Halkların Demokratik Partisi (HDP) Amerika Temsilcisi Mehmet Yüksel, Parti Eş Başkanı Selahattin Demirtaş’ın Amerika ziyareti çerçevesinde Beyaz Saray ve Dışişleri Bakanlığı’nda görüşmeler yapacağını söyledi. Yüksel görüşmelerdeki amacın Amerika ile var olan iletişimi sürdürmek olduğunu kaydetti.
Barış ve çözüm olacaksa bunun Türkiye’nin kendi iç dinamikleriyle olacağını kaydeden Yüksel, “Eğer barış içinde yaşamak istiyorsak sorunları birlikte çözmemiz gerekir,” dedi.
Mehmet Yüksel bununla birlikte barış umudunun görünmediğini kaydetti, Türkiye’nin tamamen bir felakete doğru ilerlediği görüşünü savundu. Yüksel, “Kürt bölgelerinde sivil savaş var, yıkım var gidişat hiç iç açıcı olmayan bir noktaya gidiyor ve bunun tahribatını da kimse onaramaz” ifadelerini kullandı.
HDP Amerika Temsilcisi, 1990’larda yapılan hataların 10 kat fazlasının yapılmakta olduğunu ve bunun da çok daha büyük farklı sonuçlar çıkaracağını söyledi.
Yüksel, PKK’nın barış ve müzakerelere açığız açıklaması olduğunu, ancak hükümet ve Cumhurbaşkanı’nın savaştan başka bir yol görmediğini belirtti. “Çatışma nasıl yayılmasın ki” ifadesini kullanan Yüksel, siyasi olarak seçimden zaferle çıkmış bir toplumun siyasi iradesinin tanınmadığını da sözlerine ekledi.
Şehirlerin yerle bir edildiğini söyleyen Yüksel, yüzbinlerce kişinin göçmek zorunda kaldığını, bu yüzbinlerden onbinlerin dağa çıkacağını iddia etti. Mehmet Yüksel, “Sorunu anlamak değil, insanlara yalan söylemek durumu var” dedi. HDP Amerika Temsilcisi “Sen yüz bin kişiyi yerinden ettikten sonra bunun çok daha büyük felaketlerini de beklemek mecburiyetindesin” ifadesini kullandı.
Mehmet Yüksel, “Herşeyin sonunda bu işin barışla bitmesi gerekir, bizim, HDP’nin, çabası bu iş çok uzamadan çok daha fazla acılar yaşamadan bir noktada anlaşıp bu işin doğru biçimde çözümlenmesini sağlamaktır, birbirimizi daha fazla yıpratmadan, birbirimize var olan güvenimizi yaklaşımımızı yıpratmadan herkesin kendisi olabileceği bir ülke ve birlikte yaşam sağlamak için, ama bu böyle devam ettikçe çok daha zor duruma geliyor,” dedi.
Yüksel, ortak yaşam alanlarının yavaş yavaş kapanmaya başladığını da belirtti, bununla birlikte “umudumuzu yitirirsek çok daha büyük felaketlerle karşı karşıya kalabileceğimizi de unutmamız gerekir” ifadesini de kullandı.
