BM Uluslararası Atom Enerjisi Dairesi (IAEA) Başkanı Rafael Grossi, Ukrayna ve Rusya'nın IAEA tarafından Zaporijya nükleer santralının etrafında güvenli bölge oluşturulması önerisiyle ilgilendiklerini bildirdi.
Rusya ve Ukrayna Avrupa'nın en büyük nükleer santralının topçu atışı altında kalmasından birbirlerini sorumlu tutuyor. Santralın altı reaktörüne yakın binalarda hasar meydana gelmesi ve özellikle de reaktörlerdeki yakıt soğutmaya yarayan elektrik hatlarında kesinti olması, reaktörler kapalı olsa da olası bir nükleer felaket riskini beraberinde getiriyor.
Grossi, her iki tarafa da derhal ateşkes ve santralın etrafında daha resmi bir nükleer güvenlik bölgesi oluşturulması çağrısı yapmıştı.
Grossi, bir basın toplantısında Rusya ve Ukrayna arasında nükleer santralla ilgili görüşmelerin nasıl ilerlediği sorulduğunda, ''Anlaşmayla ilgilendiklerine dair sinyaller aldım'' dedi. Grossi, her iki tarafın da kendileriyle temas kurduğunu ve birçok soru sorduklarını kaydetti.
Grossi, konuşulan konular arasında bölgenin genişliği ve IAEA çalışanlarının üstleneceği rolün olduğunu belirtti. Şu anda iki IAEA çalışanı tesiste sürekli olarak bulunuyor ve IAEA temsilcilerinin buradaki kalıcı varlığı için zemin oluşturulmaya çalışılıyor.
Önerisinin yalnızca askeri teçhizatı veya personelin çekilmesini mi yoksa ateşkesi mi içerdiği sorulduğunda, Grossi, önerisinin ateşkesi kapsadığını söyledi.
Grossi anlaşmanın hiçbir askeri harekatın santralı ya da santralın normal işleyişini etkileyecek alanı hedef almayacağına dair söz verilmesini içerdiğini söyledi.
Rusya'nın yedi aylık savaşta en büyük yenilgilerinden birini almasının ardından Kremlin, bugün yaptığı açıklamada Rusya'nın askeri hedeflerine ulaşacağını belirtti. Kremlin Sözcüsü Dimitri Peskov, Ukrayna'nın ülkenin kuzeydoğusundaki karşı taarruzunun ardından Cumhurbaşkanı Vladimir Putin'in askeri liderliğine hala güvenip güvenmediği sorusuna doğrudan yanıt vermedi.
Peskov, ''Özel askeri operasyon devam ediyor ve başlangıçta koyduğumuz hedeflere ulaşmadan da sona ermeyecek'' dedi.
Rusya, Ukrayna işgalini ülkeyi Nazilerden ve silahlardan arındırmak için yapılan ''özel askeri operasyon'' olarak nitelendiriyor. Batı ülkeleri ve Rusya ise işgalin Rusya'nın yayılmacı hedeflerinden kaynaklandığı görüşünde.
Kısa bir süre sonra devlet televizyonunda ekonomi konulu bir toplantıya başkanlık ederken gösterilen Putin ise askeri yenilgiye atıfta bulunmadı. Putin, Rusya'nın batının yaptırımları karşısındaki dayanıklılığına dikkat çekti.
Ukrayna avantajlı konuma geçti
Aylarca süren çıkmazdan sonra savaşta avantajlı konuma geçen Ukrayna, sadece birkaç gün içinde 3 bin kilometrekareden daha fazla alanı yeniden ele geçirdiğini bildirdi. Ancak Rusya hala ülkenin yaklaşık beşte birinin kontrolunu elinde tutuyor.
Putin'in Ukrayna'daki karşı taarruz karşısında genel seferberlik ilan edip etmeyeceği sorulduğunda Peskov, soruyu Savunma Bakanlığı'na yönlendirdi. Bakanlık ise Reuters haber ajansının sorusunu yanıtlamadı.
Putin şimdiye kadar Rusya'nın son beş yıl içinde sayıları 2 milyon civarına ulaşan yedek askerini seferber etme yoluna başvurmadı.
Rusya'nın bunu yapması ''sınırlı bir askeri operasyon'' olarak aktardığı şeyin eski bir Sovyet Cumhuriyetine karşı topyekün savaşa dönüştüğünü ve savaşın Rusya için kötü gittiğini kabul etmek anlamına gelecek.
Ukrayna'nın Harkiv bölgesindeki hızlı toprak kazanımı, Moskova'nın geçen baharda Kiev'den çekilmek zorunda kalmasından bu yana karşılaştığı en büyük yenilgi anlamına geliyor.
Ukrayna'ın ilerlemesi, Rusya'nın, Ukrayna'nın doğusundaki güçlerini tedarik etmek için kullandığı hayati lojistik merkezlerinden kopardı.
Moskova'nın geri çekilme konusundaki kayıtsızlığı ise sosyal medyada bazı savaş yanlısı yorumcular ve Rus milliyetçileri arasında tepkiye neden oldu.
Rus güçleri art arda Ukrayna'da ele geçirdiği kasabaları terk ederken Putin Cumartesi günü, Moskova'nın 1147'nci kuruluş yıldönümü için Avrupa'nın en büyük dönmedolabının açılışını Kızıl Meydan'ı aydınlatan havai fişekler eşliğinde yaptı.
Rusya İzyum'dan ayrıldı
Ukrayna Genelkurmay Başkanlığı, son bir günde 20'den fazla kasaba ve köyün geri alındığını bildirdi. Rusya da Ukrayna'nın kuzeydoğusundaki önemli kalelerinden olan İzyum'dan ayrıldığını doğruladı.
Ukrayna'nın İzyum kentinde son 6 ayda çatışmalarda en az bin kişinin hayatını kaybettiği bildirildi. Kiev güçlerinin bölgedeki büyük tedarik merkezini ele geçirmesinin ardından açıklama yapan Ukraynalı yetkili gerçek rakamın bundan çok daha fazla olduğunu belirtti.
Belediye Meclisi üyesi Maksim Strelnikov, kentin altyapısının yüzde 80'inin merkezi ısıtma sistemi de dahil yerle bir olduğunu belirtti.
Strelnikov şu anda kentte yaklaşık 10 bin kişinin kaldığını, bunun da kent nüfusunun beşte biri olduğunu belirtti.
Harkiv'de çatışmalar sürüyor
Harkiv kentinde ise Ruslar'da kalan bölgelerin işgal yönetimi başkanı Vitali Gançev, Ukrayna güçlerinin cephe hattını kırdığını doğruladı. Sivillerin tamamının Ruslar'ın elindeki bölgelerden tahliye edilmesi talimatının veren Gançev, Rossiya 24 televizyonuna yaptığı açıklamada 5 bin sivilin Rusya'ya kaçtığını ancak sınırın şimdi kapalı olduğunu bildirdi.
Binlerce Rus askeri mevzilerinden ayrılırken geride büyük miktarda mühimmat ve ekipman bıraktı. Rusya Pazar günü elektrik santrallarına füze atarak Harkiv ve yakınlarındaki Poltava ile Sumi bölgelerinde elektriklerin kesilmesine neden oldu.
Ukrayna ise askeri ilerlemesi karşısında Rusya'nın ''sivil hedeflere yönelik misillemesi'' olarak değerlendirdiği bu eylemleri kınadı. Harkiv'deki Reuters muhabirleri bu sabah elektriklerin geri geldiğini ancak suların hala kesik olduğunu bildirdi. Bölge valisi elektrik arızasının yüzde 80 oranında onarıldığını bildirdi. Sivil altyapıyı kasıtlı olarak hedef aldığını reddeden Rusya ise konuyla ilgili yorum yapmadı.
Ukrayna'nın Mart ayında Rus güçlerini başkentten uzaklaştırmasından bu yana en hızlı ilerlemesi, altı aylık savaşın gidişatını değiştirdi ve Moskova'nın doğuda aylarca süren maliyetli çatışmalarda elde ettiği kazanımların bir kısmını birkaç gün içinde kaybetmesine neden oldu.
Rusya'nın özellikle Oskil'in doğusundan daha fazla geri çekilmesinin, Ukrayna güçlerini Rusya ve yerel vekillerinin 2014'ten beri elinde tuttuğu topraklara saldırabilecek konuma getirebileceği sanılıyor.