Başkan Donald Trump'ın Suriye'de YPG tarafından yakalanan IŞİD'li yabancı savaşçıların vatandaşı olduğu ülkeler tarafından geri alınıp yargılanması çağrısı Alman siyasetini böldü. Dışişleri Bakanı Heiko Maas, Alman vatandaşı IŞİD'lilerin Almanya'ya getirilmesinin çok zor olduğunu belirtti. Alman vatandaşı IŞİD’lilerin ülkeye geri dönme hakkı olduğunu söyleyen Maas, ancak Suriye'deki şartlar altında tutukluların vatandaşlık bilgilerinin doğruluğunu kontrol etme imkanı bulunmadığını öne sürdü. Dışişleri Bakanı, bu prosedür için bilgi ve ceza kovuşturmasının gerektiğini, Suriye’de bunun da imkansız olduğunu belirtti.
Fransız ve İngiliz yetkililerle konuyu ele alacaklarını ve ortak bir tavır belirleyeceklerini aktaran Maas, IŞİD’lilerin Almanya’ya derhal mahkemeye çıkarılmasının garantiye alınması ve gözaltında tutulmaları halinde geri dönüşlerinin gerçekleşebileceğini, ancak tüm bu sürecin uygulamada "fevkalade zor olduğunu" bildirdi.
Hristiyan Demokrat CDU’nun dış politika sözcüsü ve Federal Parlamento Dış Politika Komisyonu Başkanı Norbert Röttgen, Başkan Trump’ı eleştirerek, "Amerikan Başkanı'nın istekleri, söylem ve içerik olarak yapıcı değil. Eğer sorunu çözmek istiyorsak, sorumluluğu diğerlerine yüklemek yerine, birlikte hareket etmemiz gerekir" dedi.
Sol Parti Federal Meclis Grubu Başkanı Dietmar Bartsch ise, Başkan Trump’ın haklı olduğunu ve Suriye’de yakalanan yabancı IŞİD’lilerin ülkelerine dönmeleri gerektiğini açıkladı. Bartsch, "Alman vatandaşı olanlar doğal olarak Almanya’ya gelebilmeli. Gerekirse de burada mahkemede yargılanabilirler. Biz bir hukuk devletiyiz, bunun unutulmaması gerekiyor" diye konuştu.
Trump hafta sonunda Twitter'da, "Suriye'de yakaladığımız 800'den fazla IŞİD savaşçısını İngiltere, Fransa, Almanya ve diğer Avrupalı müttefiklerin geri almasını ve yargılamasını istiyoruz. Hilafet yenilmek üzere. Alternatifse bunları salıvermemiz ki bu hiç iyi bir çözüm değil" mesajını paylaşmıştı.
Suriye’de yakalanan Alman vatandaşı IŞİD’lilerin Almanya’ya geri dönmeleri tartışmaları ülkede uzun zamandır tartışmalara neden oluyor. Geçen Ocak ayında, Türkiye’nin terör örgütü PKK’nın Suriye kolu olarak gördüğü YPG, aralarında Lucas Glas adlı Almanın da bulunduğu toplam 8 yabancı kökenli IŞID’linin yakalandığını açıklamış ve Alman yetkililerin Glas’ı geri almasını talep etmişti.
Diplomatik kaynaklar, Berlin’in Suriye’de yakalanan Alman vatandaşı IŞİD’li teröristleri ülkeye geri getirip, yargılama konusunda ‘isteksiz’ olduğunu öne sürerken, buna gerekçe olarak YPG ve ona bağlı oluşumlarla doğrudan bağlantı kurmanının, Türkiye’nin tepkilerine yol açacağını göstermişti.
Alman hükümetinin, "Kuzey ve Doğu Suriye Kürdistan Federe Yönetimi" ile doğrudan masaya oturmanın, söz konusu oluşumu diplomatik olarak resmen tanımak anlamına geleceğini düşündüğü iddia edilmişti.
Türkiye’nin terör örgütü PKK’nın Suriye kolu olarak gördüğü YPG, bunda kısa bir süre önce elinde bulunan toplam 2700 tutuklunun 36’sının Alman vatandaşı olduğunu duyurdu ve bunlardan 11’inin erkek, 10’unun kadın ve 15’ininse çocuk olduğunu bildirdi. YPG’nin elinde bulunanlardan 15’i hakkında Alman Federal Başsavcılığı’nın soruşturma yürüttüğü biliniyor. Daha önce Türk güvenlik güçleri ve başka ülkeler tarafından yakalanarak, Almanya’ya teslim edilen ve haklarında soruşturma olan IŞİD üyeleri, ülkeye girişlerinde göz altına alındı. Almanya’dan Suriye ve Irak’taki terör kamplarına katılanların sayısı yaklaşık 1000 olarak biliniyor. Bunlardan 300’e yakınının Almanya’ya döndüğü, 150 militanın ise öldüğü tahmin ediliyor.
