Erişilebilirlik

Suriye’ye Geri Dönüş İçin Hangi Koşullar Sağlanmalı?


Suriye’de Mart 2011’de başlayan iç savaş gerekçesiyle Türkiye’de yıllardır yaşayan Suriyeliler açısından ülkelerine geri dönüş için sağlık, eğitim, barınma gibi temel ihtiyaçlar yanı sıra Şam rejimince yasal koşullar sağlanması ortak beklentiler olarak sıralanıyor.

İçişleri Bakanlığı’na bağlı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nün 10 Şubat 2022 tarihli verilerine göre; Türkiye’de “geçici sığınmacı” statüsünde 3 milyon 741 bin 251 Suriyeli bulunuyor. Bunun yanı sıra Suriyeli 107 bin 126 kişiye ise “kısa dönemli ikamet izni” verildiği kayıtlı. Türk hükümeti, Suriye’nin kuzey batısında askeri operasyonlarıyla güvenli bölge oluşturduğu görüşüyle “Afrin’den El Bab’a, Azez'den Mare'ye ve Çobanbey'e geri dönüş sağlandığı” açıklamasını yinelemekte. Bu kapsamda İçişleri Bakanı Yardımcısı ve Sözcüsü İsmail Çataklı, 4 Şubat 2022’de ülkesine geri dönen Suriyeli sayısını 484 bin 400 olarak açıkladı. İçişleri’nin açıklamaları itibarıyla 3 Kasım 2021’de 469 bin 170 ve 6 Aralık 2020’de ise 419 bin 40 Suriyeli ülkesine geri döndü.

Suriye’ye geri dönüşlerde binlerce kişilik ciddi bir artış eğilimi gözlenmesiyle birlikte özellikle muhalif siyasi partiler başta olmak üzere Türkiye’de Suriyelileri ülkelerine geri döndürmek gerektiği yönündeki siyasi tartışmada gündemdeki yerini koruyor. Bu eğilim ve siyasi tartışma gölgesinde, Suriye Kardeşlik Sosyalleşme ve Yardımlaşma Derneği (Syrian Association for Citizens Dignity – SACD) ise geri dönüş sürecini akademisyenler ile birlikte “insani güvenlik” boyutuyla ele alan toplantı gerçekleştirdi.

Harran Üniversitesi Sosyoloji Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Mahmut Kaya, SACD’ın toplantısı sırasında VOA Türkçe’ye değerlendirmesinde, Türkiye’nin kontrolü dışındaki bölgelerde Şam rejimi ile diğer güçler kontrolündeki yerleşim yerlerinde geri dönüş koşullarındaki belirsizliğe dikkat çekti. VOA Türkçe’nin sorularını yanıtlayan SACD Program Müdürü Rudaina Alkhazam da, uluslararası toplum katkılarıyla güvenli koşullar sağlanabileceğini ve ancak ondan sonra Suriye’ye geri dönmeyi düşünebileceklerini söyledi. SOLARIS (Social Leadership, Research, and Investigation Strategies) Derneği Başkanı Avukat Dinçer Alptekin de, Suriyelilere kendi ülkelerinde anayasal haklar için uluslararası anlaşmalar ile güvence sağlanması gerektiğini işaret etti.

Suriye’ye Geri Dönüş İçin Hangi Koşullar Sağlanmalı?
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:07:31 0:00

“Yasal teminatlar şart, büyük kısmı geri dönmeyi düşünmüyor”

Şanlıurfa’daki Suriyeliler nüfusuyla saha çalışması da yürüten akademisyen Doç. Dr. Mahmut Kaya, bu aşamada Suriye’nin bütünü için geri dönüş olanağından söz edilemeyeceğini ifade etti. Kaya, “Çünkü geri dönüşle ilgili BM Mülteciler Yüksek Komiserliği’nin belirlemiş olduğu 22 eşik var. Çeşitli gözlemci, hakem kuruluşlar ve devletlerce sağlanacak teminatlar olması gerekiyor. Çeşitli konularda aflar çıkarılması gerekiyor. Göç eden grupların, kadın-erkek, çocuk bunların yasal haklarının, mülkiyetlerinin teminat altında olması gerekiyor. Ve söz konusu ülke ile diğer ülkeler arasında bu geri dönüşe ilişkin bir anlaşma olması gerekiyor. Bütün bu 22 kritere baktığımızda maalesef bunların büyük bir kısmının gerçekleşmediğini görmekteyiz. Hatta bir derneğin yapmış olduğu bir araştırmada bu 22 kriterden 16’sının gerçekleşmediği sadece dördünün gerçekleştiği ve ikisinin de muğlak olduğu ortaya çıkmıştı. Dolayısıyla Türkiye’nin oluşturmuş olduğu güvenlikli bölgede kısmen şartlar iyi. Kısmen şartlar iyiye, geriye dönüş oraya sağlanabiliyor. Ama diğer bölgeler için şartlar bağlamında teminatlar olmadığı için riskli görüyorum” dedi.

Türkiye’nin oluşturduğu güvenli bölge için “Eğitim, sağlık, altyapı bir şekilde devam ediyor bizzat gittim ziyaret ettim. Oraya mesela geri dönmek isteyenler tabii ki çeşitli zorluklarla karşılaşabilir. Ama diğer bölgelerdeki risk ve tehditlerin en azından büyük bir kısmı telafi edilmiş durumda” diyen Kaya, Şam rejimince veya diğer bölgelerdeki kontrolü ellerinde bulunduran güçlerce uluslararası kriterlere uygun teminatlar sunulmadığını dile getirdi.

Saha çalışmaları itibarıyla Suriyelilerce ülkelerine geri dönme konusunda çok az istekli olunduğunu işaret eden Kaya, “Yani güvenlik, eğitim, sağlık, altyapı, can ve mal güvenliği, miras hakkının buradaki evlilik ya da çocuklarla, gurbette doğan çocukların teminatları, vatandaşlık hakları gibi bir çok şeyin muallakta olduğunu düşünerek ya da mevcut rejimin değişmediğini düşünerek geri dönmeyi düşünmeyenler var. Bir de şartlı geri dönmeyi düşünenler var. İşte güvenlikli bölgeler ya da mevcut rejim değişirse söz konusu 22 kriter gerçekleşirse geri dönerim diye düşünenler var. Suriyelilerin büyük bir kısmı geri dönmeyi düşünmüyor. Bahsettikleri gerekçeler de gayet haklı” diye konuştu.

“Fiilen gönüllü dönüş Suriye’ye bu halde imkansızdır”

SACD Program Müdürü Rudaina Alkhazam da, “Fiilen gönüllü dönüş Suriye’ye bu halde imkansızdır. Çünkü güvenli ortam hala yoktur. Suriyeliler dönüşte çok faktörlerden endişeleniyorlar. Hem emniyetli hem sosyal hem de ekonomik faktörler vardır. O yüzden Suriyeliler filan geri dönüş düşünmüyoruz, kesinlikle. Geri dönüş halinde güveni ortam kurmak lazım. Güvenli ortam için Suriyelilerin bakışı, tarifi inşa etmeyi uluslararası toplumun katkısı lazım. O halde Suriyeliler olarak kesinlikle Suriye’ye dönüşü mutlaka düşünürüz” açıklamasında bulundu.

Alkhazam, SACD adına ise toplantı kapanışında “Suriye’nin tamamında güvenli bir ortam oluşturmak, Türkiye’nin ulusal güvenliği ve Suriye’nin geleceği için ortak bir stratejik çıkardır ve bunu birlikte zorlamamız ve Suriye’ye geri dönebilmek için Suriyelilerin gerçekten neye ihtiyaç duyduğunu sürekli olarak dinlememizi sağlamalıyız. Güvenlik ve saygınlık. En fazla sayıda Suriyeli mülteciyi kabul eden Türkiye’ye ve Türk halkına her zaman minnettar kalacağız. Mesajımız, eve gitmek istediğimiz ve bunun olması için tüm Suriye’de güvenli bir ortamın oluşturulmasına ihtiyacımız olduğudur” mesajını paylaştı.

“Anayasal haklar tanınırsa gönüllü geri dönüş olacaktır”

SOLARİS Derneği Başkanı Avukat Dinçer Alptekin ise, “Güvenli geri dönüşte uluslararası kabul edilen ilkeler vardır. Buna göre gönüllülük asli unsurdur. İkinci olarak sürdürülebilir olması gerekiyor ve daha sonra da güvenli bir ortamın olması gerekiyor. Suriyeliler için güvenli geri dönüş mümkündür. Ama bunun için Suriye’nin ve kaynak ülkelerin dışında olan diğer ülkelerde yaşamış olan mültecilerin ve BM gibi uluslararası aktörlerin anlaşmalar yapması gerekiyor. Devletler ülkelerine dönen vatandaşları kabul etmek zorunluluğuyla mükelleftir. Bunun için uluslararası anlaşmalar yapılırsa ve taraflar, aktörler bu mekanizmaları geliştirebilirlerse Suriye için geri dönüş söz konusu olabilir. Geri dönüşteki en büyük engel anayasal haklarının olmaması. Bu en temel haklardan olan yaşam hakkının, mülkiyet hakkının, ifade özgürlüğünün bu gibi haklarının olmaması mültecilerin ülkelerine geri dönüş için en büyük engel teşkil etmektedir. Suriye devleti bir iktidar değişikliğinde, olması halinde yeni bir iktidarın uluslararası aktörlerle iş birliği yapması halinde bu garantiler verilirse ve güvenli ortam için inşa faaliyetleri olursa mülteciler geri ülkelerine döneceklerdir” görüşünü aktardı.

  • 16x9 Image

    Yıldız Yazıcıoğlu

    Yıldız Yazıcıoğlu, 1994-1998 döneminde Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nde lisans eğitimini tamamladı. Mesleğe 1997 yılında Cumhuriyet’te stajyer olarak başladı. 1998-2000 döneminde yüksek lisans eğitimine devam etti. 2000 – Mayıs 2009 döneminde Milliyet’te mesleki kariyerini cumhurbaşkanlığı ve parlamento muhabirliği noktasına taşıdı. 2009 - 2011 yıllarında ABD’nin başkenti Washington DC’de kariyerini sürdürdü ve farklı medya kuruluşları için temsilcilik – yorumculuk görevlerini yürüttü. Bu dönemde VOA Türkçe’de eğitim aldı ve görev yaptı. Ardından Ankara’ya dönüşünde Habertürk TV’de, ArtıBir TV’de görevler üstlendi. Şu anda VOA Türkçe ekibinde görev almayı sürdürüyor.

XS
SM
MD
LG