Erişilebilirlik

'Washington İmralı'yla Görüşmelere Olumlu Bakıyor'


'Washington İmralı'yla Görüşmelere Olumlu Bakıyor'
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:13:25 0:00
Başkan Barack Obama 21 Ocak’ta yemin ederek Beyaz Saray’daki ikinci dönemine resmen başlayacak. En çok sorulan sorulardan biri şu: Obama’nın yönetimdeki ikinci 4 yılında önemli dış politika konularında değişiklikler bekleniyor mu? Türkiye’yle ilişkilerde, önemli bölge politikaları konusunda, zaman zaman farklı görüşler olsa da Washington-Ankara hattında eşgüdüm sürecek mi? İşte bu soruların yanıtlarını Amerika’nın Sesi’nin Washington’dan yapılan canlı yayınına konuk olan Washington Enstitüsü Türkiye Programı Direktörü Soner Çağaptay'a yönelttik.

Amerika’nın Sesi’nden Selin Süer Ünlü’nün sorularını yanıtlayan Çağaptay, İmralı’yla yürütülen müzakerelere Washington’un bakışını şöyle özetledi: “Washington, Türkiye’ye PKK’yla mücadele konusunda şu ana kadar en fazla dış yardımı veren ülke. Örgütü, terör örgütleri listesine alan ilk ülke aynı zamanda. Bugüne dek gerek teknoloji gerekse silah transferiyle bu mücadeleye katkıda bulundu. ABD, belki bu açıdan, Türkiye bu meseleyi sonuçlandıramasa bile durumun Türkiye’ye karşı şiddet ve saldırı potansiyelini azaltacak bir süreç olarak görüyor bu müzakereleri”

Çağaptay’a göre Washington’un konuya ilgisinin bir başka boyutu daha var. O da Suriye: “Amerikan dış politikasının Ortadoğu’yla ilgili bir temel kaygısı var: Suriye. Özellikle Suriye’deki Kürt gruplarla Türkiye’nin arası pek sıcak değil. PKK pasifize edilirse Türkiye’nin Suriye’deki Kürt gruplarıyla daha iyi geçinme ihtimali ortaya çıkacağı için Washington buna pozitif bakıyor. Çünkü o zaman Türkiye’nin Suriye’deki muhalefet üzerindeki etkisi artacak. Bu nedenle her ne kadar açıkça ifade etmese de Washington sürece olumlu bakıyor.”

Peki PKK ile müzakerelere zemin hazırlayan etkenler neler oldu. Washington Enstitüsü Türkiye Programı Direktörü Soner Çağaptay, bunlardan birinin de Suriye’de yaşananlar olduğunu söylüyor: “PKK varlığı Suriye’de tasfiye edilebilir, pasifize edilebilirse oradaki Kürtler Esad sonrası Suriye’de kendilerine otonom bir bölge isteyecekler belki. Bunun altyapısını oluşturmuş durumdalar. Belki Türkiye buna hazırlık yapıyor. Çünkü Türkiye Esad sonrası Suriye’de merkezi hükümetin yönetiminin ülkenin her yerine hakim olmayacağı bir ülke olacak muhtemelen. Türkiye belki de bu durumun yaratabileceği sorunu şimdiden bertaraf etmek için müzakere sürecine girdi.”

Terör Türkiye İçin Küçük Bir Tehdit Halini Alabilir

Uzman, PKK’yla müzakerelerin olumlu bir yolda gittiğini; bu sürecin şimdiye kadar olmadığı biçimde olumlu yürüyeceğini düşünüyor. Çağaptay, PKK’nın gruplarının büyük oranda tasfiye edileceğini de tahmin ediyor. Ancak terör örgütleri içinde şiddet kullanarak siyasi davaya bağlı olan gruplar olduğunu hatırlatan uzman, bu grupların örgütten kopacağını ve PKK’nın içinden daha küçük bir başka örgüt çıkacağını öngörüyor. Ancak Çağaptay, yine de müzakereler sonunda can kayıpları ve maddi zararın azalacağını belirtiyor. Uzman, “Terör ortadan kalkmasa da küçük bir tehdit olacak” diyor.

Çağaptay’ın, Türkiye’nin Esad sonrası siyasi kaosu nasıl engelleyebileceği; Suriye konusunda ABD-Türkiye arasında ne gibi gerilimler olabileceği ve yeni dönemde İran’la yaşanabilecek sorunlara dair görüşlerini ve söyleşinin tamamını yukarıdaki videodan izleyebilirsiniz.
XS
SM
MD
LG