Erişilebilirlik

Ukrayna Savaşı Üzerinden Suriyeliler'e Nefret Söylemi


Ukrayna Savaşı Üzerinden Suriyeliler'e Nefret Söylemi
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:07:58 0:00

Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ile başlayan savaş 19’uncu gününde 2 milyonu aşkın insanın ülkesini terk ederek sığınmacı durumuna düştüğü tespit edilirken, Rusya ve Ukrayna arasında devam eden savaş Türkiye kamuoyunda gözleri 10 yıldır devam eden Suriye savaşının mağdurlarına çevirdi.

2011’de Suriye’de çıkan iç savaş sonrası ülkelerini terk ederek Türkiye’ye sığınan Suriyeli mülteciler, zaman zaman ırkçı ve fiziksel nefret söylemlerine maruz kalmaya devam ediyor. Ülkede yaşanan her türlü krizin nedeni olarak hedef gösterilen Suriyeli mülteciler bu kez ise Ukrayna-Rusya savaşı üzerinden bir nefret söylemi ile karşı karşıya kaldı.

Çoğunluğu sosyal medya üzerinden yürütülen nefret kampanyasında Rusya işgali karşısında silahlanarak savaşan Ukraynalı kadınların olduğunu, ancak Suriyeli erkeklerin savaşmak yerine kaçarak Türkiye’ye sığındıkları ifade edildi.

Konuya ilişkin VOA Türkçe ‘ye konuşan Suriyeliler, ülkelerinde yaşanan savaşın Ukrayna’daki savaştan farklı olduğunu ifade ederken, Gaziantep Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Dr. Mehmet Nuri Gültekin ise, “İnsanların savaşmama hakları vardır. Bir savaş başladı diye herkesin destek sunması, savaşa katılması elzem değildir. Kaldı ki Suriye’de savaşan erkekler de var, Suriye’de savaşan kadınlar da var’’ dedi.

Ukrayna’da işgal var, Suriye’de halkı bombalayan kendi yönetimi’’

Ala Muhammed
Ala Muhammed

Ukrayna’daki durumu ve Suriye’de yaşananları birbirinden tamamen farklı bir şekilde değerlendirmek gerektiğine dikkat çeken Âla Muhammed, Türkiye’de mültecilere karşı oluşan nefret söylemlerinin her geçen gün daha da kötüye gittiğine vurgu yaparak, “Suriyelilere karşı ırkçı hareketler artıyor ve artık dünyada yaşanan her olayı bize karşı tahrik edecek ölçüde kullanıyorlar. Ukrayna savaşı ile Suriye savaşı birbirinden tamamen farklı durumlar. Orada başka bir ülke gelip Ukrayna’yı işgal ediyor ama bizde kendi ülkemizin başkanı Rusya ve İran ile işbirliği yaparak kendi halkını bombalıyor. Ayrıca Suriye’de gençlerimiz ellerinden geldiğince savaştı, savaşmaya da devam ediyor. Bu savaşta 2 milyon kişi derinden etkilendi, ölenler ve sakat kalan insanlar oldu. İnsanların Suriyelilere karşı edindiği ve yaymaya çalıştığı bilgiler doğru değil. Savunmasız bir halk ordusu Rusya ve İran tarafından desteklenen bir yönetim karşısında daha ne yapabilir ki’’ diye konuştu.

Ülkemde kalsaydım ya amcamla, ya dayımla ya da kardeşimle savaşacaktım’’

Muhammed Zehsu
Muhammed Zehsu

Suriye’de 2013 yılında yaşanan bir bombalı saldırıdan ağır yaralı olarak kurtulduğunu ifade eden 46 yaşındaki Muhammed Zehsu ise, kendi ülkesinde bir iç savaş olduğunu eğer savaşmayı tercih etseydi kendi akrabalarıyla savaşmak zorunda kalacağını belirterek şu ifadeleri kullandı:

“İnsanlar bize neden Suriye’de savaşmadınız kaçtınız diyorlar. Suriye’deki ve Ukrayna’daki savaş aynı değil. Ukrayna’nın arkasında herkes var, biz Suriyeliler ise tekiz. Orada başka ülkeyle girilen bir savaş var. Ama bizde iç savaş vardı. Ben ne rejim tarafındaydım ne de muhaliflerin tarafında. Ülkemde kalsaydım ya amcamla savaşacaktım, ya dayımla ya kardeşimle. Ben Suriye’deyken kamyon şoförlüğü yapıyordum. Bir sefer sırasında gelen bir bomba aracıma isabet etti ve ben çok ağır yaraladım. Uzun süre hastanede kaldım ve birçok ameliyat geçirdim. Hastaneye düşmeden önce 118 kilo iken, çıkarken 60 kiloya düşmüştüm. Suriye her geçen gün yaşanmaz bir hal alıyordu ve ben rahatsızlığımdan dolayı çalışacak, para kazanacak durumda değildim. Orada kalsam ailemle birlikte belki de açlıktan ölecektik. 2013 yılında Türkiye’ye geldiğimde hiç param yoktu ve ölüm kalım arasındaydım. Bir süre sonra toparlandım iş buldum, şimdi otomotiv sektöründe çalışıyorum. Burada bana destek olan insanlara çok teşekkür ediyorum. Kendi ülkemi seviyorum, elbette ülkeme dönmek de istiyorum ama şu anda ülkeme dönersem yapabileceğim hiçbir iş yok. İnsanlar bize ön yargı ile yaklaşmasınlar. Elbette her insan aynı değildir. Aramızda olumsuz davranışlarda bulunan Suriyeliler de olabilir ama bu durumu bütün Suriyelilere bağlamak haksızlık olur. Her milletin içinde iyisi de vardır, kötüsü de.’’

İnsanların savaşmama hakları vardır’’

Gaziantep Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Başkanı Dr. Mehmet Nuri Gültekin
Gaziantep Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Başkanı Dr. Mehmet Nuri Gültekin

‘Suriyeliler savaştan kaçtı ama Ukraynalılar savaşıyor’ söylemini ‘vicdansızca ve ahlaki değerlerden yoksun’ olarak değerlendiren Gaziantep Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Dr. Mehmet Nuri Gültekin ise VOA Türkçe ’ye yaptığı açıklamada iki savaşın birbirinden farklı olduğuna dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:

“Dünyadaki bütün savaşlar aynı niteliklere sahip değil. Sonuçta savaş ama savaşı başlatan, savaşı sürdüren, savaşın gerçekleştiği coğrafya anlamında çok farklılıklar var. Kamuoyunda da gördüğümüz üzere pek çok insan iki farklı savaşa aynı gözle, aynı destekle ya da aynı nefretle yaklaşıyor. Bu doğru bir yaklaşım değildir. Suriye’deki sahayla Ukrayna’daki saha hem sonuçlar hem de oradaki beşeri coğrafya anlamında çok farklıdır. Dolayısıyla böyle savaşla ilgili konuşurken, ‘Suriyeliler savaştan kaçtı ama Ukraynalılar savaşıyor’ söylemi pek gerçeği yansıtmıyor. Kamuoyunda ya da sosyal medyada görünür olan insanların ciddi anlamda bir nefret söylemine sahip olduklarını görüyoruz. Suriye için, Ukrayna için, Myanmar için, Bosna ya da Irak için dünyanın savaş olan herhangi bir yerinde net bir şekilde anlaşılması gereken durum şudur; İnsanların savaşmama hakları vardır. Bir savaş başladı diye herkesin destek sunması, savaşa katılması elzem değildir. Politik bir talep olsa bile insanların var olma hakkı anlamında savaşamama gibi bir tercih hakkı var. Herhangi bir yerde savaş çıktığı zaman insanların ilk önce ailelerini ve kendi canlarını düşünmeleri gayet insanı bir durumdur. Dolayısıyla burada ‘neden savaşmadılar, kaçtılar’ şeklindeki söylemler gerçekten vicdansızca ve ahlaki değerlerden yoksun söylemlerdir.’’

Suriye’de savaşan kadınlar da vardı’’

Savaş durumlarında kamuoyunda genelde kadın ve çocuklar üzerinden propaganda yapılığını vurgulayan Dr. Gültekin, Suriye savaşı ile ilgili eksik ve yanlış bilgilerin dolaşıma sokulduğuna dikkat çekerek, “Maalesef Ukraynalılara farklı bakan gözler Suriyelilere çok daha farklı bakabiliyor. ‘Ukraynalılar savaşıyor, Suriyeliler neden savaşmadı’ söylemi doğru da değildir. Çünkü Suriye’de savaşanlar da var. Savaş dönemlerinde özellikle kadınlar ve çocuklar üzerinde çok ciddi propagandalar yapılır, bir ideolojik söylem geliştirilir. Suriye’de savaşan kadınlar vardı, halen de var. İnsanların başlatmadıkları ya da sebep olmadıkları bir savaşın ortasında kendilerini bulduklarında nasıl davranacakları konusunda yorum yaparken, ancak onların koşullarında düşünerek karar vermek gerekiyor’’ şeklinde konuştu.

“İnsanlar neden savaşsın, bu kimin savaşı?’’

İnsanların kriz anlarında toplumdaki en zayıf halkaya yöneldiklerini belirten Dr. Gültekin sözlerinin devamında şu ifadelere yer verdi:

“Savaş durumunda insanlar elbette kendilerini, ülkelerini, coğrafyalarını savunurlar ama bu savaşın kim tarafından başlatıldığı ve ne adına savaşıldığı da çok önemlidir. Dolayısıyla sosyal medyada vicdansız ve ahlaki değerlerden yoksun bir şekilde yapılan yorumlar bir tarafa itilerek sağlıklı bir şekilde düşünülmesi gerekiyor. Türkiye’de Ukraynalılar üzerinden Suriyelilere yönelen söylemin aslında, gündelik hayatta milyonlarca Suriyeli sığınmacı arkadaşımızın, dostumuzun ve komşumuzun olmasının yanı sıra gündelik hayatta daha çok yoksulların çarşıda pazarda var olmasından kaynaklanıyor. Ayrıca toplumsal ve iktisadi bir kriz döneminde insanlar en zayıf olana yönelirler. Türkiye’de de bu var aslında. Bu yaşanan bütün krizlerin müsebbibi olarak genelde mülteciler ya da sığınmacılar gösterilir. Burada kurban Suriyeliler daha önce de başkalarıydı. Bu sokakta karşılaştığımız insanlar bir sebep değil sonuç.’’

XS
SM
MD
LG