Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamayla, 9 Kasım'dan itibaren profesyonel liglerdeki stadyumlara tam kapasitede seyirci alınması yönündeki kararını kamuoyuyla paylaştı. Açıklamada, Sağlık Bakanlığı tarafından kabul edilen aşılardan en az iki doz aşı olanların dışında Covid-19'u geçirip bir doz aşı olarak aşı takvimini tamamlamış olanlar ile Covid-19'u geçirmiş olup üzerinden 180 gün geçmemiş olan kişilerin maçları tribünden izleyebileceği belirtildi.
Salgın önlemleri kapsamında 13 Ağustos'ta başlayan profesyonel liglerde maçlar şimdiye kadar yüzde 50 kapasiteyle oynanıyordu.
Peki halk alınan bu kararı nasıl karşılıyor? Riskli buluyor mu? VOA Türkçe, halka konu hakkındaki görüşlerini sordu.
“Türk milleti olarak kaderimize terk edildik”
Mehmet Balın, futbolu çok yakından takip eden bir taraftar olduğunu, ancak pandemi döneminde maçlara tam kapasiteyle seyirci alınmasını riskli bulduğunu ifade etti:
“Şu anda hiçbir şey normale dönmedi. Tam kapasiteyle maçlara seyirci almaları tabii ki risk taşıyor. Onun dışında da görüyoruz; metrolarda, trenlerde, her yerde izdiham var. Uygulama bana göre yanlış. Bir diğer taraftan da futbol kulüplerinin gelire ihtiyacı var. Devletin bu gelir kaybını sübvanse etmesi gerekiyor ama devletin de böyle destek yapabilecek bir gücü yok, insanlar sokaklarda aç. Onun için de Türk milleti olarak kaderimize terkedilmiş durumdayız.
“Yeterli önlem alınırsa bir sorun olmaz”
Emekli öğretmen Şengül Karahan ise stadyumlarda yeterli önlemlerin alınması durumunda bir sorun yaşanmayacağı kanaatinde. Karahan, “Önlem alınırsa bence bir şey olmaz. Yüzde 50 kapasite uygulandığına göre yüzde 100 taraftar da alınsa bence bir şey olmaz. Önlemler arasında ise en önemlisi maske. Ayrıca hayat devam ediyor, bu şekilde yaşamamız gerekiyor. Kısıtlamalar da eşit şekilde yapılmalı. Bir tarafı kısıtlayıp diğer tarafta o kısıtlamaları yapmıyorsan bence hiçbir anlamı yok. Virüsün biri bitiyor biri başlıyor, bunun sonu yok. Hayat devam ediyor” diye konuştu.
“Ortada sahte PCR testleri dolaşıyor, kararı yüksek riskli buluyorum”
Ev hanımı Yeşim Öztırak, çocuklarının futbol maçlarını izlemek için stadyuma gitmek istedikleri halde riskli olduğu gerekçesiyle izin veremediğini söylüyor:
“Çok yüksek riskli buluyorum. Hem okullar ürkütüyor hem gittiğimiz AVM gibi kapalı ortamlar. Vakalar zaten 30 bin sınırında. Bunlar insanı daha da çok korkutuyor. Şimdi bir de sahte PCR testleri çıktı. İnsanların hastalığı belirgin olmasa bile taşıyıcı olabilirler, bunları da düşünmek gerekiyor. Birçok nedenden dolayı ben her şeyi riskli buluyorum. O yüzden çocuklarımın da kalabalık yerlere gitmelerini istemiyorum. Çünkü en çok kalabalık ortamları riskli buluyorum.”
“Aşı olanlar kabul ediliyor, bence mantıklı bir karar”
Aşısı tam olan taraftarların stadyumlara kabul edildiği için bir risk görmediğini kaydeden işletme sahibi Muammer Portakal, “Aşılarını tamamlayanları almıyorlar mı? Aşı olmayanları zaten stadyumlara almıyorlar. Yüzde 100 olsa ne fark eder ki, hiçbir şey fark etmez. Bence mantıklı bir karar” şeklinde konuştu.
“Yüzde 50 kapasiteye geri dönülmeli, stadyumlarda tedbirler daha da arttırılmalı”
Lise son sınıf öğrencisi Selim Ergün, taraftarların uzun süren pandemi yasakları nedeniyle stadyumlarda maç seyretmek istemesini doğal karşıladığını, ancak devam eden salgın nedeniyle önlemlerin gevşetilmek yerine daha da artırılması gerektiğini söyledi:
“Taraftar açısından bakınca belki doğru bir karar, taraftarlar ister ama bu dönemde açılması bence yanlış. O yüzden tekrar yüzde 50 kapasiteye indirilmeli. Hatta daha sıkı tedbirli alınmalı. Çünkü statlarda çok önlem alındığını düşünmüyorum.”