Daha önce uçuş yasaklarını 17 Mayıs’ta kaldıracağını açıklayan İngiltere’nin bu tarihi belirsiz bir zamana ertelemesi, Almanya’nın bütün Türkiye’yi yeniden riskli ülkeler arasına alması ve son olarak da Rusya’nın 1 Haziran’a kadar Türkiye’ye haftada sadece iki uçak seferi yapılacağını açıklaması, Türkiye’nin turizm sezonuna ilişkin beklentilerini büyük bir belirsizliğe sürükledi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre turizm gelirleri 2020 yılında bir önceki yıla kıyasla yüzde 65 azalarak 12,1 milyar dolara gerileyen Türkiye, şimdi bu 2020 seviyesine bile ulaşamama riskiyle karşı karşıya.
VOA Türkçe’ye konuşan Çeşme Turistik Otelciler Birliği (ÇEŞTOB) Başkanı Yakup Demir, “Rusya pazarının 1 Haziran’a kadar charter’lara kapanması, Türkiye turizmi için çok büyük bir darbe oldu” dedi. Turizm sektörünün şimdiye kadar Körfez krizi, Rahip (Andrew) Brunson krizi, Rus uçağının düşürülmesi gibi birçok krizi atlattığını hatırlatan Demir, sektörün durumunu “35 yıldır bu meslekte hizmet veriyorum, turizmde bu kadar kara bir tablo görmedik, yaşamadık” sözleriyle anlattı.
“Ümitlerimiz yıkıldı”
İngiltere’den yılda üç milyon turist geldiğini hatırlatan Demir, şimdi bu pazarın da belirsizlik içinde olduğunu vurguladı. Demir, Almanya’nın seyahat yasaklarını yıl sonuna kadar uzatmayı tartıştığını belirterek, Orta Avrupa ülkelerinin de Almanya ve İngiltere’ye bakarak tutum belirlediğini ifade etti.
ÇEŞTOB Başkanı, “Rusya da böyle olunca Türkiye’nin hiçbir tutacak dalı kalmadı turizmde. Bütün hepsi koptu. Nasıl aşılacak, ne yapılacak. Şahsen ben bu konuda herhangi bir cevap veremeyeceğim. Buna, bakanımız da dahil hiç kimse de cevap veremiyor. Bekleyip göreceğiz. Ama ümitlerimiz yıkıldı” dedi.
Corona virüsü salgını öncesinde Rusya’dan yılda yedi milyon turist geldiğini hatırlatan Demir, 2020 yılında bu sayının bir milyona düştüğünü, bu yılki beklentinin ise beş milyon turist olduğunu söyledi. Rusya’dan charter seferlerinin 1 Haziran’a kadar askıya alınmasıyla tam bir belirsizlik yaşandığını söyleyen Demir, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sezon 1 Haziran’da açılacak deniyor. Ama burada da bir belirsizlik var. Bu sisli ve dumanlı havanın arkasında herhangi bir ışık görünmüyor. Yani baktığımızda oturup ağlayasımız geliyor veyahut nasıl kurtuluruz diye dua etmekten başka çaremiz şu anda yok görünüyor.”
Demir, turizm sektörünün tarımdan mobilyaya, inşattan ulaşıma kadar 50 farklı sektörün lokomotifi olduğunu kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü: “2020 yılında otellerimizin neredeyse yüzde 70’i kapalıydı. Şu anda yüzde 99’u açılmak için çaba sarf ediyor. Önemli açılış kredileri aldılar. Bu krediler bankalara döner mi, nasıl döner? Dolaylı veya direkt olarak turizme hizmet veren yaklaşık altı milyon personel var. Eğer oteller açılmazsa bu personel ne yapacak? Nasıl geçinecek?”
“Rusya’nın böyle bir karar alacağını düşünmüyorduk”
Fethiye Otelciler Birliği (FETOB) Başkanı Bülent Uysal da Fethiye’ye en fazla İngiliz turistlerin geldiğini belirterek, bölgedeki durumu şöyle anlattı: “İngiltere, pandemiden dolayı aralarında Türkiye’nin de olduğu birçok ülkeye uçuş yasağı getirdi. Tur operatörleri 23-24 Haziran’a kadar charter seferlerini iptal etti. O yüzden 23-24 Haziran’dan önce İngiltere pazarı bölgemizde gözükmüyor. Ardından Rusya haftada sadece İstanbul üzerinden iki uçakla hava yolculuğunu devam ettirme kararı aldı. Antalya, Dalaman ve diğer bölgelere olan charter seferleri iptal edildi. Bu, hiç beklemediğimiz bir karardı. Bölgede birçok otel Rus ve Ukraynalı misafirlerimize güvenerek tesislerini açmıştı. Ukrayna’dan charter seferleri devam ediyor. Ama Rusya’nın böyle bir karar alacağını düşünmüyorduk.”
Uysal, Türkiye’deki Corona vakalarının 1 Haziran’a kadar makul sayılara düşürülmesi durumunda turizm sektörünün bu yıl iyi bir performans gösterebileceği düşüncesinde: “Vaka sayılarını düşürebilirsek geçen seneden daha iyi sayıları elde edebiliriz. Geçen sene 13, 14 milyon misafir ağırladığımızı düşünüyoruz Türkiye’de. Vaka sayılarının düşmesi kaydıyla bunu 20 milyonun üzerine çıkarabiliriz.”
Tur operatörlerinden sezonu uzatma talebi
Bölgede turizm sezonunun normalde Ekim sonuna kadar sürdüğünü söyleyen Uysal, bu sene yabancı tur operatörlerinde sezonu uzatma talepleri geldiğini vurguladı: “Acentelerin bizden sezonu uzatmak üzerine bir talepleri var. Vaka sayılarımızı düşürebilirsek ve aşılama hızımızı arttırabilirsek, Kasım ayını da sezona dahil ederek en azında sezon başında kaybettiğimiz zamanı kazanabiliriz.”
Ancak FETOB Başkanı, sezonun açılmasındaki gecikmenin birçok işletmeyi olumsuz etkilediğinin de altını çizerek, devletin sektöre desteğinin sürmesini istedi: “Şu anda elimizdeki veriler, turizm sezonunun iki aylık vadede kolayca açılacağını göstermiyor. Devlet tarafından yapılan Sosyal Güvenlik Kurumu prim desteği var. Bunun haricinde bir destek yok. Kısa çalışma ödeneğinin en azından Haziran sonuna kadar devam etmesini istiyoruz.”
Uysal, 2020 yılında birçok işletmenin açılmadığını hatırlatarak, pandeminin uzaması durumunda bu yıl da benzer bir tablonun yaşanabileceğini belirtti. Birçok işletmenin aldığı krediyi ödemekte sıkıntı yaşadığını kaydeden Uysal, yaklaşık yüzde 90’ı yerli sermayenin elinde olan turistik işletmelerin el değiştirme riskiyle karşı karşıya kalabileceğini de sözlerine ekledi.
“Rezervasyon iptalleri gelmeye başladı”
Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı Mehmet İşler de Corona vakalarındaki artışın Türkiye’yi riskli ülkeler arasına soktuğunu söyledi: “Türkiye maalesef şu anda zoru başardı. Bütün kışı süreci iyi yöneterek geçirmişken tam sezonun başlangıcında böyle bir kaotik ortamla, kaotik durumla karşı karşıya kaldık. Martın başında hem İngiltere’den hem Avrupa’dan rezervasyon akışımız vardı. Şu anda maalesef rezervasyon akışlarımız durduğu gibi iptaller gelmeye başladı. Bu da acaba 2021 yılında Türkiye turizm sezonunu açacak mı yoksa 2021 yılı turizm sezonu için kayıp bir yıl olarak mı addedilecek sorularını beraber getirdi.”
Gereken tedbirlerin alınarak bir an önce vaka sayılarının düşürülmesi gerektiğini ifade eden İşler, bu süreçte kısa çalışma ödeneğinin kaldırılmasının da yanlış olduğunu söyledi: “Biz turizmciler şu anda diken üstündeyiz, tedirginiz. Üstelik sahada yasakların devam etmesine rağmen, sanki çalışma ortamı varmış gibi kısa çalışma ödeneği kaldırıldı. Bu, turizm sektörüne yıkıcı bir darbe olmuştur. Turizm sektörü emek yoğun çalışan bir sektördür. Kısa çalışma ödeneği en azından 2,5 ay daha uzatılmalıdır. Aksi taktirde, vaka sayılarını düşürsek, aşılamayı artırsak bile bu sefer sektörde çalıştıracak kalifiye eleman bulamayacağız.”
Geçen sene tesislerini açmayan işletmecilerin şimdi pişman olduklarını söyleyen İşler, “Geçen sene bir atımlık barutları vardı, onu kullandılar. Ancak bu sene açmamak gibi bir lüksleri yok. Çünkü kenarda bir atımlık barutları bile kalmadı ve onlar da zorda. Yani açmama durumunda artık birikimlerini yeme ve kullanma şansları yok. O yüzden geçen sene açmayanlar da açmak istiyor. Ancak, sektörün çoğu açmak istese bile, bu sefer Türkiye’nin yeterli turist almamasıyla karşı karşıyayız. Ben sektörün tesislerini açmak istediğini söylüyorum. Ama bunun biraz da bu bir aylık, bir buçuk aylık kapamanın sonuçlarıyla doğru orantılı olacağını düşünüyorum” diye konuştu.