Almanya’da 26 Eylül’de yeni bir dönemi başlatacak genel seçimler için geri sayım tüm hızıyla sürüyor. Gerçi ülkede okulların birçok eyalette tatile girmesiyle izin ve turizm dönemi başladı, ancak 2005 yılından bu yana başbakanlık görevini yürüten Angela Merkel, bu seçimlerde aday olmayacağı için, kimin Merkel'in koltuğuna oturacağı yaz aylarında da gündemi belirleyecek konu.
Bu yarışta öne çıkan isimler muhafazakar Birlik Partileri CDU/CSU’nun adayı Armin Laschet, sosyal demokrat SPD’nin adayı Olaf Scholz ve Yeşiller’in adayı Annalena Baerbock. 41 yaşındaki aday Baerbock, partisinin seçimlerden sonra hükümet kurup, kendisinin de başbakanlık koltuğuna oturması halinde “Almanya’nın en genç başbakanı” olarak tarihe geçecek. Aday ilan edildiğinde hem kamuoyu hem de medya tarafından Merkel’in yerine geçecek isim olacağına kesin gözüyle bakılan Baerbock’un tartışmalı konularda ardı ardına tepki bulan açıklamaları ve son olarak yazdığı bir kitapla ilgili intihal suçlaması, rüzgarı tersine çevirdi.
Baerbock’un geçen hafta piyasaya çıkan ‘Şimdi - Ülkemizi Nasıl Değiştireceğiz’ adlı kitabında, kaynak belirtmeden internetten, başka kitaplardan ve aralarında haftalık ‘Der Spiegel’ dergisinin de bulunduğu bazı dergilerden alıntı yaptığı iddiaları, Berlin gündeminde adeta deprem etkisi yarattı.
Muhafazakar bulvar gazetesi Bild tarafından yayınlanan iddialara göre, Baerbock kitabında en az 12 yerde alıntı yaptığı pasajları değiştirmeden ve kaynak göstermeden sanki kendi fikriymiş gibi yazarak yer verdi. Baerbock hakkındaki suçlamalara doğrudan cevap vermezken Yeşiller, Bild başta olmak üzere sağ-muhafazakar medyanın, ‘itibar zedeleme kampanyası’ başlattığını ve adaylarının ilerici fikirleriyle, bu yolda mücadele ettiklerini açıkladı.
Yeşiller’in en önemli siyasi söylemi olan iklim krizi ve çevre konularındaki güçlü siyasetinin simgesi olan Baerbock hakkında, bundan kısa bir süre önce Noel’de verilen ek maaşın vergisini ödemediği iddiaları ortaya atılmış Yeşil siyasetçi, hata yaptığını kabul ederek vergi borcunu ödemek zorunda kalmıştı. Ardından siyasi kariyerinde kendini olduğundan daha önemli göstermek için bazı uluslararası kuruluşlara üye olduğu gibi yanlış bilgiler vermesi, durumunu daha da zorlaştırdı.
Baerbock adaylıktan çekilebilir
Avrupa politikası, yoksullukla mücadele ve iklimin korunması konularında uzman olarak bilinen Baerbock, benzin fiyatlarının kademeli olarak arttırılması gerektiği, otoyollarda da hız limitinin 130’la sınırlandırmasını hedefledikleri açıklamasıyla da eleştirilerin hedefi haline geldi ve partisinin hızlı bir şekilde oy kaybetmesine neden oldu.
Kamuoyu araştırmalarına göre Baerbock’un adaylığının ilan edilmesiyle başlayan süreçte Yeşiller, yüzde 10’dan fazla puan kaybı yaşadı.Son günlerde yapılan kamuoyu yoklamalarında CDU/CSU yüzde 30’la aradaki farkı açarken Yeşiller’in oy oranı, yüzde 21’e geriledi. Sosyal Demokrat Parti (SPD) yüzde 16, Hür Demokrat Parti (FDP) yüzde 12, Almanya için Alternatif (AfD) yüzde 11 ve Sol Parti’nin yüzde 6 oy alacağı tahmin ediliyor.
Seçimlerin anketlerdeki gibi sonuçlanması durumunda Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) ile kardeş partisi Hıristiyan Sosyal Birlik Partisi‘nin (CSU) ortak adayı Armin Laschet başbakan olacak.
Berlin’de yapılan yorumlarda, Baerbock’un giderek zor bir durumla karşı karşıya kalacağı ve hakkında çıkabilecek benzer boyutta bir başka olumsuz haber sonrasında adaylıktan geri çekilmek zorunda dahi kalabileceği iddia ediliyor. Almanya’da son yıllarda Hıristiyan Sosyal Birlik CSU’dan Ekonomi Bakanı Karl Guttenberg, CDU’lu Eğitim Bakanı Annette Schavan ve bundan daha birkaç hafta önce SPD’li Aile Bakanı Franziska Giffey gibi çok sayıda üst düzey politikacı, intihal davaları nedeniyle istifa etmek zorunda kalmışlardı.