1 Kasım seçim sonuçlarını tartışmak üzere uzmanların katıldığı paneller Washington’da devam ediyor. Woodrow Wilson Merkezi’nde yapılan ve Merkezin Ortadoğu Programı Direktörü Henri Barkey’nin yönettiği panelde yine seçimin sürpriz sonuçları tartışıldı ve uzmanlar bundan sonra “Türkiye’yi neler bekliyor, Kürt sorunu, Suriye politikaları ve Türkiye-ABD ilişkileri nasıl olacak” gibi soruları yanıtladı.
Washington’daki Woodrow Wilson Merkezi’nin düzenlediği panelde konuşan Washington Enstitüsü Türkiye Araştırmaları Programı Direktörü Soner Çağaptay, 7 Haziran seçimlerinden 1 Kasım’a kadar geçen beş aylık süreyi ekonomik ve siyasi açıdan “felaket” olarak değerlendirdi. Uzman, AKP’nin seçim başarısının altında, bu “felaket” döneminin ardından partinin halka istikrar vaadinde bulunmasının yattığını söyledi. HDP lideri Selahattin Demirtaş’ın Ankara’daki patlamaların ardından hükümeti suçlamasının AKP’ye sağ-sol kutuplaşması yaratmak için olanak sağladığı şeklinde yorumlayan Çağaptay, bu kutuplaşmaya gidildiğinde “Türk siyasetinde sağ kanat her zaman kazanır,” değerlendirmesini yaptı ve AKP’nin neden seçimden birinci parti olarak çıktığını bu şekilde açıkladı.
Kampanya döneminin adil olmasa da seçimlerin özgür ve adil bir şekilde gerçekleştiğini söyleyen Çağaptay’a göre Türkiye’de kuvvetler ayrılığı ilkesinin denetimini sivil toplum sağlayacak. Türkiye’deki demokrasinin uzun ve köklü bir geleneği olduğuna dikkat çeken Çağaptay, Türkiye’nin bu açıdan Rusya’ya benzemediğini ve Erdoğan’ın da her seçimde kaybetme olasılığı olduğu için Putin olmadığını, olamayacağını da sözlerine ekledi. 2019 yılında AKP ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Türkiye’yi Atatürk’ten daha uzun süre yönetmiş olacağına da dikkat çeken uzman, “Erdoğan’ın Türkiye’de bırakacağı iz Atatürk’ün bıraktığı kadar kalıcı olacak,” dedi.
Suriye konusunda Amerika’nın PYD ve Türkiye ile ilişkileri dengelemeye çalışacağını belirten Çağaptay, Washington’un Suriye’deki Kürtlere silah yardımının Türkiye’deki üslere erişim olmazsa bir şey ifade etmeyeceğini bu yüzden de ne olursa olsun Amerika için üsleri kullanabilme yetisinin en önemli etken olduğunu söyledi. Avrupa’nın da Suriye ve mülteciler konusunda Türkiye’ye ihtiyacı olduğunu dile getiren Soner Çağaptay’a göre Almanya Başbakanı Angela Merkel’in seçim öncesi ziyareti, mülteciler konusunda anlaşmanın sağlanması için hesaplanmış bir adım.
“Medya üzerindeki baskılar hiçbir zaman bu kadar kötü olmamıştı”
Seçim sonuçlarını değerlendiren gazeteci Amberin Zaman, AKP’nin kazandığını ama yine de anayasayı değiştirebilecek kadar çoğunluğa sahip olunmadığı için Erdoğan’ın istediği sonucu alamadığını söyledi. Türkiye’de yaz aylarında artan çatışma ortamını AKP’nin MHP’den oy çalmak ve dindar Kürtleri yeniden kazanmak için avantajına çevirdiğini söyleyen Zaman, önemli olanın Erdoğan’ın bu grupların kendisine olan desteğini nasıl sürdüreceğinin olduğunu dile getirdi.
Kürt sorununun çözümünün önemine değinen Zaman, Erdoğan’ın çözüm aşamasını hep kendi başkanlık emelleri için kullandığını öne sürdü. Ankara’nın Suriye’deki YPG güçlerine karşı bir hamlede bulunursa, Kobani sürecinde olduğu gibi, Türkiye’de çatışmaların çıkabileceğini de belirtti.
“Gazeteci suikastları dışında, medyaya baskılar hiç bu kadar kötü olmamıştı,” diyen Amberin Zaman, Türkiye için askeri vesayetten kurtulmuş, daha demokratik bir gelecek hayal ederken, bu sürecin gerilemede olduğuna dikkat çekti.
“Türkiye’yi bir demokrasi olarak değerlendirmek zor”
Dış İlişkiler Konseyi Ortadoğu uzmanı Steven Cook değerlendirmelerini demokrasi üzerinde yoğunlaştırdı. Cook, Türkiye’deki devlet kurumlarının içinin boşaltıldığını, kuvvetler ayrılığı denetimini yapamayacak düzeye gelen kurumlar nedeniyle de “Artık Türkiye’yi bir demokrasi olarak değerlendirmenin zor olacağını” kaydetti.Medya baskınlarını da örnek vererek bu değerlendirmeyi yapan Cook, Türkiye’nin istikrardan çok “otoriter istikrarsızlığa” sürüklendiğini düşündüğünü belirtti. Pew araştıma kurumunun anket sonuçlarına değinerek, güvenlik sorunu ortamında ordunun yine halkın en çok saygı duyduğu kurum olduğunu dile getiren Steven Cook, ordunun geçmişte olduğu şekilde değil ama yeniden önemli siyasi bir aktör olabileceğine değindi.
Cook, Türkiye’nin PKK’ya olan saldırılarının IŞİD’e olan saldırılarından fazla olmasının şu an Amerikan yönetimini rahatsız etmediğini söyledi ve Soner Çağaptay’a katılarak Amerika için Türkiye’deki üsleri kullanmanın önemli olduğunu belirtti.
“Seçim AKP’nin referandumu oldu”
SETA Vakfı Washington Araştırma Direktörü Kılıç Buğra Kanat, AKP’nin 7 Haziran seçimlerinden sonra saha araştırmalarına ağırlık verdiğini ve buna göre gerekli stratejik değişiklikler yaparak seçimi kazandığını belirtti. Muhalefet partilerinin çoğunluk olmalarına rağmen Meclis Başkanı seçememelerini başarısızlık olarak değerlendirdi. “Selahattin Demirtaş HDP ile PKK arasına mesafe koymayı başarabilseydi, bu seçimden de yıldız olarak çıkardı,” diyen Kanat, Güneydoğu’da halkın bu yaz yaşananlardan sonra HDP tarafından söz verilenleri yerine getirebilecek güç olarak AKP’yi gördüğünü ve bölgede AKP’nin geçen seçime göre oylarını ortalama %10 oranında arttırdığını söyledi. Uzman, ayrıca muhalefet partilerinin hiçbir şey vadetmediğini, bu yüzden de seçimlerin AKP referandumu haline geldiği görüşünü de dile getirdi.