Et ve Süt Kurumu’nun 8 Ekim tarihli haftalık bültenine göre, süt yemi fiyatları bir yıl içinde yüzde 55,7 oranında arttı. Süt üreticileri açısından toplam maliyetin yüzde 65’ini yem oluşturuyor. İzmir’in Tire ilçesine bağlı Hasançavuşlar köyündeki 200 hayvanlık bir çiftliğin yöneticisi olan Hasan Çalışkan, üç ay önce 60-65 liraya aldıkları bir çuval yemin şimdi 85-90 lira olduğunu söyledi ve “Bu fiyatlarla maliyeti kurtarmamız mümkün değil. Şu anda zarardayız” diye konuştu.
Tire’nin bir başka köyü olan Alaylı’daki köy kahvesinde de gündem yem fiyatlarındaki artış. Birçok üretici hayvanlarını satmayı düşünüyor. Ama alıcı bulamıyor. Köylüler, bir sağmal ineğin normal fiyatının 13-14 bin lira olduğunu, ama 7-8 bin liraya satışa çıkartılan ineklerin satılmadığını söylüyor.
“Yem, sütten pahalı hale geldi”
İki bin üyesi olan Tire Süt Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Eskiyörük’e göre, artık süt üreticisi hayvanlarını kesmeyi düşünmeye başladı. Amerika’nın Sesi’ne konuşan Eskiyörük, süt üretiminde sürdürülebilirliğin sağlanması için yem ve çiğ süt fiyatları arasında bir denge olması gerektiğini söyledi. Eskiyörük, “Avrupa’da üreticiler, bir litre süt satarak en az 1,3 kg. yem alıyorlar. Bunun altındaki bir oran tehlikelidir. Ne yazık ki şu anda Türkiye’de yem, sütten pahalı hale geldi.” diye konuştu. Eskiyörük, yem üretimindeki birçok girdinin ithal edildiğini belirterek, döviz kurlarındaki artışın yem fiyatlarına yansıdığını kaydetti. “Biz yem fiyatlarındaki bu artışı, aynı oranda sütün fiyatına yansıtamadık” diyen Eskiyörük, üreticinin artık hayvanını besleyemez hale geldiğini ve üretimden uzaklaşmaya başladığını ifade etti.
Çiğ süt fiyatının halen 1,70 TL olarak belirlendiğini hatırlatan Eskiyörük bunun 2,20 TL’ye çıkması halinde üreticinin rahata erişeceğini vurguladı. Ancak Eskiyörük’e göre, süt fiyatının artması tüketimi azaltacağı için bir çözüm değil.
“Devlet müdahale etmeli”
Eskiyörük, çözümün hem yem hem de süt fiyatlarında devletin devreye girmesiyle bulunabileceği görüşünde. Devletten yemin kilosuna 30 kuruşluk destek isteyen Eskiyörük, böyle bir kaynak ayrılmaması durumunda Türkiye’nin çok daha büyük bir zarara gireceğini ifade etti. Eskiyörük, “bu inekler kesilirse, Türkiye kat kat fazla kaynak ayırarak ithalat yapmak durumunda kalır” dedi.
Devletin her litre için örgütsüz süt üreticilerine 10 kuruş, örgütlü süt üreticilerine 12 kuruş destek verdiğini hatırlatan Eskiyörük, üretimde yaşanan yangının söndürülmesi için bu miktarın da litrede 30 kuruşa yükseltilmesini istedi.
