Amerika’da son açıklanan verilere göre enflasyon yüzde 8,5’la son 40 yılın zirvesinde. Enflasyonun son dönemde sürekli artması Amerikalılar’ın da günlük yaşamlarını olumsuz etkiliyor. Amerikalılar yakıttan gıdaya kadar artan fiyatlara tepkili.
Your browser doesn’t support HTML5
Oakland’dan Jason Emerson, “Yakıt fiyatları malum yüksek, herkes bunu biliyor. İşe giderken her bir galon için bir dolar fazla demek. Paralı yollarda da geçen yıla göre artış bir dolar. Aldığım yumurtalardaki artış da bir dolar. Yani her şey en az bir dolar daha fazla, özellikle de çocuğunuz olduğunda daha zor” diyor.
Amerikalılar son dönemde rekor seviyedeki enflasyon karşısında tepkilerini bu şekilde dile getiriyor.
Çalışma Bakanlığı’nın açıkladığı verilere enflasyon Mart ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 8,5 yükseldi. Şubat’tan Mart’a artış yüzde 1,2 oldu.
Fiyat artışlarında tedarik zincirinde yaşanan sorunlar, artan tüketici talebi ve Rusya’nın Ukrayna işgaliyle küresel gıda ve enerji piyasalarındaki kötüleşme etkin olan faktörlerden.
Özellikle ülkenin en büyük ve en pahalı eyaletlerinden biri California’da yaşamak bugünlerde daha zor.
Emerson, “COVID ülkenin ve dünyanın ekonomisini kötü vurdu. Sonra Ukrayna’da devam eden savaş, bu da yakıt fiyatlarını arttırdı. Ve birçok şirket de insanlara burada yaşayabilmeleri için daha fazla para ödüyor. Kiram çok fazla. Sürekli yükseliyor. Büyük ihtimalle diğer binlerce kişi gibi bu eyaletten ayrılmak zorunda kalabilirim” diyor.
Amerika’da enflasyon 1981’den bu yana en yüksek seviyede. Mercedes Vargas’a göre de özellikle süt ve ekmek fiyatları oldukça artmış durumda.
Mercedes Vargas, “Süt ve ekmek bugünlerde çok pahalı. Yani bütçeyi toparlamak zor. Hesap yapmak zorundasınız. Ne kadar paranız var, gelecek ödemenize göre nasıl idare edebilirsiniz? Çok zor. Birçok insan görüyorum, çocukları var. Onlar için daha zor” ifadelerini kullanıyor.
Mary Heiman da California eyaletinin Alameda bölgesinde yaşıyor ve gıda dağıtımının yapıldığı gıda bankaları onun hayatında önemli bir yer tutuyor.
Heiman, “Her hafta gıda bankasına gelirim çünkü benim karşılayamayacağım taze sebzeleri ve ürünleri oluyor. Ayrıca her zaman ihtiyacım olan ton balığı ve pirinci de burada bulabiliyorum” diyor.
Gıda bankalarının önemi son dönemde daha da artmışa benziyor.
Heiman, “İnsanların yoksulların yaşamlarının buraya gelmeye dayandığını bilmelerine gerek olduğunu düşünüyorum. Her hafta buraya gelmeye ihtiyacımız var ve gıda bankası çok iyi hizmet sağlıyor” diyor.
Amerika’da yapılan bir ankete göre halkın yüzde 63’ü ekonominin kötü durumda olduğunu düşünüyor. Sadece yüzde 31’ine göre ekonomi iyi.
Başkan Joe Biden özellikle yakıt fiyatlarını düşürmek için son dönemde bazı adımlar attı ama bir başka ankete göre de Biden’ın enflasyonla mücadele politikasına destek verenlerin oranı da sadece yüzde 31.
Enflasyonla mücadelede görev daha çok Amerika Merkez Bankası FED’in omuzlarında. Ve bazı ekonomistler FED’in Mayıs ve Haziran aylarında yarımşar puan faiz artışına gidebileceğini belirtiyor.
Tabi bunun da diğer bazı riskleri beraberinde getireceği belirtiliyor özellikle son dönemde ülkenin bir ya da iki yıl içinde resesyona girebileceği yönünde söylemler artarken.