Güney Florida'nın Naples kentinde yüksek teknoloji otomasyon sistemleri üzerinde çalışan bir şirket kuran Onur Haytaç, 2009 ve 2010'da Ticaret Odası'nın "En iyi Şirketler" listesine girmeyi başardı. 32 yaşında olan Haytaç, kurduğu şirketle, Güney Florida’nın en iyi teknoloji şirketleri arasına girmekle kalmadı, Amerika'nın hemen hemen her yanında müşteriler edinerek, yazılım ve donanımlarını bir marka haline getirmeyi başardı. Amerika’nın Sesi’nden Özge Övün, Haytaç ile Amerika’ya geliş öyküsünü ve şirketinin başarısını konuştu.
Benseron, son iki yıldır Amerikan Ticaret Odası tarafından Güney Florida Bölgesinin en iyi teknoloji şirketi seçiliyor. Onur Haytaç’ın yaklaşık 4 yıl önce kurduğu şirket, restoran ve bar işletmesi konusunda uzmanlaşmış durumda. Restoran otomasyonuyla ilgili donanım ve yazılım hizmeti veren şirket, güvenlik kameraları, kiosklar ve dijital telefon sistemleri kuruyor. Onur Haytaç Amerika’ya geliş öyküsünü ve Benseron’un kuruluşunu şöyle anlatıyor: “Tabi kolay olmadı, ilk geldiğim zamanlar eğitim sisteminin farklılığından dolayı 2 yılda bitmesi gereken yüksek lisans 4 yılımı aldı. Bu arada da iş bakmıştım ve 3 ay içerisinde bir iş buldum. Bilgisayar üzerine teknisyelik bazında bir işti. Orada çalışmaya başladım ve 3 yıl çalıştıktan sonra okul bitmeye yakın iki tane seçeneğim vardı. Ya Türkiye'ye dönecektim ya da burada birşeyler yapmaya çalışacaktım. En son kaybedecek bir şeyim yok dedim ve şirketi kurdum. Ancak biraz farklılaştırmak istedim. Amerika’da IT 2000 yılından sonra o kadar yaygınlaşmaya başladı ki ben biraz daha özel bir işe girmek istedim. O da restoran bilgisayar sistemleri oldu. Çünkü Amerika'da gerçekten potansiyeli çok geniş olan bir iş alanı. Her gün binlerce restoran açılıyor. Yani o kadar büyük bir sektör. O yüzden ben de öyle bir şey yapmaya karar verdim. Bu arada bu işlere atıldıktan iki yıl sonra restoran aldım. İşi daha iyi öğrenmek ve yaptığımız yazılımı daha da güzelleştirebilmek için o işe de girdim. Şu an bütün Amerika'ya mal veriyoruz ve müşteri hizmetleri olarak ilk sıralardayız.”
Benseron’da 15 kişi çalışıyor. Ancak şirketin Amerika çapında çok sayıda müşterisi var. Pazarlama ve satış sonrası hizmetteki başarısı, Benseron’u kısa sürede rakiplerinin önüne geçirmiş. Haytaç’a göre, bu hızlı yükselişin bir nedeni de kaliteli ürünleri uygun fiyata satmaları. Haytaç, “Asya'da fabrikalarımız var. Onlarla kontrat bazında çalışıyoruz. Manufacturing dediğimiz, kontrat üzerine bizim ürünlerimizi üreten Kore'de Tayvan'da fabrikalarımız var. Zaten biraz da iş öyle büyüdü. Çünkü malı alırken çok uygun fiyatlarda aldığımız ve kendi fiyatımız da çok uygun olduğu için burada gerçekten çok hızlı şekilde piyasaya girebildik,” diyor.
Kocaeli’nde lise, İzmir’de üniversite eğitimi gören Onur Haytaç, 2000 yılında Amerika’ya gelmiş. Florida’ya yüksek lisans programına başlayan Haytaç, o dönemin oldukça zor geçtiğini söylüyor. Yine de birçok kişinin hedeflediği “Amerikan Rüyası”nı gerçekleştiren genç girişimci, Amerika’nın iş fırsatları yaratma ve şirket kurma konusundaki avantajlarını şöyle sıralıyor: “Amerika'nın diğer ülkelerden farklı olan bir şeyi var, o da kredi sistemi. Kredi sisteminin cok sağlam olması ve insanların o krediyi elde edebilme özellikleri veya şanslarının bulunması, iş kurarken gerçekten çok faydalı oluyor. Ama tabi yaptığınız işin kalitesi ve o işi ne kadar bildiğiniz dünyanın her yerinde geçerli. Yani dünyanın başka yerlerinde de olsanız bu işi bilmiyorsanız yine pek bir şey olacağını sanmıyorum.”
Onur Haytaç Türkiye’yle bağlarını koparmış değil. Ailesi Türkiye’de yaşayan Haytaç, en büyük rüyasının, global düşünen ve sınır tanımayan her girişimci gibi, dünyanın istediği yerinde iş yapabilme şansını elde etmek olduğunu söylüyor. Haytaç’a, yakın gelecekte Türkiye’ye dönme gibi bir düşüncesi olup olmadığını da sorduk. Yanıtı ise şöyle oldu: “Şu an yok tabi. Ama ileride olabilir, neden olmasın. Artik ben Türkiye, Amerika, Almanya farketmiyor, yerel değil global olmak düşüncesi içerisindeyim. İstediğim zaman istediğim heryere gidip orada kalabilme özgürlüğüne sahip olduğumu biliyorum. Ve herkesin de öyle olması gerektiğini düşünüyorum. Cünkü global olduğunuz zaman gerçekten çok değişik kapılar açılıyor önünüze. Düşünce tarzınız değişik oluyor. Gittiğiniz her topluma ayak uydurabilme, onların size ayak uydurabilmesi mükemmel bir duygu.”
Onur Haytaç, eğitimi ne olursa olsun, içinde girişimcilik ruhunu hisseden herkesin başarılı olabileceğine inanıyor, başarının anahtarının “disiplin ve azim” olduğunu söylüyor. Haytaç şöyle konuşuyor: "Şimdiye kadar hiç kendi işimde çalışmayı düşünmemiştim. Öyle bir niyetim de yoktu. Ama insan işin içine girince kendinin ne tür yetenekleri olduğunu sonradan öğreniyor ve farkında bile olmadan onları yapıyorsunuz. Şöyle arkaya dönüp baktığınız zaman 'Ben mi yaptım bunları?' diyebiliyorsunuz. Eğer gerçekten bir insan bir şeyi isterse kesinlikle yapar. Ben ona inanıyorum. Sadece disiplin ve biraz hırs gerekiyor. Onun dışında tabi şanslı da olmak gerekiyor."
Onur Haytaç’ın şirketi Benseron’un web sitesinden ürünler ve hizmetler hakkında bilgi almak ve kısa sürede elde ettiği başarıya yakından tanıklık etmek mümkün.
