerçevesinde bu katı yaklaşım yumuşuyor. Türkiye’nin azınlıklar ve dini özgürlüklerle bunun Batı’yla ilişkilere etkisi konusunda kapsamlı bir tartışma başlatması gerekiyor. Papa, dinlerarası ilişkilerin düzelmesini teşvik ederek ve bu tartışmanın ileriye gitmesini sağlayarak, bu konuda olumlu bir etki yaratabilir."
Los Angeles Times Papa’nın Türkiye ziyareti sırasında sadece Müslümanlarla Hıristiyanlar arasındaki ilişkilerin değil Katolik ve Ortodoks kiliseleri arasındaki ilişkilerin de gündemde olduğunu hatırlatıyor:
"Roma Katolik Kilisesi gibi Doğu Ortodoks Kilisesi de, sadece erkeklere rahiplik hakkı tanıyor, eşcinsel ilişkilere karşı çıkıyor ve geleneksel ibadet biçimlerini savunuyor. Papa ile Patrik arasındaki yakınlık daha çok teolojik nedenlerden kaynaklanıyor ama bunun siyasi sonuçları da olabilir. Türkiye’deki Ortodoks Kilisesi de dahil olmak üzere Müslüman ülkelerin baskılarından yakınan kiliselerin büyük bir kısmı Roma değil İstanbul kökenlidir. Eğer Papa bu kiliselerin savunucusu olmak istiyorsa, sadece Hıristiyanlarla değil Müslümanlarla da arasında bir köprü kurmalıdır."
Washington Times yazarı Tony Blankley, 16. Benedict’in Türkiye ziyaretini “Papa, aslanın ininde” başlığıyla yorumluyor. Makalede şu görüşlere yer veriliyor:
"Dinler ve kültürlerarası ilişkilerde sadece hoşgörü açıklamalarının kalıcı ve olumlu etkisi olan bir dönem yaşandıysa bile, ne yazık ki artık bu dönem bitmiş bulunuyor. Papa Benedict de, bu tehlikeli yolculuk öncesinde, Müslüman ülkelerdeki mevcut uygulamalara değinmeden genel geçer hoşgörü ifadelerinin yetersiz kaldığının farkında. Papa, Hıristiyanlarla Müslümanlar arasında karşılıklılık ilkesine dayanan kapsamlı ve dürüst bir diyalogun önemine inanıyor. Ancak dürüst ve bilgili bir insan olarak, kendi inanç sınırlarının da ötesine geçemez. Böyle bir karşılıklılık ise kısa vadede beklenmemelidir."
Washington Post Letonya’daki NATO zirvesi nedeniyle ittifakın Soğuk Savaş sonrasındaki görevini sorguluyor. Afganistan’daki savaşın ittifakı zorladığını belirten gazete, NATO’nun eski Doğu Bloku ülkeleriyle de daha yakın ilişkiler geliştirmesi gerektiğini vurguluyor:
"Başkan Bush, Riga’daki konuşmasında Hırvatistan, Arnavutluk ve Makedonya’nın NATO üyeliğinin 2008 yılında gerçekleşmesini arzuladığını söyledi. Bush’un açıkladığı bir başka hedef ise Rusya’nın istikrarsızlığa sürüklemek istediği Gürcistan’ın NATO üyesi olması. NATO Genel Sekreteri Jaap De Hoop Scheffer ise, Afganistan’da Taliban’dan temizlenen bölgelerin yeniden inşasına hız verilmesi gerektiğini vurguladı. Eğer NATO liderleri bu hedeflerini yerine getirirse, ittifak, felaket tellallarını bir kez daha yalancı çıkartabilir."