Erişilebilirlik

Suriye'de Karmaşık İttifaklar


Çatışmaların sürdüğü Halep'ten bir resim
Çatışmaların sürdüğü Halep'ten bir resim

Suriye’nin kuzeyinde süregelen savaştaki çetrefilli ittifaklar, ‘düşmanımın düşmanı dostumdur’ sözünü akla getiriyor. Hükümete karşı ya da hükümet tarafında çarpışan sayısız grup bazen düşmanken, bazen geçici olarak müttefike dönüşebiliyor.

Özellikle de Halep çevresindeki çarpışmalar gün geçtikçe daha kafa karıştırıcı hale geldi.

Muhalif komutanlar Esat rejimi ve Rusya’nın, Halep’in kuzeyindeki kırsala hakim muhaliflere karşı hava saldırıları düzenleyerek IŞİD’e yardımcı olmakla suçluyor. Bu bölgedeki muhalifler şiddetli saldırıların hedefinde. Bazı saldırıları intihar bombacıları gerçekleştirmiş. Aynı zamanda kentin güney ve güneybatısında muhalifler hükümet güçlerinin kentin muhaliflerin elindeki alanları kuşatmasını engellemeye çalışıyor.

Bir taraftan IŞİD, yine kentin güneyindeki 15 kilometrelik Hama ve Halep’i bağlayan otoyolu hükümet güçlerinden almayı başardı. Hükümet, IŞİD’in üç günlük çatışmaların sonunda bu bölgeyi El Nusra’nın da desteğiyle ele geçirdiğini açıkladı.

Hanasır-Isrıya kentleri arasındaki yolu ele geçiren IŞİD böylece Esat hükümetinin Halep’e bağlanan son kara ikmal yolunu da kapatmış oldu. Bu da Suriye ordusu tarafından Halep’te kuşatılan muhaliflerin nefes almasına olanak sağlıyor.

Kara Karışıklığı

Hem Esat’la savaşan muhalifler hem de hükümet karşı tarafı IŞİD’le işbirliği yapmakla suçluyor. Ancak iki taraf da askeri amaçlarına ulaşmak için dolaylı olarak da olsa, terör grubunun cephedeki varlığından yararlanıyor.

IŞİD de Rusya’nın müdahalesini lehine çevirdi. Daha önce Halep’in kuzeyindeki taarruzlarını durduran örgüt son günlerde Mare, Tel Rıfat ve Azaz kentlerine yönelik saldırılar başlattı.

Rus hava saldırılarının başlamasından hemen birkaç gün sonra IŞİD, Türkiye sınırının hemen güneyinde de ilerlemeye başladı. Örgüt bu bölgede Tel Kırah, Tel Susin ve Kefar Kares köylerini ele geçirdi. IŞİD aynı zamanda iki senedir Esat’a muhalif güçlerin elinde olan piyade okulunu ve Halep’in kuzeydoğusundaki bir sanayi bölgesini de ele geçirdi. Bu bölgeden kent içinde muhaliflerin elindeki bölgelere geçiş mümkün.

Ahfad Ömer Taburu komutanı Abdül Rahman, durumlarının son derece zor olduğunu, hem Esat’la hem de IŞİD’le savaştıklarını söyledi. Komutan, hükümete karşı güçlerini topladıklarında IŞİD’in kendilerini engellediğini ve aynı zamanda da Ruslar tarafından bombalandıklarını belirtti.

Amerika’nın Sesi’yle konuşan Abdül Rahman bazen ‘acaba önce IŞİD’le barış yapıp, Esat’ı devirip sonra IŞİD’e mi yönelsek?’ diye düşündüklerini gülerek anlatıyor. Ancak komutan, birçok askerinin IŞİD tarafından öldürüldüğüne tanık olmuş.

Muhalifler için Halep’teki ufak çatışmalar da önem taşıyor. Çünkü muhalifler bu bölge üzerinden Türkiye’ye ikmal için bağlı durumda.

Festakım Kema Umirte komutanı Zekeriya Melahefçi, IŞİD’i Halep’ten püskürten tek grubun kendileri olduğunu, ancak Batı’nın Esat’ı hedef almayarak durumlarını zorlaştırdığını söylüyor. Komutan, Batı’nın asıl sorunun Esat olduğunu, IŞİD’i de onun yarattığını ve Türkiye de dahil, terörü diğer ülkelere yaydığını anlaması gerektiğini ifade ediyor.

Esat’ın Baştan Bu Yana Taktiği

Muhalifler çok uzun süredir Esat’ın karmaşık bir oyun oynadığını ve cihatçıları devrime karşı kullanarak tüm muhalifleri aşırılık yanlısı olarak göstermeye çalıştığını söylüyor. Özellikle de Esat’ın devrimin en başında İslamcılar’ı hapishanelerden salmasını örnek gösteriyorlar.

Muhalifler son 2 senede Esat’ın IŞİD’le mücadeleden çok kendileriyle savaştığını ve IŞİD’in Suriye’nin doğusunda, hatta merkezinde yayılmasına izin verdiğini belirtiyor. Mayıs’ta IŞİD’in Palmira’yı büyük rahatlıkla ele geçirmesi bazı uzmanların, bu antik zenginliklerle dolu kente verilecek hasarla Batı’dan sempati kazanmak isteyen Esat tarafından, kasten terk edildiği yorumları yapmasına neden oldu. Melahefçi, Ruslar, Esat ve IŞİD arasındaki işbirliğinin bazı zamanlarda son derece açık olduğunu, örgütün Halep kuzeyindeki taarruzlarının Rus hava saldırılarından bu yana arttığını söylüyor.

Ceyş El Mücahidin’e bağlı Festakım Kema Umirte’nin komutanı Melahefçi, hükümet, Ruslar ve IŞİD’in beraber çalışarak kendilerini sıkıştırdığını söylüyor. Komutan, IŞİD pozisyonlarına saldırırken Esat güçlerinin ve Ruslar’ın da kendilerini bombaladığını belirtiyor. Melahefçi, Esat ve Ruslar kendilerine saldırdıkça IŞİD’in daha rahat hareket ettiğini, ve Batı’nın planlarına göre Halep’in kuzeyinde mülteciler için güvenli bölge olması planlanan topraklarda ilerlemesini sürdürdüğünü söylüyor.

Komutanın söylediklerinde doğruluk payı olsa da Halep-Hama arasındaki otoyolun kısmen IŞİD’in eline geçmesi hükümetin amaçlarına hizmet etmiyor. Hükümet henüz bu kaybı açıklamasa da Suriyeli yetkililer Amerika’nın Sesi’ne yaptıkları açıklamada, yolun kaybını bir taraftan IŞİD saldırırken, diğer taraftan bu örgütün rakibi olan El Nusra’nın saldırmasına bağladı.

Hükümet yetkilileri bu saldırının eşgüdümlü bir biçimde gerçekleştirildiği konusunda ısrarcı. Eğer bu doğruysa bu, Suriye’de süregelen savaşta suyun ne kadar bulanık olduğunun yeni bir örneği olacak. Ülkede cepheler belirgin değil ve yerel anlaşmalarla bir gece önce düşman olan gruplar bir gün sonra beraber hareket ediyor, sonra tekrar düşman oluyorlar. Durum, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’nin dediği gibi “çok büyük bir mezhepsel karmaşa” olmayı sürdürüyor.

XS
SM
MD
LG