Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ABD Başkanı Donald Trump’ın Çarşamba günü yapacağı kritik görüşmeyi Galatasaray Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Faik Demir VOA Türkçe’ye yorumladı.
Demir, ikili görüşmede ekonomik ilişkiler dışında herhangi bir sonuç çıkmasının beklenilmemesi gerektiğini şu sözlerle aktardı:
“Sadece ekonomi anlamında kararlar alınabilir. Kimse ne Fethullah Gülen’le ilgili ne de Suriye politikasında pozitif adım atılmasını beklemesin. Her iki taraf da kendi iç kamuoyuna yönelik açıklamalarda bulunacak. Örneğin Türkiye’de en büyük tepki Trump’ın Erdoğan’a gönderdiği mektup krizi yüzünden oldu. Muhtemelen Erdoğan bu konuyu konuşacak. Trump da Türkiye ile ilgili bazı görüşlerini bu görüşmede dile getirmiş olacak. Nihayetinde her iki taraf da ciddi ortak ve dost olduklarını belirtir açıklamalarda bulunacaklar ve bu sorunları çözme iradelerinin olduğu yönünde açıklamada bulunacaklar.”
“İki lider de olumlu adım atmak istiyor”
Yaşanan sorunlardan her iki tarafın da çok gerildiğini ifade eden Demir, “Eğer bu zirve olmasaydı ipler daha da gerilecekti. O nedenle bu görüşmeyi, Türk-Amerikan ilişkilerinin kopmasını engelleyecek bir görüşme olarak görmek gerekiyor” dedi.
Şu anda Türk-Amerikan ilişkilerinin çok hassas bir zeminde olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Ali Faik Demir, iki ülkenin de birbirine olumsuz bakışı olduğunu söyledi. Demir, “Hem Trump’ın hem de Erdoğan’ın zirve öncesi açıklamalarına baktığımızda ise olumlu adımlar atmak istedikleri anlaşılıyor” diye konuştu.
Temsilciler Meclisi’nin aldığı Türkiye aleyhtarı kararlara Türkiye’nin tepki göstereceğini belirten Demir, hem Ermeni tasarısı kararına hem de yaptırım kararlarına Erdoğan’ın net bir şekilde tepki koyacağını düşündüğünü söyledi.
Görüşmede en önemli konu başlığının Suriye olacağını söyleyen Doç. Dr. Demir, PYD’nin eylemlerinin bölgede devam ediyor olması konusunda Türkiye’nin tepkisini koyacağını belirtti.
Demir, “Amerika’nın Türkiye’yi harcama lüksü olamadığı bir dönemdeyiz. Türkiye de Amerika ile olan ilişkisinden vazgeçmek istemiyor. İki tarafın da en azından bulundukları konumu koruma niyetinde olduklarını düşünüyorum” diye konuştu.