Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Beyaz Saray'da ABD Başkanı Donald Trump ile yaptığı görüşmeyi VOA Türkçe’ye yorumlayan İstanbul Bilgi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlter Turan, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Amerika’ya gidip görüşmeler yapmasının belki kendi kamuoyunu etkilemek bakımından önem taşıyacağı düşünülebilir. Ama henüz ortada başarı diye değerlendirilecek bir olayın olduğundan emin değilim” şeklinde konuştu.
“Trump’ın eli kendi sıkıntılarıyla dolu”
Bütün güçlüklere rağmen iki ülke arasındaki anlaşmazlıkları konuşarak giderme azmini tekrarlamaları bakımından bu görüşmenin olumlu karşılanabileceğini belirten Prof. Turan’a göre somut bir sonuç elde edildi mi sorusunu sormadan önce ortamın bir sonuç sağlamak için müsait olup olmadığına bakılması gerekiyor.
Prof. Dr. İlter Turan, “Anlaşmaya varılabilecek konular var mıydı ve tarafların uzlaşmaya yönelik ortamda görüşmeleri söz konusu muydu? Her iki konuda da maalesef evet cevabını veremiyoruz. Trump’ın eli kendi sıkıntılarıyla dolu. Onun için ciddi ve büyük bir mücadele vermesini gerektirecek bir karar alma imkanına sahip olduğunu zannetmiyorum. Buna karşılık bazı temel konularda da mesela YPG ile olan, S-400’lerle ve F-35’lerle ilgili konularda da Türkiye’nin herhangi bir ödün vermeye hazır olduğunu zannetmiyorum. Buna karşılık yapılan açıklamalar bir anlaşmaya varılmadığının belirtisi mi ya da varılan anlaşmaların açıklanmasının istenmemesinin bir sonucu mu bunu ancak zaman içinde görebileceğiz” dedi.
“Erdoğan ve Trump kendi aralarında anlaşma sağlasa dahi uzun vadede başarılı olmaz”
Prof. Dr. İlter Turan, “Liderler çapında sorunları halletmek de bir üsluptur. Genelde bu yaklaşım kurumlar arası uzlaşmanın olgunlaştırıldığı bir aşamada tek tük kalan pürüzlerin giderilmesi için liderlerin siyasi sorumluluk alması gerektiği durumlarda başarılı olabiliyor. Ama siyasi liderlerin kendi temsil ettikleri kurumsal yapıdan özerk olarak müzakerelere girişmeleri genelde uzun vadede başarılı sonuçlar getirmiyor. Türkiye Cumhurbaşkanı bilhassa kendi uhdesinde topladığı yetkilerin de güçlülüğüne bakaraktan liderler arasındaki görüşmelerin sonuç getirici olduğunu ve meseleleri halledici olduğunu düşünüyor. Amerikan Başkanı açısından duruma bakıldığı zaman belki o da böyle bir gücün kendisinde olmasını arzuluyordur. Başkan’ın şu anda ABD’deki kuvvetler ayrılığı ilkesi sebebiyle ve kongre ile rekabet içinde olması sebebiyle verdiği sözleri ne ölçüde yerine getirebileceğine fazla güvenmemiz mümkün değil” dedi.
“Amerika’nın PYD’ye yaklaşımının ağır sonuçları olacaktır”
Amerika’nın PYD’ye müttefiklerimiz şeklinde atıfta bulunmasını çok yadırgadığını kaydeden Prof. Dr. Turan, sözlerine şöyle devam etti:
“Biz senelerce Türkiye’nin Amerika’nın güvenilir bir müttefiki olduğunu düşünmüştük. Şimdi Türkiye aynı pakt bir ülke değilmiş de PYD çok iyi bir müttefikmiş gibi yapılan konuşmalar sadece Türk hükümetini değil bütün kamuoyunu çok derinden yaralamakta ve Amerika konusunda olumsuz duygulara sevk etmektedir. Bu durumun uzun dönemde ağır sonuçları olacağını tahmin ediyorum.”