İki NATO müttefiki Türkiye ile Amerika’nın Suriye krizine yaklaşımının son dönemde ciddi şekilde farklılık gösterdiği sır değil. Türkiye’nin YPG ve PYD’yi PKK gibi terörist örgütler nitelemesi Washington’da kabul görmüyor.
Türkiye bunu son dönemde İstanbul’u ziyaret eden Başkan Yardımcısı Joe Biden’a anlatmakla yetinmedi, son iki günde hem Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu mevkidaşı John Kerry’e, hem de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Başkan Barack Obama’ya anlattı. Ancak ABD, PYD ve YPG’yi Suriye sahasında müttefiki olarak görmeyi sürdürüyor.
İbrahim Kalın: ‘ABD, Suriye’de fotoğrafın tamamını göremiyor’
Bugün Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri İbrahim Kalın, NTV canlı yayınında Türkiye’nin endişelerini bir kez daha anımsattı. Kalın’a göre, Washington yönetiminin Suriye politikasında aşmakta tereddüt ettiği bazı çıkmazları var.
“Fakat Amerikan yönetiminin şöyle bir çıkmazı var. Şimdi DAİŞ ile mücadeleyi siz YPG'yi desteklemek üzerine inşa ettiğinizde bu kadar daralttığınız zaman fotoğrafın bütününü kaybediyorsunuz. Şu anda DAİŞ'e karşı mücadele devam ediyor, Esed rejimiyle mücadele devam ediyor. Bütün bunların üzerine bir de Rusya'nın büyük bir askeri yığınağı var o bölgede. Bütün bunlar arasındaki ilişkileri, bağlantıları göz ardı edip sadece 'Ben YPG'ye silah göndereyim, onlar da şunu, bunu yapsın' dediğiniz zaman burada stratejik fotoğrafın tamamını görememiş olursunuz.”
'Türkiye kara harekatı için uluslararası koalisyonun kararını bekliyor'
İbrahim Kalın, “Türkiye, Suriye’ye kara harekatı düzenleyecek mi?” sorusuna net bir yanıt verdi.
"Biz bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra uluslararası koalisyonla beraber hareket etme konusunda kararlıyız. Koalisyonun ortaya koyacağı bir eylem planı olursa bununla ilgili değerlendirilir. Ama orada biz kendi ulusal çıkarlarımızı önceleyerek bunun kararını veririz. Şu anda çok somutlaşmış, yarın hemen böyle bir operasyon hayata geçirilecek, böyle bir şey henüz söz konusu değil. Önce Münih Anlaşması çerçevesinde çatışmaların durdurulması lazım. O tabloyu net bir şekilde gördükten sonra diğer alternatifler üzerinde net şekilde konuşabiliriz."
Çavuşoğlu: ‘Bazı dostlarımız son günlerde YPG konusunda gerçekleri görmeye başladı’
Terörün Türkiye’yi sindiremeyeceğini söyleyen Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da dünyadan da terörle mücadele konusunda samimiyet bekliyor. MÜSİD’ın düzenlediği "Dış Politikada Neler Oluyor?" programında konuşan Dışişleri Bakanı’na göre, Avrupa Birliği ülkeleri terör konusunda çifte standart içinde.
“Terörün iyisi, kötüsü olamaz. Terörün seküleri, laiki veya radikali olmaz. Terörün bölgesi olmaz. Terörün kimi hedef aldığına bakılmaz. Son günlerde bazı dostlarımız da özellikle YPG konusunda gerçekleri görmeye başladılar. Bize farklı söylüyorlar, başka yerde farklı söylüyorlar. Türkiye'nin başından sonra Suriye ve terör konusunda tutumu aynıdır. Ortaya koyduğumuz görüşlerimizin hiçbirisinde sapma olmadı. 5 sene önce ne öngördüysek o ortaya çıktı."
Erdoğan: ‘Suriye’deki YPG hedeflerine yönelik topçu ateşi Türkiye’nin meşru müdafaa hakkı’
Türkiye’nin en büyük sıkıntılarından biri, şüphesiz ABD’den sürekli gelen “topçu ateşine son verin” açıklaması. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün İstanbul Çırağan Sarayı’nda yaptığı konuşmada Suriye’ye yönelik topçu atışının meşru müdafaa olduğunun altını çizdi.
"Türkiye kendisine yönelik her tehdide ve saldırıya karşı cevabını katbekat fazlasıyla veriyor, vermeye de devam edecektir. Geldiğimiz yer artık bir meşru müdafaa durumudur. Hiç kimse Türkiye'nin kendisine yönelik terör eylemleri karşısında meşru müdafaa hakkını sınırlayamaz, bunu kullanmasına da engel olamaz. Bu durum, Türkiye'nin egemenlik haklarına sahip çıkma iradesiyle ilgili bir durumdur. Ülkemizin bu hakkını engellemeye yönelik tavırları, kimden gelirse gelsin doğrudan Türkiye'nin varlığına yönelik bir girişim olarak kabul ediyoruz."
Türkiye’nin angajman kurallarını kullanmaktan asla vazgeçmeyeceğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Birileri ısrarla ülkemizi terörle, terör eylemleriyle, güvenlik sorunlarıyla eş tutmaya, böyle bir algının içine yerleştirmeye çalışıyor. Ülkemizde bu tür sorunlar yok mu? Elbette var ama Batı ülkelerindeki metropoller başta olmak üzere dünyanın her yerinde benzeri sorunlar var. Bu konular gündeme geldiğinde diğerlerini görmezden gelip Türkiye'yi odağa yerleştirmek kesinlikle objektif değildir, doğru değildir” dedi.
Kılıçdaroğlu’na göre ‘Türkiye Suriyelileşiyor’
Meclis’te grubu bulunan muhalefet partileri ise hükümetin Türkiye’yi bataklığa sürüklediğinden emin. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin İstanbul’da düzenlediği toplantıda Türkiye’nin önünde vahim tablo olduğunu ifade etti.
Kılıçdaroğlu, “Bugün yönetenler Türkiye'nin yakın tarihini de bilmiyorlar. Mustafa Kemal Atatürk'ün, İsmet İnönü'nün birer Osmanlı paşası olarak Ortadoğu'da cephelerde neler yaptıklarını emin olun bilmiyorlar. Filistin'de, Yemen'de, Suriye'de hangi olaylar ve sorunlarla karşı karşıya geldiklerini açıp okumuyorlar. Suriye bir dönemin Afganistanına dönüştü. Afganistan'ın etkisi olarak Pakistan ortaya çıktı. Bütün terör örgütlerinin yuvası Pakistan olmaya başladı. Biz uyardık; eğer siz Türkiye'yi Pakistan haline getirmek istemiyorsanız Suriye'yi Afganistan haline getirmeyeceksiniz. Suriye hepimizin gözleri önünde Afganistan'a dönüştü. Bütün cihatçı gruplar hepsi orada” dedi.
Demirtaş: ‘AKP IŞİD’in siyasi uzantısıdır’
Atina’da PYD ile görüştüğü için partisi terör destekçisi olarak nitelenen HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, PYD’nin Süleyman Şah türbesinin Türkiye sınırındaki bir bölgeye taşınmasında önemli bir rol oynadığına dikkat çekiyor.
Demirtaş, “Dedemiz, ceddimiz dediğiniz Süleyman Şah Türbesi nerede? PYD'nin kontrolüyle, PYD'nin YPG'nin desteğiyle o türbeyi taşımadınız mı? Bugün 'terörist' dediğiniz PYD defalarca Ankara'da sizlerle resmi görüşme yapmadı mı? Daha geçen yıla kadar Salih Müslim, Ankara'da dışişleri yetkilileriyle defalarca görüşme yapmadı mı? 'Bütün çözüm ortaklaşmalarını nasıl yapabilirim?' diye Müslim ve PYD Türkiye'ye geldi başka yere değil. Türkiye'ye karşı tek bir mermi atmış değil. Bu ülkede yüzlerce kişiyi katleden IŞİD'i öfkeli, neredeyse çocuklar olarak görüyorlar. İşte terörist anlayış budur. Terör yardakçılığı, terör destekçiliği budur. Ve, AKP artık IŞİD'in siyasi uzantısıdır" dedi.