Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Avrupa Bölgesi Direktörü Hans Kluge, Türkiye'deki temasları kapsamında geldiği Kilis'te tıbbi malzemelerin Suriye'ye dağıtımını inceledi.
Dr. Kluge, Öncüpınar Gümrük Kapısı'ndan geçerek Suriye’ye giden yardım TIR'larını gözlemledi. İçerisinde gıda, hijyen ve tıbbi malzemelerin bulunduğu insani yardım TIR'larını kendisine eşlik eden Birleşmiş Milletler Suriye Krizi için Bölgesel İnsani Yardımlar Koordinatör Yardımcısı Mark Cutts ile birlikte inceleyen Dr. Kluge, burada basın mensuplarına açıklama yaptı.
Corona virüsü salgını süreci sonrası ilk resmi ziyaretini Türkiye’ye yaptığını belirten WHO Avrupa Bölgesi Direktörü Dr.Hans Kluge, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ile bir anlaşma imzaladıklarını hatırlatarak, “WHO Avrupa Ofisi ve Türkiye arasında büyük bir işbirliği başlatıyoruz. Türkiye’ye hem Dünya Sağlık Örgütü hem de Birleşmiş Milletler'in misyonuna, yetki alanlarına sahip çıktığı için teşekkür ediyorum’’ dedi.
“Kimseyi geride bırakmamak gibi bir misyonumuz var’’
WHO ve BM'nin kimseyi geride bırakmaması gerektiğine vurgu yapan Kluge, “Önceki gün İstanbul’da acil durum açısından çalışacak yeni bir ofis açılmasıyla ilgili olarak Sağlık Bakanı Sayın Fahrettin Koca ile bir anlaşma imzaladık. Bu da Türkiye’nin sahip olduğu acil durum ve afet potansiyelinin göstergesi. Aynı zamanda Türkiye’nin Avrupa bölgesinde sağlık açısından üstlenmekte olduğu rolün göstergesi. COVID-19 ile ilgili olarak bilim kurulunun toplantısına da katıldım. Hem benim kişisel olarak hem de Birleşmiş Milletler'in hiç kimsenin geride kalmamasıyla ilgili misyonu var. Buraya da özellikle onun için gelmek istedim. Bu mesajı desteklemek için Birleşmiş Milletler'den Sayın Mark da burada. Şu ana kadar gördüklerimden çok etkilendim. Bu anlamda Dünya Sağlık Örgütü ile Türkiye arasında büyük bir işbirliği olacağından emin olabilirsiniz’’ diye konuştu.
“Kapıların yardımlara kapalı olmasıyla ilgili endişeliyiz’’
Hans Kluge’ye eşlik eden Birleşmiş Milletler Suriye Krizi için Bölgesel İnsani Yardımlar Koordinatör Yardımcısı Mark Cutts ise, Güvenlik Konseyi’nin kapılardan geçen yardımlarla alakalı alacağı kararı değerlendirerek, şöyle konuştu: “Kapıların yardımlara kapalı olmasıyla ilgili endişeliyiz. Bildiğiniz gibi Güvenlik Konseyi bu konuyla ilgili bir karara varacak ama Birleşmiş Milletler İnsani Yardım tarafında çalışan bizler gerçekten de bu konuda çok ısrarcıyız. Bu iki sınır ötesi merkezin de açık kalmaya devam etmesinin savunuculuğunu yapıyoruz. Önceki gün İdlib bölgesinde doğrulanmış ilk COVID-19 vakasıyla karşılaştık. Bu nedenle insani yardım yapan sınır ötesi merkezlerin açık kalması lazım. Yapılan bu yardımı azaltmak için hiç uygun bir zaman değil. Aksine arttırılması gerektiğini düşünüyorum".