Türkiye, Suriye’nin kuzeyindeki Menbiç kentindeki YPG/PYD güçlerinin çekilmesi için Amerika nezdinde talebindeki ısrarını yinelerken Suriye’deki Amerikan güçlerinin ülkenin kuzeyinde gözlem noktaları oluşturmasını da benimsemiyor.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun “ABD'ye, ‘Neden taciz atışlarını engellemiyorsunuz’ dedik. Biz sınırımızın öbür tarafında var olan tehdidi engellemek için her şeyi yaparız. Münbiç yol haritası Fırat'ın doğusunda da uygulanmalı. YPG'nin buradan çekilmesi lazım. Artık bu sarkmanın olmaması gerekiyor. Yıl sonuna kadar bu işin artık tamamlanmalı” açıklamasından sonra Cumartesi günü de Ankara’da açıklamalarda bulunan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, ABD askeri güçlerinin Türkiye’nin Suriye sınırına 12 gözlem noktası kurma çalışmalarını eleştirdi.
Akar, “Kanada'da General Dunford ve diğer ABD'li muhataplarımız ile yaptığımız görüşmeler sırasında ABD'nin Suriye sınırına kurmayı planladığı gözlem noktaları hususu da gündeme geldi. ABD askerleri tarafından Suriye sınırına kurulacak gözlem noktalarının ülkemizdeki algıyı son derece olumsuz etkileyeceğini, burada, ‘ABD askerleri bir şekilde terörist YPG'lileri koruyor, onları perdeliyor’ şeklinde bir algıya sebep olabileceğini görüşmelerimiz sırasında dile getirildi” dedi.
Hem sivil hem askeri yetkililere Türkiye’nin rahatsızlığının tekrar tekrar ifade edildiğini vurgulayan Milli Savunma Bakanı, her ne kadar Türk Silahlı Kuvvetleri ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti sınırlarının ötesinden gelebilecek her türlü risk ve tehdide karşı gerekli tedbirleri almayı haiz olsa da Türkiye’nin ABD'li müttefiklerinden PKK'dan hiçbir farkı olmayan YPG'lilerle ilişkisini kesmesini beklediğini yineledi.
Dilek: “ABD’nin oyalama taktiği sonuç vermiş, Türkiye’yi razı etmiş görünüyor”
21. Yüzyıl Enstitüsü Başkanı Cahit Armağan Dilek, bu açıklamaların Türkiye’nin YPG/PYD ile ilgili tehdit algısı niteliğinin değişmesi olarak yorumluyor.
Amerika’nın Sesi’ne değerlendirmelerde bulunan Dilek, “Savunma ve dışişleri bakanlarının açıklamalarına bakılırsa ABD, oyalama taktiği sonuç vermiş ve Türkiye’yi istediği bir noktaya razı etmiş görünüyor. Anlaşılan orada oluşturulmaya çalışılan özerk yapı değil de sınırdan yapılacak saldırılar risk ve tehdit olarak algılanmaya başlanıyor. Zira bu açıklamalar oldukça yumuşak. Bana gelen bilgilere göre, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri askerleri Suriye’nin kuzeyinde hatta Menbiç’teler. Bundan sonra ABD askerleri Fırat’ın doğusunda YPG yerine -ağırlıklı olarak YPG’lilerden oluşan- SGD askerleri ile devriye yapacak. PKK kökeni bilinen YPG’li komutanları Menbiç’ten uzaklaştırılmasını sağlayarak Türkiye’ye ‘bak YPG’liler çıktı’ denecek ama yerine gelenler de yine PKK’lılar olacak. Ama SGD arması nedeniyle ‘bunlar senin de istediğin gibi Arap’ denilecek” dedi.
“ABD, Türkiye’ye karşı Suriye’nin yeniden inşasında”
Türkiye’nin Fırat’ın doğusuna operasyon söyleminden uzaklaştığını söyleyen Dilek’e göre, ABD Türkiye’ye Irak’ın kuzeyindeki Kürt yönetimini göstererek Ankara’yı Suriye’de özerk Kürt yapısına ikna etmeye çalışıyor:
“Biliyorsunuz Türkiye daha 2004, 2005 yıllarında hatta açılım sürecine kadar Irak’ın kuzeyindeki yapıyla kanlı bıçaklıydı. Şimdi Amerikalılar, devlet yetkililerine muhtemelen ‘bakın şimdi ticaret yapıyorsunuz, orada da aynısı olur’ diyor olmalılar. Büyük Kürdistan hedefinden vazgeçildi, ikinci Kürdistan politikası güdülüyor. İlki Irak’ta şimdi Suriye’de. Burada ayrıca Suriye’nin yeniden inşasında Türkiye’ye rol verme konusu da gündeme getiriliyor olmalı. Suriye’nin inşası için 300 milyar dolar harcanacağı söyleniyor. Bunu da koz olarak kullanıyor olmaları muhtemel.”